WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, aksine yazılı bir delil olmadıkça, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. İcra emri tebliğ tarihinin, süreye bağlı işlemlerde önem arz etmesi nedeniyle şikayetçinin icra emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemekte hukuki yararı bulunduğu nazara alınarak, mahkemece şikayetçi adına çıkartılan icra emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin incelenerek tebligatın usulsüz olduğu sonucuna varılması halinde, tebligat tarihinin TK'nun 32. maddesi uyarınca düzeltilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...İcra dosyasının tetkikinde davacı şirketin ödeme emri tebliğ edilen adresine 14/07/2020 günü 103 davetiyesi ve 04/08/2020 günü ise kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu tebliğ muameleleri yönünden herhangi bir usulsüzlük şikayeti yapılmadığı gibi bunların ayrıca şikayet edildiği de ileri sürülmemiştir. Bu halde davacının en geç 14/07/2020 günü takipten haberdar olduğu kabul edilmelidir. Bu tarihte nazara alındığında ödeme emrinin usulsüz tebliğine dair şikayet için 7 günlük müddet geçmiştir....

    İİK nun 168/1 maddesinde borçluya ödeme emri ile birlikte senet suretininde gönderileceği ifade edilmektedir. Borçlu imzaya itirazla birlikte ödeme emri ekinde takip dayanağı senedin gönderilmediğini beyanla ödeme emrinin iptalini istemiştir. O halde davacıya çıkartılan ödeme emri tebliğ işleminin iptal edilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından davalının istinaf taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul 9....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine başlatılan ilamsız takipte, davacı borçlunun açtığı kendisine yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olması nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkindir....

    Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanamaz ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulamaz....

    dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      Bu yönetmeliğe göre Tebligat Kanunu'nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur. Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamaz. Somut olayda; borçlu ... adına çıkartılan ödeme emri tebliğinin ".....'' adresine tebliğe çıkarıldığı, 25.10.2013 tarihinde muhatabın adres bırakmadan taşındığından bahisle iade edildiği, aynı aderse yeniden çıkartılan ödeme emri tebligatının 30.11.2013'te yine aynı tespitle bila tebliğ iade edildiği, bu kez yine aynı adrese tebliği çıkaran merci tarafından bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğu için tebligatın TK.'...

        nin kanuni temsilcisi olduğu, haciz işlemine konu borçların tahsili için şirket adına ödeme emrinin tanzim ve tebliğ edildiği, ödeme emri düzenlenmesine rağmen borcun ödenmemesi ve yapılan mal varlığı araştırması neticesinde şirketin borca karşılık tahsili kabil miktarda mal varlığının bulunmaması karşısında davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri tanzim ve tebliğ edildiği, yapılan tüm işlemlerin hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ:Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2020/ 7947 E. sayılı takip dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, icra dairesi tarafından müvekkili şirkete tebliğ zarfı ve ekinde ödeme emri gönderilmiş olup takip dayanağı belge tebliğ zarfı ekinde gönderilmediğini, ilgili icra dosyasında davacı şirketin elektronik tebliğ adresi bulunduğundan elektronik tebliğ edildiği, tebligat mazbatasında ''Bu zarfta örnek 10 ödeme emri ve senet/çek sureti vardır'' şeklinde şerh bulunduğunu ve hali ile takip dayanağı belgenin müvekkil şirkete tebliğ edilmiş varsayımından hareketle davayı reddettiğini, İcra Müdürlüğü tarafından ilk takip sonrası düzenlenen tüm tebliğ zarfı hazırlanması sırasında bu ibarenin otomatik olarak çıktığını, bu ibarenin çıkması takip dayanağı belgenin tebliğ edildiğine kesin delil teşkil etmeyeceğini, icra müdürlüğünce çek suretinin ödeme emrine eklenmediğine ilişkin kararının bulnuduğunu ileri sürerek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını, vekalet ücreti ve yargılama...

          YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen ödeme emrinin 2014 yılının Kasım dönemine ilişkin banka ve sigorta muameleleri vergisi ve gecikme zammına dair kısmının iptali ve ihtirazi kayıtla ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istemiyle dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, mahsuplaşma talebi hakkında ödeme emri düzenlenmeden önce bir karar verilmesi ve eğer mahsup talebi reddedilmişse ret işleminin tebliğ edilmesinden sonra ödeme emri düzenlenmesi gerekirken, bu hususta herhangi bir işlem yapılmaksızın doğrudan ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emrinin davaya konu edilen kısmının iptaline ve ihtirazi kayıtla ödenen tutarın 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'da öngörülen yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu