Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve takip borçlusunun mirasının reddi nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2020 NUMARASI : 2020/376 ESAS - 2020/736 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketlere gönderilen ödeme emrinin İİK'nın ilgili maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak düzenlenmediğini ve ödeme emrinin ekinde olması gereken kambiyo senedinin aslı gibidir suretinin eklenmediğini, takibin dayanağı olan senetlerin müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatına eklenmediğini ve bu şekilde müvekkili şirketlere tebliğ edildiğini, icra dosyasından müvekkili şirkete gönderilen ödeme emri tebligatı incelendiğinde üzerindeki açıklamada “Örnek 10 Ödeme Emri Ve Takibe Konu Dayanak Evraklar Vardır” şeklinde açıklama bulunduğunu, ancak gönderilen ödeme emri ekinde takibe dayanak...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklılar tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, örnek 7 nolu ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların icra mahkemesine başvurularında; sair itirazları ile birlikte, takibin mükerrer olduğunu, ilam ve ilam içeriğinin ilamsız takibe konulamayacağını, ilamın kesinleşmeden takibe konulduğunu, ödeme emri tebligatına dayanak belgelerin eklenmediğini ve faize itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme ile, alacaklı tarafından ilk takipten feragat edilmeksizin ya da ilk takip dosyasına bozma sonrası...

    İcra Müdürlüğü'nün 2018/175 takip sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak muteriz borçluya ödeme emri tebliğ edilmediğini, tebliğe çıkarılmadığını ve muteriz borçlu ile ilgili hiçbir işlem yapılmadığını, kendisine ödeme emri tebliğ edilmeyen, tebliğ için postaya verilmeyen veya hakkında zabıta tetkikatı vs. hiçbir işlem yapılamayan borçlunun itiraz hakkının olmadığını beyanla, istinaf başvurularının kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı,lehtar borçlu hakkında 1 adet çeke dayalı 04/01/2018 tarihinde kambiyo takibi başlatmış, borçluya ödeme emri tebliğe çıkartılmadan borçlu asil 19/04/2018 tarihinde borca ve çekteki imzaya itiraz etmiştir....

    Hal böyle olunca, borçluya sadece ödeme emri ve yenileme emri gönderildiği ve takibe dayanak belgenin eklenmediği gözönünde bulundurularak, bu yöne ilişkin şikayetin kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin kabulü ile, Edirne İcra Müdürlüğü'nün 2019/14002 esas sayılı takip dosyasında davacı T1'e 03/02/2020 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri ve yenileme emri tebliğ işleminin İptaline" karar verildiği görülmüştür....

    Davaya dayanak icra takip dosyasında, davalı borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde 30/7 günlük ödeme ve itiraz sürelerinin metin kısmında yazılmadığı, matbu olarak düzenlenen ödeme emrinde A ve B harfli dipnotta yazılı olduğu görülmüştür. Davaya dayanak yapılan icra dosyasında, İİK'nin 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin verilmesi öngörüldüğü halde, ödeme emrinde itiraz ve ödeme sürelerinin belirtilmediği görülmekle, yasal koşulları içermeyen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağından bu ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemez. Bu nedenle tahliye isteminin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi doğru değildir....

      Anılan durumda davalıya tahliye istemli ödeme emri tebliğ edilmeden, ödeme ve itiraz sürelerinin işlemeye başlamayacağı ve haricen öğrenmeye dayalı itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı, her ne kadar davalı vekili takibe itiraz dilekçesinde ödeme emrinin 02/09/2020 tarihinde tebliğ edildiğini beyan etmiş ise de, dosyadan gönderilen tek ödeme emrinin 02/09/2020 iade tarihli ödeme emri olduğu, bu durumda takibe itiraz dilekçesindeki beyanın haricen öğrenme olarak kabulü gerektiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilemediğinin 09/09/2020 tarihli takibin durdurulmasına yönelik müdürlük kararı ile de sabit olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetli olmayıp davalı vekilinin istinaf talebi üzerine kamu düzeninden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1- b/2 maddesi gereğince kararın kaldırılması ve yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş, davalı vekilinin istinaf sebepleri bu nedenle incelenmemiştir....

      Nitekim, alacaklı vekili de cevap dilekçesinde, icra müdürlüğünün takip dosyaları dayanaklarını karıştırarak, farklı bir takibe konu çeklere göre hatalı ödeme emri düzenleyip tebliğ ettiğini, bu yanlışlığı düzelttiklerini belirtmiş, borçlu da bu beyana karşı yeni tebliğ edilen ödeme emri ve dayanak çekler üzerine 2019/45 esas sayılı dosyada ikinci ödeme emrine konu çeklerle ilgili dava açtıklarını ifade etmiştir. Bu halde, eldeki başvuru icra müdürlüğünün takip talebine ve dayanak çeklere aykırı olarak düzenlediği ödeme emri ve farklı bir çek suretinin tebliği üzerine açıldığından, daha sonra doğru ödeme emri ve çek suretlerinin tebliği üzerine yeniden bir dava açıldığından hatalı olan ilk ödeme emrinin geçerliliği kalmamış ve dolayısıyla eldeki başvurun konusu da kalmamıştır. Kaldı ki, UYAP üzerinden incelenen aynı Mahkemenin 2019/45 esas sayılı dosyasından da takip dayanağı doğru çeklere ilişkin inceleme yapılıp karar verildiği, kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21....

      bir örneğinin ödeme emriyle birlikte borçluya gönderilmediği anlaşılmış olmakla bu durumun borçlunun şikayet ve itiraz hakkını kısıtlar nitelikte bir eylem olduğu ve yukarıda anılan kanun maddesi hükümlerine de aykırı olduğu ödeme emri tebliğ işleminin iptali isteminde haklı olduğu, bilirkişi tarafından yapılan faiz ve faiz oranı hesaplamalarında fazlalık bulunmadığı anlaşılmakla; davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile davacı T4 Şti....

      Davalı vekili, davacı yanca 23.945.78 YTL’lik müvekkile ait alacak gözetilmeden bu meblağ kadar fazla tutara takip başlatıldığını, ödeme emri tebliğinden önce müvekkilince davacının alacaklı olduğu 105.973.11 YTL’nın çek ile ödendiğini, ödeme emri tebliğ tarihinde müvekkilinin borcu kalmaması nedeniyle haklı şekilde takibe itiraz edildiğini, davacının alacaklı olduğu tutardan fazla miktarda takip yapmakla kötüniyetli bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, davacı tarafın davayı açmadan önce davalı ödemesini asıl alacak olarak kabul edip cari hesaplarına kaydetmiş bulunduğu ve böylece asıl alacağın tamamının ödenmiş olduğu anlaşılmakla davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın ve koşulları oluşmadığından davalının tazminat isteminin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu