Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı icra müdürlüğünce yapılan işleme (ödeme emrine) itiraz/şiyaket etmektedir. Bu amaçlada İcra Hukuk Hakimliğine başvurmuştur. Mahkeme yaptığı inceleme neticesinde; 12.12.2017T., 2017/415E., 2017/260K. sayılı ilam ile görevsizlik kararı vermiş ve dosyayı mahkememize göndermiştir. Dosyanın davalısı/alacaklı ... Şti., dosyanın davacısı/borçlu ... A.Ş. aleyhinde Kambiyo Senetlerine Özgü İflas Yolu ile Takip başlatmış, borçluya iflas ödeme emri tebliğe çıkarılmıştır. Davacı (icra dosyasının borçlusu) Kambiyo Senetlerine Özgü İflas yoluyla takibe ilişkin olarak kendisine tebliğ edilen ödeme emrine itiraz/şikayet etmektedir. Bu halde nasıl işlem yapılacağı İİK'un 172. maddesinde açıklanmıştır. Yasada iflas yoluyla yapılan takipte çıkartılan ödeme emrine itiraz veya şikayet yoluyla itiraz etmek istenildiğinde icra dairesine başvurulacağı açıklanmıştır.(Y.12. HD., 2008/18738E., 2008/21512K.) Başka bir deyişle, itiraz veya şikayet mercinin İcra Dairesi olduğu bildirilmiştir....

    Şti'nin borca itiraz ve şikayetlerini ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, dosya borcunun diğer takip borçlusu ciranta tarafından ödendiği gerekçesiyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Takip dosyasının incelenmesinde; muteriz borçluya .../04/2014 tarihinde örnek ... nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun, 30/04/2014 tarihinde, yasal sürede icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği, dosya borcunun ise takibin diğer borçlusu ... ....Şti. tarafından ....07.2015 tarihinde infaz edildiği görülmektedir. Somut olayda, itiraz eden borçlunun rızaen yaptığı bir ödeme bulunmayıp, takibe konu dosya borcunun diğer borçlu ciranta tarafından ödenerek infaz edilmiş olması, hakkında takip yapılıp ödeme emri gönderilen ve bu nedenle itiraz ve şikayette bulunan borçlu yönünden itiraz ve şikayetlerin esasının incelenmesine engel değildir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :... 5.İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava ödeme emri tebligatı usulsüzlüğüne dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. İcra Mahkemesince usulsüz ödeme emri tebligatının sıra cetvelinin iptali sebebi olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2018/9733 Esas sayılı dosyasına ait ödeme emrinin tebliğ edildiğini, ilgili dosyaya süresinde itiraz edildiğini ancak yanlış icra dosyasına itiraz edildiğinden takibin kesinleştiğini, asıl tebliğ edilmesi gereken ödeme emrinin ... 1. İcra Müdürlüğünün 2018/9731 Esas sayılı dosyası olduğunu, ... 2. İcra Müdürlüğünün 2017/1809 Esas sayılı takip dosyasından bu dosyaya 107.487,00 TL para aktarıldığını belirterek; ödeme emrinin iptali ile dosyaya yatan paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince, şikayetin ve tedbir talebinin reddine, karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına "Şikayetin kısmen kabulü ile; ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/9731 Esas sayılı icra dosyasından borçlu ...'ye gönderilen tebligatın usulsüz olması sebebiyle ödeme emrinin iptaline, şikayet eden ...'...

          İtiraz edilmediği takdirde borç kesinleşmiş olur. Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Kanun koyucu tarafından, tahsil edilmesi istenen alacak, kamusal nitelikte imtiyazlı olduğundan sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsilinin sağlanması istenmiş, bu nedenle kamu alacağına ilişkin takip kesinleştikten sonra, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılması yönünde herhangi bir hüküm öngörülmemiştir....

            ye çek bedelini ödemesi gerektiği, muhatap bankanın ödeme yasağı kararının kapsamı dışında hukuka aykırı olarak hamile ödeme yapmadığı, buna göre çekin yasal süre içerisinde ibraz edildiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu, hal böyle olunca, müterizin itiraz dilekçesinde ileri sürmüş olduğu çekin kambiyo senedi niteliğini yitirdiği yönündeki iddiaların doğru olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, itiraz nedeni olarak ileri sürülen hususların İİK'nın 265'inci maddesi kapsamında olmayıp bir menfi tespit davasında incelenebilecek mahiyette bulunmasına göre muteriz vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

              E. sayılı dosyası üzerinden cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun 15/01/2019 tarihli itiraz dilekçesinde borca itiraz yanında yetkiye de itiraz etmesi ve alacaklı vekilinin 06/03/2019 tarihli dilekçesi ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesini talep etmesi üzerine aynı tarihli yazı ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderildiği, yetkili İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasında ödeme emri ekli olduğu belirtilen tebliğ zarfının 15/03/2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiği ve 19/03/2019 tarihli dilekçesi ile ödeme emrini tebliğ aldığını belirterek borca itiraz ettiği görülmüştür....

                Ödeme emrinin iptali yönünde dava açılacağının kanuni dayanağı olan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesi; “Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur. Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır, aksi hâle itiraz edilmemiş sayılır. İtirazda bulunan borçlu bu kanuna göre teminat gösterdiği takdirde takip muamelesi itirazlı borç miktarı için ve itiraz komisyonunca bu hususta karar verilinceye kadar durdurulur. İtiraz komisyonu bu itirazları en geç 7 gün içinde karara bağlamak mecburiyetindedir....

                  Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan, borçluların nereye ve hangi sürede itiraz edebileceğinin ödeme emrinde bulunması gerekir. Anayasanın 40/2. maddesinde “(Ek fıkra: 03/10/2001 - 4709 S.K./16. md.) Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır” düzenlemesine göre bu husus zorunludur....

                    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İcra Müdürlüğünce ödeme emri düzenlenmeden ve borçluya tebliğe çıkarılmadan, borçlu icra dosyasına sunmuş olduğu 07.10.2020 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, aynı gün 07.10.2020 tarihinde İcra Müdürlüğünce de icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, görüleceği üzere, ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 28/10/2020 tarihinden başlayan 7 günlük itiraz süresinde borçlunun itiraz etmediğini ve takibin aleyhine kesinleştiğini, kanunun bu açık tarifi karşısında borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden, borçlunun icra dairesine yapmış olduğu itirazın sonuç doğurmayacağını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu