"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip konusu çek nedeniyle borcu olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin başvurusu bu hali ile borca itiraz niteliğindedir. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.”...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emri tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe konu senedin taraflar arasında imzalanan sözleşmenin teminatı olarak verildiğini ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin başvurusu bu hali ile borca itiraz niteliğindedir. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.”...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, 30.12.2021 tarihinde vekaletnamesini Biga İcra Müdürlüğünün 2021/3674 Esas sayılı dosyasına sunduğunu, söz konusu vekaletnamenin Biga İcra Müdürlüğü tarafından 31.12.2021 tarihinde onaylandığını ve davacının borca itiraz dilekçesinin reddedildiğini, İİK Madde 168/5 gereği borca ve yetkiye itiraz süresi 5 gün olduğundan ve vekaletnamesinin de onaylanma tarihi 31.12.2021 tarihi olduğu dikkate alındığında davacının iş bu davayı 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 10.01.2022 tarihinde açtığını, davacı tarafın süresinden sonra yaptığı yetkiye ve borca itiraz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir....
Dolayısıyla işbu dava yetkili yerde açılmıştır. borçlunun yukarıda sayılan icra takibine itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur.Borçlu/davalı şirket elektrik saati bağlatmış ve aylık fatura tüketim bedellerini ödememiştir. 06.08.2021 tarihli itirazda hiçbir gerekçe göstermeden Müvekkile hiçbir borcunun olmadığı iddiasında bulunarak borca, faize, yetkiye (mts dosyalarında yetkiye itiraz edilmesinin -borca itiraz ile birlikte- bir hükmü yoktur zira borca itiraz da mevcut olduğundan dosya alacaklılar tarafından kabul edilse dahi yetkili olduğu iddia edilen yerlere gönderilememektedir.) ve diğer tüm fer’ilere itiraz etmiştir. Davalı ile Müvekkil arasında aboneliğe ilişkin imzalanmış sözleşme mevcuttur. İşbu sözleşme dilekçemiz ekinde sunulmuştur. (EK-2) Borçlu ilamsız takibe niteliğinden ötürü bir itiraz dilekçesi sunarak alacaklının alacağına kavuşmasını engellemekte ve bu sayede zaman kazanmaya çalışmaktadır....
İcra Müdürlüğü’nün 2015/402 Esas sayılı dosyasından çıkarılan örnek 7 ödeme emrinin 22/01/2015 günü tebliğ edildiği, borçlunun 04/02/2015 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunduğu, icra müdürlüğünce itirazın süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddedildiği görülmektedir. Alacaklı tarafça başlatılan ilamsız takipte borçlu yetki itirazında bulunmuş, dosya yetkili icra dairesine gönderilmiştir. Yetkili icra dairesinden borçluya gönderilen ödeme emri borçluya yeniden itiraz hakkı verir. Borçlunun yetkisiz icra dairesinde yaptığı borca itiraz, yetkili icra dairesinde başlatılan takip yönünden hiçbir hukuki sonuç doğurmayacağından, mahkemenin, ... İcra Müdürlüğü'ne yapılan 04/08/2014 tarihli itirazdan bahisle, bu tarihten itibaren yetkili icra dairesinde başlatılan takibin durdurulmasına ilişkin kararı isabetsizdir....
Buna göre her ne kadar borçluya 09/02/2021 tarihinde ikinci bir ödeme emri tebliğ edilmiş ve Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen yerleşik uygulamaya göre, borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği ona yeni bir itiraz hakkı tanır (HGK'nun 13.12.2006 tarih ve 2006/12- 786/783 sayılı kararı) ise de; ilk tebliğ edilen ödeme emri ile birlikte takip kesinleştikten sonra icra müdürlüğünce alacaklının istemi olmadan resen çıkarılan ödeme emrinin borçluya bu aşamada yeni bir itiraz hakkı vermeyeceğinin kabulü gerekir. Bu nedenle icra müdürlüğünün 22/02/2021 tarihli takibin durdurulması kararı usulsüz olup, bunu takiben devam eden işlemler de usul ve yasaya aykırı olduğundan, iptali gerekir....
ya karşı kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığında borçlunun vefat ettiğinin öğrenilmesi üzerine takip mirasçılarına yöneltilmiş, davacı ...... da alınan veraset ilamına göre mirasçı göründüğünden kendisine ödeme emri gönderildiğini, 09.06.2022 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş olan davacı, süresinde itiraz etmediğinden hakkında takibin kesinleştiğini, takibin kesinleşmesi ve hacizlerin yapılmasının ardından davacı ...... Bursa 1....
Mahkemenin karar gerekçesinde de vurgulandığı gibi, 19.01.2011 itiraz tarihi itibari ile borçlulara henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden ve dolayısıyla haklarında yapılan icra takibi kesinleşmediğinden İİK’nun 170/b maddesi yollaması ile aynı kanunun 71 ve 33/a maddelerinin somut olayda uygulama yeri bulunmadığından başvuru, İİK’nun 168/5.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğindedir. Bu durumda, itiraz hakkında İİK’nun 169/a maddesinin uygulanması gerekip, anılan maddenin 5.fıkrasına göre; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” Mahkemece, borçlunun, zamanaşımı itirazı kabul edildiğine göre, İİK’nun 169/a-5.maddesi uyarınca takibin durdurulması yerine, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, mahkeme kararı düzeltilerek onanmalıdır....
Bu yetki itirazı alacaklı tarafından kabul edildiğinde dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini talep eder. Dosya kendisine gönderilen icra dairesi, borçluya yeni bir ödeme emri gönderir. Borçlunun yetki itirazını kabul etmeyen alacaklı------ itirazın kaldırılmasını talep eder. Hem yetkiye hem de borca itiraz edildiği takdirde icra mahkemesinden itirazın kaldırılması istenebileceği gibi genel mahkemede itirazın iptali davası da açılabilir. Davacı tarafından açılan itirazın kaldırılması yada itirazın iptali davası yoktur. Borçlunun yetki itirazına rağmen dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini talep etmezse İİK.nun 50 ve 6100 sayılı HMK'nun 20.maddesi uyarınca takip yapılmamış sayılır. Bu halde takibin yapılması ile kesinlen zaman aşımı takibin yapılmamış sayılması ile doğal olarak hükümsüz hale gelir....
tespitine, takibin ve usulsüz ödeme emri tebligatının iptaline, %20 kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....