Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vekili ile davalı (T6-Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirket vekili İDM'nin 10/11/2021 tarihli davalı Akbank AŞ vekilinin ihtiyati tedbire vaki itirazının reddine, ihtiyati tedbirin aynen devamına ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....

İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir. Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir. Yargılama sırasında mevcut durumun değişmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkansız hale gelmesi, gecikme sebebinin bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi söz konusu olan hallerde ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilmelidir....

Dava; ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK’nun 389'uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir koşullarının, davacı bakamından mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesine göre, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.". İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....

Davacıya tebellüğ edilen ödeme emrinin kanuna uygun olarak düzenlendiği, takibi gerçekleştirilen borcun türü, tarihi, miktarı vb bilgilerinin ödeme emrinin ön yüzünde, başvuru merci ve süresi vb. bilgilerin ödeme emrinin arka yüzünde matbu olarak bildirildiği tespit edilmiştir. Dava konusu ile ilgili tüm bilgi ve belgeler dosya içerisine sunulmuş olup, zaman aşımını kesen haller ve resen tahakkuk yönünden kurumun yaptığı işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırıdır. '' gerekçesi ile Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, ödeme emrinin iptali davasıdır. Dava konusu ödeme emrinin 2014/11467 takip nolu ödeme emrine ait 2011/03. Dönem prim borcu olduğu görülmüştür. Dava konusu ödeme emrinin 13/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 6183 sayılı yasada belirtilen 15 günlük hak düşürücü süre geçmeden 21/12/2021 tarihinde açıldığı görülmüştür....

Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz” hükmüne yer verilmiştir. 6100 sayılı Kanun'un “Kanun Yolları” başlıklı sekizinci kısmının birinci bölümünde “istinaf” kanun yolu düzenlenmiş ve 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasında “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” hükmünü içermektedir. 6100 sayılı Kanun'un 341. maddesinde mahkemelerce verilen ihtiyati tedbirin teminat karşılığı değiştirilmesi veya kaldırılması kararlarına karşı kanun yoluna gidileceğine ilişkin düzenleme bulunmamaktadır. 6100 sayılı Kanun'un "Teminat karşılığı tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması" kenar başlıklı 395. maddesinde"(1) Aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen veya hakkında bu tedbir kararı uygulanan kişi, mahkemece kabul edilecek teminatı gösterirse, mahkeme, duruma göre tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına...

İlk derece mahkemesince; tensibin 17. bendinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile 30.000,00 TL teminat yatırılması karşılığında taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, bu karara davalılar vekili tarafından itiraz edilmiş, mahkemece itiraz duruşmalı olarak incelenerek 26/01/2022 tarihinde itirazın kabulü ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve aynı tarihli gerekçeli ara karar yazılmıştır. İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir." hükmü yer almaktadır. HMK'nın 394. maddesinde, ihtiyati tedbire itiraz nedenlerinin sınırlı olarak sayıldığı, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edilmesi mümkündür....

Zira ihtiyati tedbir kararının kaldırılması halinde ileride giderilmesi ve telafisi imkansız zararların doğabileceği ihtimali bulunduğu anlaşıldığından yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi, davalının ihtiyati tedbir kararına itirazlarının ve tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK 389 ve devamı maddelerinde yazılı hükümlere, dosya kapsamına, mevcut delil durumuna, hak ve yarar dengesine uygun olduğu, somut olayda HMK'nun 389.maddesi gereğince ihtiyati tedbirin şartları oluştuğundan yerel mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ve davalının ihtiyati tedbir kararına itirazının ve ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür....

Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/134 D.İş., 2020/158 karar sayılı dosyasından davacı borçlular hakkında 17.02.2020 tarihinde ihtiyati haciz karan verildiği, ödeme emrinin davacı borçlulara tebliği üzerine davacı borçlular vekilinin 16.06.2020 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği ve icra müdürlüğünce aym tarihli kararla takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Yine İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 08.01.2021 tarih, 2020/l74 esas, 2021/24 karar sayılı karan ile takip ve ihtiyati haciz dayanağı olan ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. İcra takibi, mahkeme karan ile iptal edilmişse artık iptal edilen takip dosyası üzerinden ihtiyati hacizlerin varlığım sürdürmesi mümkün değildir. Bir başka ifade ile; takibin iptali karanyla birlikte icra takibi ortadan kalktığından ihtiyati haczin infazına ilişkin işlemler de kendiliğinden hükümsüz hale gelir. Dava konusu olayda ise takibin iptali söz konusu olmayıp mahkemece ödeme, emrinin iptaline karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen davalı ... tarafından, aleyhine ihtiyati tedbirin kaldırılması istenen ... aleyhine 29.11.2012 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair verilen 25.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının istemi üzerine, 13.11.2012 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Davalının, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin 19.02.2013 tarihli istemi 25.03.2013 tarihinde reddedilmiştir....

    Yargıtay içtihatlarına göre tapu iptali tescil talepli davalarda tensip zaptı ile birlikte bildirilen dava değeri üzerinden teminat karşılığı dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir konulabilmektedir. Kaldı ki yargılama sırasında teminatın artırılması yada azaltılması hakimin takdirindedir. Mahkememizce dava konusu taşınmaza üçüncü kişilere taşınmazın devrini önler nitelikte ihtiyati tedbir konulmuştur. Dava tapu iptali tescil davası olup dava konusu Düzce İli, Merkez ilçesi, Arapçifliği Mah. 607 ada 12 parsel üzerinde bulunan F Blok 2 nolu taşınmaz davanın konusunu oluşturmaktadır. Bu davalarda dava konusu üzerine ihtiyati tedbir konabilir çünkü dava sırasında taşınmazın üçüncü kişiye devri davacı yönünden zarara sebep olabilecektir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin teminatın artırılması veya davalıdır şerhi konularak tedbirin kaldırılması talebinin reddine" karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    UYAP Entegrasyonu