İİK'nın 269. maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Davalı tarafından Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2021/2983 Esas sayılı takip dosyası ile davacı kiracı hakkında kira alacağının tahsili ve tahliye talebi ile başlatılan icra takibinde, ödeme emrinin bila tebliğ iadesi üzerine davacı vekili tarafından icra müdürlüğüne verilen 24/06/2021 ve 28/062021 tarihli itiraz dilekçelerinde takibi haricen öğrendiklerini belirterek, borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünün şikayete konu kararları ile itirazın reddedildiği, icra dosyasından karar tarihinden sonra davacıya 3. defa çıkartılan ödeme emrinin TK'nın 21/2. maddesine göre 18/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 19/08/2021 tarihinde yeniden itiraz dilekçesi verdiği, 20/08/2021 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği tartışmasızdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davalı borçluya çıkartılan ve TK.nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilen 26.12.2019 tarihli tebliğ mazbatasında "Bu zarfta 7 ödeme emri ile dayanak belge suretleri vardır." ibarelerinin yazılı olduğu, davalı borçlunun süresinde icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde kendisine dayanak belgelerin tebliğ edilmediğine ilişkin herhangi bir beyanı bulunmadığı, ödeme emrinin borcun sebebi kısmında yazılı olan tarihin maddi hata sonucu yanlış yazıldığının anlaşıldığı, borçlunun itiraz dilekçesinde açıkça sözleşmedeki imzaya da itiraz ettiği, icra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği hususunda, durmuş olan takipte ödeme emrinde borcun sebebi kısmında yazılı kredi sözleşmesinin tarihindeki maddi hatanın düzeltilerek tekrar ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi talebinin kabulünün usul ve yasa gereğince mümkün olmadığı belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T.C. Ziraat Bankası A.Ş....
İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz ve yargı yoluna başvurulmaksızın tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme, idarî para cezalarına karşı Kuruma itiraz etme veya yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. Ancak, Kurumca itirazın reddedilmesi veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi halinde, daha önce tahsil edilmemiş olan dörtte birlik ceza tutarı, 80 inci madde hükmü de dikkate alınarak tahsil edilir. Bu düzenlemeler karşısında İdari para cezalarının tahsili için davalı Kurumca 6183 sayılı Yasa gereğince çıkarılan ödeme emrinin iptali için açılacak davaların İş Mahkemesinde görüleceğinin kabulü gerekir....
İflas yoluyla takipte ödeme emrinde, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde takip konusu borcun ödenmesi, aksi hâlde alacaklının mahkemeye başvurup borçlunun iflasının talep edebileceği belirtilir. Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır. Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir. İİK'nın 158. Maddesi ise - (Değişik madde: 09/11/1988- 3494/26 md.)...
etmek üzere 20.02.2020 tarihinde müvekkillerinin tümü bakımından bu şekilde borca itiraz etmek taraflarınca uygun görüldüğünü, her ne kadar müvekkillerinin Süren Sezer ile Avedis Sezer, kendilerine tebliğ edilen ödeme emrini 19.02.2020 tarihinde tebellüğ etmişse de müvekkillerinin T1'e ödeme emri tebliğ edilmediğini, daha sonra 17.03.2021 tarihinde müvekkili T1 bakımından takip, hukuka aykırı olarak kesinleştirilmiş olup; 17.03.2021 tarihinde müvekkil hakkında haciz işlemi gerçekleştirildiğini, dosya ve mezkûr haciz tutanağı üzerinde yapmış olduğumuz tetkikler neticesinde müvekkili T1'e tebliğ edildiği belirtilen ödeme emrinin, usulsüz olarak tebliğ edilmiş olduğu taraflarınca fark edilmiş; hemen akabinde işbu dilekçemiz ile de usulsüz tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, davacı borçluya örnek 10 ödeme emrinin 19.04.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin iddia edilmediği ve imza itirazının ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlayan yasal 5 günlük süre sona erdikten sonraki bir tarih olan 25.04.2018 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından mahkemece, itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....
Takibe dayanak kredi sözleşmesinde müvekkilin şahıs/kefil olarak ismi bulunmamasına rağmen müvekkil takipte kötüniyetli olarak borçlu gösterildiğini, iki defa düşen dosyanın son yenilenmesi talebine ilişkin; 10/08/2016 tarihli icra dairesi kararında; borçlulardan T1'e ödeme emrinin tebliğ edilmediği, haciz talep etme sürelerinin başlamadığı, T1'e ödeme ve yenileme emrinin tebliğine itiraz yolu açık olmak üzere karar verildiğini, şikayet edilen tarafından bu karara itiraz edilmediğini, ancak bu karar olmasına rağmen ödeme emri tebliğ ettirilmeden alacaklı tarafından dosyaya tekrardan bir kısım haciz talepleri gönderilmiş olup, bu talepler aynı gerekçe ile 13/07/2017, 09/10/2017, 08/02/2018 tarihlerinde reddedildiğini, alacaklı tarafından işbu red kararları sonrasında ödeme emrinin ve yenileme emrinin borçlu müvekkile tebliğinin talep edildiğini, müvekkiline ödeme emrinin 01/03/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, 01/03/2018 tarihinde icra takibinin zamanaşımına uğradığı, borca ve yetkiye...
İcra Müdürlüğü'nün 2011/279 sayılı icra takip dosyasından çıkartılan ödeme emri davalıya 15.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 21.03.2011 tarihli dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş, itirazında davaya konu diğer takip dosyası olan aynı icra müdürlüğü'ne ait 2011/278 sayılı takip dosyasından çıkartılan ödeme emrinin müvekkiline gönderildiğini, ancak 2011/279 sayılı icra takip dosyasındaki ödeme emrini inceleyip bu ödeme emrine itiraz ettiklerini 2011/279 sayılı icra takip dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde belirtmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere icra hukuk mahkemesince, usulsüz tebligata rağmen davalı vekilinin 2011/279 sayılı icra takip dosyasındaki ödeme emrini inceleyerek içeriğini öğrendiği, icra takibine itirazda bulunduğu gerekçesiyle 2011/279 sayılı icra takip dosyası üzerinden çıkartılan ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayeti reddedilmiştir....
Davacı alacaklılar tarafından, davalı borçlular hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine, davalı borçluların itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklılar İcra Mahkemesi’ne başvurarak itirazların kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuşlardır. Davacıların 17.04.2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile ödenmediği iddia olunan kira bedellerinin tahsili talep edilmiş, İcra Müdürlüğünce düzenlenen 13 örnek nolu ödeme emri davalı kefil ...’e 14.05.2015 tarihinde tebliğ edilmiş diğer davalı kiracı ... adına çıkartılan ödeme emri ekli tebligatlar tebliğ edilmeden iade olunmuştur. İİK’nun 269. maddesinde ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmesi halinde, yasal ödeme süreleri geçtikten sonra, alacaklının icra Mahkemesin’den itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür....
davalı şirketin ödeme emrine itiraz ettiğini ve ödeme emrinin iptali istemli şikayet davası ikame ettiğini ve mezkur dava gereği ödeme emrinin tekrar tebliğ edildiğini ve ödeme emrine itiraz edilmediğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, davalı şirket aleyhine ---- verilmesine ve --- kararı yerine getirilmediği takdirde davalı şirketin iflasının açılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....