ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/784 Esas KARAR NO : 2024/191 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 27/11/2023 KARAR TARİHİ : 11/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile ;müvekkilinin ortağı olduğu davalı şirketin herhangi bir faaliyetinin olmadığını, müdüre ve diğer ortaklara ulaşamadığı gibi herhangi bir kâr dağıtımınında olmadığını belirtmiş, ilgili şirketten çıkmalarına izin verilmesini talep etmiştir. Gelir idaresi Başkanlığından gelen yazı cevabına göre şirketin vergi kaydının ... tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmıştır. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Eldeki dava TTK 638. Maddesine dayalı olarak haklı nedenle çıkmaya izin verilmesi talebidir....
Somut olayda, davacının çocuğu ..., özürlü olması nedeniyle kısıtlanmış ise de, vesayet makamı bu çocuğun, babası ...’ın velayeti altında bırakılmasına karar vermiştir. Bu çocuğun malvarlığı ile ilgili tasarruflar içinde, verilen bu karar doğrultusunda velayet hükümleri uygulanacağından görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Bu durumda, uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Akyurt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılan soruşturmaya, toplanan delillere, alınan raporlara ve tüm dosya kapsamına göre; müşterek çocuğun anne yanında kalmasının ve doktora eğitimi nedeni ile anne ile birlikte yurt dışında yaşamasının bedeni, fikri ve ahlaki gelişimine engel olacağı yönünde dosyada ciddi ve inandırıcı delillerin bulunmadığı, müşterek çocuğun henüz bir yaşını doldurmadan tarafların ayrı yaşamaya başlayıp, çocuğun o tarihten beri ve sürekli olarak annesi ile birlikte yaşamaya devam ettiği, anne tarafından çocuğun yurt dışına götürülmesine izin davasının kabulüne ilişkin kararın Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiği, kesinleşen kararda yukarıda özetlenen SİR'e göre çocuğun velayetinin annesinde kalmaya devam etmesinin üstün yararına uygun olduğu, sadece çocuğun yurt dışında yaşamasının baba ile kurulacak kişisel ilişkiye engel teşkil etmediği, velayete ilişkin kararların maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayıp koşulların değişmesi halinde her zaman dava konusu edilebileceği anlaşılmakla, mahkemece...
in karşı çıkmasına rağmen sanığın cinsel organını ...'in poposuna soktuğu, sanığın ...'e bu eylemini iki kez tekrarladığı, boşaldıktan sonra ise ...'i bıraktığı, olay esnasında mağdurların kaçmak istediği, ancak sanığın evin kapısını kapatarak mağdurların çıkmasına izin vermediği, sanığın mağdurlara cinsel istismarda bulunduktan sonra eline aldığı bıçakla mağdurlara "kimseye söyleme,sizi keserim, ailenizi keserim" diyerek tehditte bulunduğu şeklinde gerçekleştiği kabul edilen olayda sanığın atılı suçtan cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı anlaşılmıştır....
İlk derece mahkemesi hükmüne karşı, davalı-karşı davacı kadın tarafından "Kişisel ilişki süresi, çocuğun yurtdışına çıkmasının yasaklanmasına dair tedbir kararı" yönünden, davacı-karşı davalı erkek tarafından ise; "Kendisinin zina sebebine dayalı olarak açtığı davanın reddi, kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, velayet" yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Her ne kadar bölge adliye mahkemesince taraflarca "Kadının boşanma davasının kabulüne” yönelik istinaf talebi bulunmadığı belirtilerek buna göre istinaf incelemesi yapılmış ise de erkeğin istinaf dilekçesi içeriğine göre "Kadının boşanma davasının kabulüne" yönelik istinaf talebi bulunmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesinde; istinaf incelemesinin, kamu düzenine aykırılık görülen haller dışında, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı düzenlenmiştir. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....
