Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Takibe dayanak olarak herhangi bir senet ibraz edilmediği, borcun sebebi olarak kredi sözleşmesi, taksitli kredi ödeme tablosu bilgileri ve hesap kat ihtarının gösterildiği, gösterilen bu dayanak belgelerin, ödeme emri ile birlikte borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemenin bu şikayet hakkında verdiği red kararı isabetsizdir....

… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emri ile ortak sıfatı ile düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğindeki … , … … , … , … kalemlere ilişkin kısmının ONANMASINA, 3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının, ortak sıfatı ile düzenlenen, … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğindeki diğer kalemler ile … tarih … sayılı ödeme emirlerine ilişkin kısmının BOZULMASINA, 4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 20/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Daha sonra davalı idarece,davacının gelir vergisi yönünden 3787 sayılı Kanuna göre bir başvurusunun bulunmadığının tespit edildiğinden söz edilerek vergi alacağının tahsili amacıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmiştir. ... Vergi Mahkemesi … günlü ve … sayılı kararıyla, borcun usulüne uygun kesinleştiğinden söz edilemeyeceğinden ödeme emri ile istenilmesinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar vermiştir. Davalı İdare, düzenlenen ödeme emrinin kanuna ve usule uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Davanın görülmesi sırasında, Vergi Dairesi Müdürlüğünün, uyuşmazlığın 3787 sayılı Kanun uyarınca dava dışında sona erdiğini bildiren yazısı, davanın esasının mahkemece incelenilmesine imkan bırakmadığından, bu durumu tesbit eden mahkeme kararıyla dava konusu verginin tahsil edilebilir hale geldiğini kabul etmek mümkün değildir....

      Bu kapsamda amme alacağından dolayı cebren tahsile geçilmeden önce anılan Yasanın 55.maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödeme emrinin tebliğ edilmesi zorunludur.Kamu alacağı için ödeme emri çıkartılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır. Somut olayda, davacı hakkında yukarıda açıklanan şekilde bir ödeme emri tebliği sözkonusu değildir.Hal böyle olunca, ödeme emri çıkartılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması mümkün olmadığından davanın kabulü gerekirken ... gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, 15.04.2014 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri üzerine borçluların, takip dayanağı senet aslının icra dosyasına sunulmadığı şikayeti ile birlikte borca itiraz ettiği, . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/506-523 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından ödeme emrinin iptaline, sair itirazların incelenme dışı bırakılmasına şeklinde karar verildiği ve bu karar üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlulardan ...'a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir....

          İlk derece mahkemesince, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız takipte davalıya ödeme emri tebliğ edilmediği, borçlunun 15.08.2018 tarihinde takibe itirazda bulunduğu, itirazın ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük süre içinde yapılması gerektiği, ödeme emri henüz tebliği edilmeden itiraz süresi başlamayacağından, takip borçlusunun icra takibine itirazının usule uygun yapılmış itiraz kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 12. HD'nin 2020/6620 E- 2021/2293 K sayılı, 02/03/2021 tarihli emsal karar içeriğinde de işaret edildiği üzere; takip borçlusu itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Ancak borçluya ödeme emri tebliğ edilemese bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikâyet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez....

          Borçlu ödeme emri tebliğ edilmeden, tüm itirazlarını icra dosyasına sunmuş ve hakkındaki itirazın kaldırılması talebinde de ödeme emri tebliğ edilmediğini, tebliğ edilseydi başka itirazlarını da ileri süreceğini, başka itirazları da olduğunu belirtmemişse ödeme emri tebliğ edilmedi, itiraz hakkı doğmadı, itirazı sonuç doğurmaz demek Yasanın amacına da aykırıdır. Aksi düşüncenin kabulü, ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan borca itirazın haciz yoluyla takipte takibi durdurmayacağı veya itirazın iptali davası açılamayacağı sonucuna da götürür. Somut olayda, borçlu kiracı ..., kendiliğinden ödeme emrine itiraz ettiğine ve dosyada da ödeme emri tebliğ edilmediğini, edilseydi başka itirazları da bulunduğunu savunmadığına göre, savunma hakkının ihlâl edildiği de söylenemeyeceğinden, borca itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin değerlendirilebilmesi gerekir....

            İcra Müdürlüğünün 2020/8227 Esas sayılı dosyasından taleple bağlı kalınarak gönderilen ödeme emrinin bu davacılar yönünden mirasın reddedilmiş olması sebebiyle iptaline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı T1 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, ödeme emri ekinde takip dayanağı belgenin gönderilmediğini bildirerek davacı T1 yönünden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 58, 61. maddeleri uyarınca takip dayanağı belgenin ödeme emri ile birlikte gönderilmemesi ve mirasın reddi nedenleriyle ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir....

            Aynı Kanun'un 61/1. maddesinin 2. cümlesi gereğince ise; takip bir belgeye dayanıyor ise; onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunlu bulunmaktadır. Somut olayda, takip talebi ve ödeme emrinde, takip konusu borcun dayanağı olarak 27/04/2018 tanzim, 30/07/2018 vade tarihli bono gösterilmiş olup, borçlu adına çıkarılan ödeme emri tebliğ evrakında; ''örnek no 10 ödeme emri ve belge dayanak sureti vardır'' şerhinin bulunduğu ve takip dayanağı belge suretlerinin yer almadığı yönünde ihtirazi kayıt bulunmadığı görülmektedir. Muhatabın tebliğ evrakını bizzat tebliğ almış oldukları ve mazbataya dayanak belge suretinin evraklar içinde bulunmadığını posta memuru aracılığıyla tebliğ evrakına derc ettirmesi gerekmektedir....

            Maddesine göre ödeme emrine itiraz süresinin ödeme emri tebliğ tarihi itibarı ile başlayacağını, İİK'nun emredici hükümleri çerçevesinde itiraz hakkı henüz doğmadan yapılan itirazın hukuki sonuç doğurmayacağını söyleyerek kararın kaldırılmasını ve şikayetin kabulünü istemiştir....

            UYAP Entegrasyonu