Somut olayda; borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda borçlu sıfatı ile hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin iptali ve ödeme emri tebliğ işleminin düzeltilmesi talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilerek, ilamsız takipte tüm itirazların icra dairesine yapılması gerektiğine ve borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonucu takibin durduğundan bahisle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı bulunmadığına hükmedilmiş ise de, borçlunun icra mahkemesine başvurusu ödeme emrinin iptali ile birlikte ödeme emri tebliğ işleminin düzeltilmesi talebine ilişkin olup İİK'nun 58/2. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir....
Davacı alacaklının 09.10.2019 tarihinde haciz ve tahliye istemli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle, İcra Müdürlüğü’nce düzenlenen Örnek 13 ödeme emri kiracı Tunçmatik Elektrik Malzemeleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’ne tebliğ edilemeden, takibe itiraz edilmiştir. İcra takip dosyasında borçlulardan Tunçmatik Elektrik Malzemeleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’ne usulüne uygun ödeme emri tebliğ işlemi yapılmadığından, yukarıda bahsedilen maddedeki süreler borçlu yönünden işlemez. Bu bakımdan borçlu Tunçmatik Elektrik Malzemeleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’ne usulüne uygun tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmeden, ödeme ve itiraz süreleri de işlemeye başlamayacağından haricen öğrenmeye dayalı itiraz da hukuki sonuç doğurmayacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ..... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile icra takibinde borçlunun kendisine gönderilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde icra dairesinde borca itiraz ederek takibi durdurduğu, aynı yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı şikayet başvurusunda ödeme emri ekine takibe dayanak belgelerin eklenmediğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini istediği, mahkemece hukuki yarar yokluğu nedeniyle şikayetin reddedildiği görülmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2019/678 ESAS - 2021/855 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; davacı şirket hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, takibe dayanak belgenin takibe eklenmediğini ve ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğini, davacının çek bedelini davalıya malen ödenmesi nedeniyle alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş ise ödeme emrinde yazılı itiraz ve ödeme süreleri işlemeyeceği için borçlu haricen takibi ögrenip icra dairesinde itiraz etmiş ise alacaklı itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebilir mi? Alacaklı itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunmuş olması halinde, çekişmeyi ve takibi sürdürme iradesini ortaya koyduğu böylece ödeme emri tebliğ edilmese de itirazın geçerli olduğunu benimsemiş olduğundan icra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini inceleyerek karar vermelidir. Ancak ödeme emri tebliğ edilmediği sürece, ödeme süresi işlemeyeceğinden borçlu temerrüde düşürülemez. O nedenle tahliye istenemez. Ancak itirazla durmuş olan icra takibinde takip konusu icra alacağının tahsili için itirazın kaldırılmasını istemesinde haciz ve satış gibi icra takibi işlemlerine devam edebilmesi için hukuki yararı bulunmaktadır....
Ltd Şti ve T3 hakkında yapılan takipte her iki borçluya 7 örnek ödeme emri ve dayanak suretin gönderildiğini, tebligatların bila tebliğ iade geldiğini, borçluların tebliğ sağlanmadan takibe itiraz ettiklerini, tebliğin sağlanması için borçluların vekili Av. T5 ödeme emri ve dayanak suretinin tebliğ edildiğini ve borçluların yasal süre içerisinde itirazlarını sunmadıklarını, bu nedenle bahse konu iki borçlu açısından takibin kesinleşmesini talep ettiklerini ancak icra müdürlüğünün 24/05/2022 tarihli kararıyla taleplerinin reddedildiğini belirterek, icra müdürlüğü kararının kaldırılarak takibin kesinleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Ltd.Şti.arasında 01.08.2005 tarihli LPG Deposu Hizmet Müteahhitliği Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme çerçevesinde davalı şirkete 233.640.TL ödünç para verildiği ve karşılığında 36 adet bono alındığını, bonoların ödenmemesi üzerine davalılarca müvekkil şirket lehine verilen ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine geçildiğini, ancak bu takipte gönderilen örnek 6 ödeme emrinin iptal edildiğini, bunun üzerine aynı dosya üzerinden örnek 7 ödeme emri gönderildiğini davalıların bu takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davacı şirketin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini, buna rağmen müvekkillerinden takibe konu alacağın talep edildiğini, davacının davasında haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin, davalı şirketten alacağını tahsil edememesi üzerine kambiyo senetlerine özgü yolla başlattığı takibin kesinleştiğini, borçlunun haczi kabil malının bulunmadığını, haciz yoluyla yapılan takibin iflas yoluyla takibe çevrilerek iflas ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının borca itiraz etmediğini ve iflas takibinin kesinleşmesine rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek, davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve toplanan delillere göre, davacının, davalı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla başlattığı takibin kesinleştiği, borcun ödenmemesi üzerine takibin iflas yoluyla takibe çevrilerek borçluya ödeme emri tebliğ edildiği, borçlunun itiraz etmediği ve takibin kesinleştiği, davalının ihtara rağmen borcunu mahkeme veznesine depo etmediği gerekçesiyle davalı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı, davalı temsilcisi temyiz etmiştir....
Davalı vekili; müvekkiline ait imza bulunmayan fotokopi sayfanın dava dilekçesine konu edilmesi usule aykırı olduğunu, bu hususta açtıkları şikayetin sonucu beklenmeksizin itirazın iptali ve tahliye davası hakkında hüküm verilmiş olması hukuka aykırı olduğunu, her ne kadar imzaya itiraz edilmediğinden bahsedilmişse de, takip talebine ve ödeme emrine karşı usule aykırılık sebebiyle şikayet kanun yoluna başvurulduğunu, ödeme emri içeriğinde başka bir belgeden bahsedilmesine karşın takip dosyasına başka bir belge sunulduğu gibi, usule ayrı iki farklı ödeme emri imzalanarak çelişki yaratıldığını, UYAP üzerinden kaydedilerek imzalanan ödeme emri ile fiziken müvekkile gönderilen ödeme emrinin birbiriyle uyumlu olmadığını, İİK 269/c dolayısıyla tahliye talebinde bulunabilmesi için, usule uygun düzenlenmiş ödeme emri ile imza bulunan kira sözleşmesinin varlığının şart olduğunu, dosyada üzerinde imza bulunan herhangi bir sözleşmeye rastlanılmadığını, üzerinde imza olmayan fotokopi bir belgenin sözleşme...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı aleyhine açtığı dava sonucunda aldığı ilamı icraya koyduğunu, davalının ödeme yapmadığını, takip yolunun iflasa çevrilerek iflas ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının kaldırılmasına ve iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının haciz yoluyla takibe itiraz üzerine itirazın iptali davası açtığını, bu davada hükmedilen tazminatın iflas yoluyla takipte talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalının depo emrinde gösterilen meblağı depo ettiği, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK.nun 158. maddesine göre, borçluya çıkarılacak depo emrinde hangi alacakların yer alması gerektiği anılan hükümde belirtilmiştir....