izin vermediği mağdureyi sürükleyerek ikinci kata çıkartıp önce vajinal daha sonra anal yoldan zorla cinsel ilişkiye girdiği anlaşıldığından sanığın mağdurenin evine resmi görevli sıfatıyla gitmediği, dolayısıyla eylemini polislik görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirmediği, sanığın beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçundan dolayı 5237 sayılı TCK'nın 102/2, 102/5 maddeleri uyarınca mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamıyla bağdaşmayan gerekçelerle TCK'nın 102/3-b maddesinin uygulanması, Sanığın cinsel saldırısı üzerine mağdurenin karşı koyarak evden çıkmak istediği ve sanığın kapıyı kapatarak evden çıkmasına izin vermediği mağdureyi sürükleyerek ikinci kata götürdüğü, bu şekilde mağdurenin bir yere gitme serbestisini ortadan kaldırdığı sabit olduğundan, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan dolayı aynı Kanunun 109/2, 109/5. maddeleri gereğince mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına...
Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/597 esas sayılı dosyasında vergi kanununa muhalefetten şirket müdürü ... hakkında cezalandırılmasına karar verildiği, şirketin vergi dairesinden gelen kaydına göre 31/03/2012 tarihi itibari ile ticaretten terk edildiği görülmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davacı açısından haklı nedenlerle şirketten çıkma hakkının doğduğu yönünde mahkememizde kanaatin oluştuğu bu nedenle TTK nın 638/2 maddesi gereğince davacının davalı şirketten çıkmasına izin verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Davanın KABULÜ ile; davacı ... (T.C.No:...) 'in Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün .. sicil numarasında kayıtlı davalı... Bilgisayar Kırtasiye Orman Ürünleri İnşaat Turizm Medikal Sanayi ve Ticaret Ltd....
Yine dosyada bulunan A geçici trafik belgesinden .... plakalı 2006 model... kamyonun 24.7.2006 ile 30.7.2006 tarihleri arasında trafiğe çıkmasına izin verildiği bu belgede de ZMSS poliçe numarasının belirtildiği kazanın trafiğe çıkmasına izin verilen tarih aralığında 26.7.2006 tarihinde meydana geldiği görülmüştür. Her ne kadar kasko poliçesinin 1. sayfasında ... plakalı aracın bilgileri bulunsa da aynı poliçenin 2. sayfasında bu poliçenin ... ve ... plakalar dahil ... plakadan başlayarak ... (dahil) plakaya kadar ( ...,...plakalı araçlar hariç) tüm plakaların sırasıyla teminat altında olduğu bildirilmiş olup davaya konu ... plakalı aracında bu poliçe ile teminat kapsamına alındığı anlaşılmaktadır. İbraname dava konusu araca aittir. Sadece 9.1.2007 tarihli araç teslim tutanağında maddi hata sonucu plaka numarası ... olarak yanlış yazılmıştır....
nın yöneticilik görevine son verildiğini, tüm bu anlaşmazlıklar nedeniyle şirket ortakları arasında husumetin doğduğunu, müvekkillerince noter aracılığıyla şirket ortaklığından ayrılma talebinde bulunulmasına karşın diğer ortaklarca bu talebin reddedildiğini ileri sürerek müvekkillerinin davalı şirketin ortaklığından çıkmasına izin verilmesini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ortaklık payına mahsuben 1.000,00 TL'nin çıkma istemine ilişkin ihtarın tebliğinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıların kendi kusurlu hareketleri ile ortaklar arasındaki güven ilişkisini zedelediklerini, kimsenin kendi kusurlu hareketleriyle hak elde edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/128 esas sayılı dosyası, ......
Anayasanın yerleşme ve seyahat özgürlüğünü düzenleyen 23.maddesinde, vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyetinin ülkenin ekonomik durumu, vatandaşlık ödevi yada ceza soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabileceği hükmüne yer verilmiştir. 5682 sayılı değişik Pasaport Kanununun 3463 sayılı Yasayla değişik 22.maddesinde, İçişleri Bakanlığınca yurtdışına çıkmaları genel güvenlik bakımından sakıncalı bulunduğu tesbit edilenlere pasaport veya seyahat vesikası verilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu hükümle idareye verilen yetki; ancak, kişilerin yurtdışına çıkmasında hangi nedenlerle ve genel güvenlik bakımından ne gibi sakıncalar bulunduğunun açıkça tesbiti halinde kullanılabilir....