WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlat Edinilecek Çocuğun Annesinin :Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm evlat edinilecek çocuğun annesinin rızasının aranmamasına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 05.12.2013 (Per.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan mahkumiyet İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Mağdure, tefrikli SSÇ... ve sanığın aşamalarda değişmeyen istikrarlı beyanlarından anlaşıldığı üzere; olay tarihinde tefrikli SSÇ... ile nişanlı olan mağdurenin, annesinin de rızasıyla... ziyareti için Konya'dan Ilgın'a gittiği ve sanığın evinde nişanlısı ile bir gece kaldığı, mağdurenin annesinin nişanın bozulduğu yönündeki telefonu üzerine... ile anlaşarak Antalya iline gittiklerinin anlaşılması karşısında; mağdurenin velisi olan annesinin izni ve kendi rızası ile sanığın evinde kaldığı, annesinin izninin hukuka uygunluk sebebi oluşturduğu nazara alındığında; 5237 sayılı TCK'nın 109 ve 234/3 maddelerinde düzenlenen hukuka aykırılık koşulunun oluşmadığı gözetilerek sanığın müsnet suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine...

      Dava niteliği itibariyle babalığın tespitine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 321. maddesinde "çocuk ana ve baba evli ise ailenin, evli değil ise ananın soyadını taşır" hükmü mevcuttur. Mahkemece, babalığın tespiti ile yetinilmesi gerekirken, evlilik haricinde doğan ve annesinin hanesinde nüfusa kayıtlı olan küçük Barış'ın davalının soyadını taşımasını sağlayacak ve idareyi işlem yapmaya zorlayacak şekilde baba hanesine kayıt ve tesciline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 38. maddesinin (b) bendine göre avukat, aynı işte menfaati zıt olan tarafları temsil edemez. Diğer taraftan; babalık davasında küçüğe annesiyle arasında menfaat çatışması olduğu gerekçesiyle kayyım atanmaktadır. Mahkemece, küçüğe kayyım atanması amacını bertaraf edecek ve Avukatlık Kanununun 38/b maddesini ihlal edecek şekilde Barış Ektiren'in kayyımının vekili ile annenin vekilinin aynı avukat olması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....

        Çocuğun evlilikle ve soybağı hükümlerine göre kanunen kazandığı meşru statüsünün korunması ve ana ya da babanın çocuk üzerinde keyfi hareketlerine yol açacak uygulamaların önlenmesi, çocuk haklarının korunması için gerekli ve zorunlu bulunmaktadır. Çocuk soyadını; doğumla, soybağının kurulmasıyla, evlat edinme yoluyla ve idari yolla kazanmaktadır. Çocuk evlilik birliği içerisinde doğmuş ise; ailenin, başka bir ifade ile babanın soyadını; çocuk, evlilik birliği dışında doğmuş ve babayla bir soybağı kurulmamış ise anasının soyadını; soybağı ana ve babanın sonradan evlenmesiyle veya tanıma (TMK. m.295) yahut da mahkeme kararıyla (TMK. m. 301) kurulmuş ise çocuk babasının soyadını almaktadır. Bu düzenlemelerden çıkan sonuç şudur ki; çocuğun soyadı, ana ve babasıyla soybağı ilişkisini göstermektedir....

        ihtiyaçlarını fazlasıyla giderdiğini, 2015 Ekim ayından bu tarihe kadar ise müvekkilinin çocuğunu bir kez dahi göremediğini, çocuğun babasından uzaklaşmasında annesinin önemli bir rol oynadığını, müvekkilinin iştirak nafakasını günü gününe yatırdığını, çocuğun facebook hesaplarında annesinin kızlık soyadını kullandığını, çocuğun kimlik karmaşası içinde olduğunu, Zeynep'in bir babalar günü kutlamasında Cüneyt Conk'la çekilen bir fotoğrafın altına "babacığım,en kıymetlim,bu günü dibine kadar hak eden sensin,kusura bakmayın ama en iyi baba bende,babalar günün kutlu olsun"anne Müge Conk, kızını (Zeynep Conk) diye etiketleyerek "Canımın içi biriciğim, iyi ki ama iyi ki doğmuşsun, benim güzel yüzlü, güzel yürekli meleğim, hayatım boyunca sağlık,huzur ve mutluluk peşini hiç bırakmasın"Cüneyt Conk'da müvekkilinin öz kızını etiketleyerek"yılın en son dansını,güzel kızımla yaptım" ifadesinde bulunduğunu, müvekkilinin para ve nafaka istemenin dışında yok hükmünde olduğunu, müvekkilinin 2018 yılında...

        Ancak; Suç tarihinde nüfus kaydına göre 11 yaşında olan suça sürüklenen çocuğun, alınan 14/06/2013 tarihli ... Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporuna göre yaşının 17 olduğunun tespit edilmesine rağmen, suça sürüklenen çocuğun yaşının düzeltilmesi halinde annesi ile arasında 12 yıldan az bir süre olduğunun anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğun annesinin yaşının düzeltilmesi için mahalli Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulması, bu hususun bekletici mesele yapılması ve annesinin yaşı düzeltildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun yaşının CMK'nın 218/2. maddesi uyarınca yaşı usulüne uygun düzeltilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, kendisinin Mehmet Yücesoy ile evliliğinden oğlu Murathan'ın doğduğunu, eşi Mehmet'in ölümünden sonra tekrar evlilik yaparak Kumaş soyadını aldığını, oğlu Murathan'ın da kendileri ile birlikte yaşadığını ve soyadının birlikte yaşadığı ailenin soyadından farklı olması nedeni ile sorunlar yaşadığını bildirerek ...'un soyadının "Kumaş" olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Medeni Kanunun 321. (önceki 743 Sayılı Yasanın 259.) maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez....

            Türk Medeni Kanununa göre, boşanan kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğunu ve bunun kocaya zarar vermeyeceğini ispatlaması halinde istemi üzerine kocasının soyadını kullanmasına izin verilir (TMK. m.173/2). Somut olayda; tarafların boşanmalarına ilişkin karar 20/09/2019 tarihinde kesinleşmiş, işbu dava ise 12/08/2020 tarihinde açılmıştır. Yasal düzenlemeye göre, davacı, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğunu ispat etmelidir. Çocukların menfaatinin olması yeterli değildir....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının 3 ay önce müşterek haneyi terk ettiğini, aracı gönderilmesine rağmen dönmediğini, her gün annesinin evine gitmek istediğini, bu nedenle sık sık huzursuzluk çıkardığını, müvekkilini ve çocuğu ihmal ettiğini, ev işi ve temizlik yapmadığını, çocuğa bakmadığını, annesinin etkisi ile evde huzursuzluk çıkardığını, annesinin evliliğe müdahale ettiğini, müvekkiline ağır hakaretler ettiğini, davalı ve ailesinin müvekkilini tehdit ve hakaret ettiklerini, müvekkilinin ailesine istemez tavırlar sergileyip, yaşlarına hürmet etmediğini belirterek tarafların boşanmalarına ve çocuğun velayetinin babaya verilmesini talep etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Velayet Sahibi Annenin Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne dava dilekçesi ile velayeti altındaki çocuğun babasının kayıp olduğunu alınan duyumlara göre suç işlediğini iddia ederek davalının bu olumsuz davranışları nedeniyle velayeti kendisine verilen çocuğun soyadının değiştirilmesini talep etmiştir. Dava, evlilik içinde doğan çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesine ilişkin olup, velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olarak talep edilmemiş, haklı nedene dayanarak çocuğun soyadının değiştirilmesi istenilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu