Temyiz Sebepleri Başvuruda bulunan vekili; çocuğun velâyetinin babada olduğunu, mutat meskeninin İskoçya olduğunu, anne ile de kişisel ilişki kurulduğunu, davalı annenin çocuğu alıkoyduğunu, annenin İskoçya`daki mahkemelerde çocuğun fiziksel şiddet gördüğüne ilişkin bir iddiasının olmadığını, davalı anne ve ailesinin çocuğa Türkiye`de kalması konusunda baskı yaptığını, baba ile çocuğun görüşmesine izin verilmediğini, davalı annenin mahkeme kararına aykırı olarak çocuğu alıkoyduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çocuğun mutat meskeni olan İskoçya ülkesine iadesine karar verilmesi gerekip gerekmediği, iade koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Şti. ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Müvekkilinin davalı şirkette %5, dava dışı ...'...
Şti. ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile kadın ve ortak çocuk yararına hükmedilen nafakalara ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği ile miktarların hakkaniyete uygun olup olmadığı, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin ortak çocuğun üstün yararına uygun düşüp düşmediği noktasında toplanmaktadır. 2....
Somut olayda, davacı anne çocuğun soyadının bekarlık soyadı olan "Güneş" ile değiştirilmesini talep etmiş, yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olup davacı annenin istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince esastan ret kararı verilmiş ise de; velâyet hakkına sahip annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğunun, velâyet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığının, bu hakkın kullanımının çocuğun üstün yararına aykırı olmaması gerektiğinin kabulü ile dosyadaki iddia ve tanık anlatımları göz önünde bulundurulduğunda, soyadı değişikliğinin çocuğun üstün yararına uygun olduğunun ispatlandığı, tanık anlatımlarından çocuğun doğumundan itibaren çocuk ile baba ve babanın ailesi arasında iletişimin bulunmadığı dikkate alındığında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi...
Davacı, Anayasının 23.maddesi gereğince seyahat özgürlüğünün sınırlandırılamayacağı, tahliye olduktan sonra herhangi bir suç işlemediğini belirterek kararın temyizen incelenip bozulmasını istemektedir. 5682 sayılı Pasaport Kanunu'nun 3463 sayılı Yasayla değişik 22 maddesinde, İçişleri Bakanlığınca yurtdışına çıkmaları genel güvenlik bakımından sakıncalı bulunduğu tesbit edilenlere pasaport veya seyahhat vesikası verilmeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu hükümle idareye verilen yetki ancak kişilerin yurtdışına çıkmasında hangi nedenlerle ve genel güvenlik bakımından ne gibi sakıncalar bulunduğunun açıkça tesbiti halinde kullanılabilecektir....
Aynı yasanın 352/1. maddesinde “ana ve baba, velayetleri devam ettiği sürece çocuğun mallarını yönetme hakkına sahip ve bununla yükümlüdürler, kural olarak hesap ve güvence vermezler.” hükmü yer almakta olup 356/2. maddesinde ise “çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitimi için zorunluluk varsa hakim, ana ve babaya belirlediği miktarlarda çocuğun diğer mallarına da başvurma yetkisini tanıyabilir.” hükmü bulunmaktadır. Somut olayda davacı anne, velayet hakkına sahip olduğu çocuklarına, babalarından kalan taşınmaz ve araç üzerindeki hisselerinin TMK'nun 356. maddesi uyarınca çocukların bakımı, yetiştirilmesi ve eğitimi için harcanmak üzere satışına izin verilmesini talep etmektedir. Yukarıda açıklanan yasa hükümleri uyarınca bu iznin verilmesi Aile Mahkemesi'nin görevindedir. Bu durumda uyuşmazlığın ... (...) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde (Aile Mahkemesi sıfatıyla) görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili , müvekkilinin 28.09.2011 tarihinde davalıya ait işyerinde çalışmaya başladığını, 24.03.2014 tarihinde davalı tarafından maaşlarının ödenmemesi suretiyle haksız ve kötü niyetli bir şekilde işten çıkmasına sebebiyet verildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla mesai, genel tatil, yıllık izin, ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Şti. ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, 50.000,00 TL çıkma payı alacağının 01.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, davacının 18.01.2022 tarihli ıslah dilekçesinde ile yapmış olduğu ıslah talebinin reddine, birleşen dava yönünden bozmadan önceki Mahkeme kararı kesinleştiğinden birleşen dava yönünden yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. B....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından iddia edilen hususların söz konusu olamayacağını, müvekkilinin bahçesinden davacı çocuğun karpuz aldığı esnada yaptığı davranışın yanlış olduğunu anlayabilmesi için müvekkilinin hafifçe davacı çocuğu ikaz ettiğini, sahibinden izin almadan bahçeden meyve alınmasının bir çocuğun geleceği düşünüldüğünde daha büyük sonuçlar doğurabilecek bir eylem olduğunu, müvekkilinin bu nedenle müdahale ettiğini, davacının müvekkilini her gördüğünde başıyla selam verip gülümseyerek müvekkilinin yanından geçtiğini, davacının beyan ettiği şekilde çocuğun psikolojisinin bozulduğu gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....