Somut olayda; davanın konusu kurumun ödeme emrinin iptali istemi olup, tedbiren takibin durdurulması istenmiştir. 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirmesi karşısında, davanın esasını çözer mahiyette ve hüküm etkisi doğuracak yönde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ihtiyati tedbir şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararı ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararlarının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle; 1)Davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b.3 maddesine gereğince KABULÜ ile; Eskişehir 3....
Mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddi üzerine bu kez ihtiyati tedbir isteyen vekili, haczedilmiş mallara ilişkin olarak değil, satış sözleşmesine konu mallara ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş, bu istem mahkemece ihtiyati tedbir kararının temyizi olarak değerlendirilerek, temyize ilişkin usul işlemleri tamamlandıktan sonra dosya temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmiştir. Uyuşmazlık para alacağının tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin davada talep edilen ihtiyati tedbire ilişkin olup, mahkemece davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiği ve yargılamanın neticesini belirler şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçeleriyle ihtiyati tedbir isteminin red edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ancak para alacağı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararı sonucu itibarıyla doğrudur....
İdari Mahkemesinin 2021/604 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, Bakanlığın yasada öngörülen erken ödeme süresi içerisinde (15 gün) söz konusu idari para cezasının 3/4'ü ödendiğini belirterek ödeme emrinin ve takibin, takibe konu para cezasının ödenmiş olması sebebiyle iptaline, dava sonuna kadar takiplerin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, 18/06/2021 tarihli ara karar ile "1- İhtiyati Tedbir talebinin KABULÜNE, 2- Dava konusu 2021/011011 takip numaralı ödeme emrinin yürütülmesinin durdurulmasına," karar verilmiştir. Davalı kurum vekilinin tedbir talebinin kaldırılmasına ilişkin itiraz dilekçesine karşın Mahkemece, 14/09/2021 tarihli ara karar ile itirazın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, davacı vekili ödeme emrinin iptali istemine dair eldeki davada, ödeme emrinin tahsil işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davacının iddialarının değerlendirilebilmesi için mahkemece delillerin toplanması, belgelerin getirtilmesi ve yargılama yapılmasının gerekli olduğu, ihtiyati tedbirin davacının sonuç talebinin gerçekleşmesi sonucunu doğuracak bir biçimde verilmesinin mümkün olmadığı, 6100 sayılı HMK'nın 389'uncu maddesine göre tedbir koşullarının somut olayda bulunmadığı, ihtiyati tedbir isteminin reddine dair mahkeme karar ve gerekçesinin usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, 6100 sayılı HMK'nın 362/1- f bendi gereğince temyiz yolu kapalı olmak üzere karar verilmiştir....
Ayrıca ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmamalıdır. Somut olayda; dava, ödeme emrinin iptali talebi olup, dava konusu icra takip işlemlerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı istenmiştir. İstinafa konu ihtiyati tedbir talebi davanın esasına ilişkin olup, yargılamayı gerektirdiği, yargılamayı gerektiren konuda ve nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gibi, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağı düzenlemesi karşısında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği de gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE İstinaf başvuru sebebi ve kamu düzeni çerçevesinde Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık; ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın ortadan kaldırılmasına ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin; 6100 sayılı HMK'nın 389'uncu maddesine göre, "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır." Somut olayda, davacı vekili ödeme emrinin iptali istemine dair eldeki davada, ödeme emrinin tahsil işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
aykırı olarak ödeme emri düzenlendiğini ve dosya takip hesabı adı altında ortada takip konusu borç varmış gibi hesap dahi yapıldığını, ihtiyati tedbir mahiyetindeki ihtiyati haciz kararında sadece dava konusu edilen 100.000 TL ile 05/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizini karşılayacak şekilde tedbir kararının uygulanmasını belirtmişse de Mudanya Tapu Müdürlüğünde 22 adet taşınmaza ve Ankara Keçiören'de bir adet taşınmaza haciz konulduğunu, bu gayrimenkullerden iki tanesine ihtiyati haciz konulması bile yeterliyken 23 adet gayrimenkule ihtiyati haciz konulduğunu beyan ederek, bu nedenlerle takibin ve ödeme emrinin iptaline, tedbir kararını aşan miktarı içeren tüm gayrimenkuller üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin iflasın ertelenmesi ve ihtiyati tedbir istemiyle açtığı davada, … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı dosyasında ihtiyati tedbir talebinde bulunulması üzerine Mahkemece tüm icra ve iflas takipleri, satış ve muhafaza işlemleri gibi tedbir uygulamalarının, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 179/b maddesindeki sınırlamalar dikkate alınarak, 179/a maddesine göre durdurulması, yeni takip yapılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği, ihtiyati tedbir kararı ile borçlular aleyhine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca hiçbir takip yapılamayacağından dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2013/10 Taraflar arasında görülen ödeme emrinin iptali davasında mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karar temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, ödeme emirlerinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi mahkemenin, 08.05.2013 tarihli ara kararı ile reddedilmekle, red kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 382/d maddesinde göre; ihtiyati tedbir, çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmış, 387. maddede ise "iki hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği " belirtilmiştir. Ancak, istinaf mahkemeleri henüz faaliyete geçmemiş, aynı Kanun'un geçici 3.maddesi gereğince "Bölge adliye mahkemelerinin, 26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı ......
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davacı vekili; Davalı kurumca haksız ve hukuka aykırı olarak düzenlenen ödeme emrinin içeriğinin belli olmadığını, ödeme emrinin icrasının telafisi güç ve imkansız zararların doğumuna sebebiyet vereceğini, ihtiyati tedbir kararının red kararının hatalı olduğunu tedbir kararı verilmesi gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Talep; taraflar arasında görülmekte olan davada verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılması istemidir. Dosyadaki yazılara, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine göre usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 'nın 353/1- b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....