Velayet açısından: Ayrılık döneminde çocuğun doğduğu ve o tarihten beri çocuğun anne ile yaşaması çocuğun anne bakım ve şefkatine muhtaç yaşta olması, SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi karşısında velayetin anneye verilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından davalı-davacı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Çocuk için tedbir-iştirak nafakası verilmesi açısından: Çocuk lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete göre uygun ve yerinde olduğu anlaşılmakla davalı-davacı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde annesinin ..., babasının ...olduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde annesi...'nin 1.3.1943 tarihinde babası ... ile evlenerek...Mahallesi 165 Haneye yazıldığını ve daha sonra da babasının ölümü üzerine tekrar evlenerek ...soyadını aldığını, annesi ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere Gereği görüşülüp düşünüldü: Suça sürüklenen çocuğa usulüne uygun olarak 10.04.2011 tarihinde tebliğ edilen karar CMUK.un 310. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süresi içinde suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmediği gibi vasi sıfatı bulunmayan annesinin de temyize hakkı bulunmadığı ayrıca suça sürüklenen çocuğun yargılama sırasında 18 yaşını doldurması ve savunmasında da müdafii istemediğini beyan etmesi karşısında, temsil yetkisi bulunmayan zorunlu müdafii olarak görev alıp, vekaletname de ibraz etmeyen Av. ...’ın ve vasi sıfatı bulunmayan Suça sürüklenen çocuğun annesinin temyiz istemlerinin CMUK.nun 317. maddesi gereğince (REDDİNE), 02.04.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....
(önceki 743 Sayılı Yasanının 259.) maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe çocuğun da soyadı değişmez. O halde velayete sahip ana dahi bu hakka dayanarak çocuğun soyadının değiştirilmesi davasını açamaz. Bu nedenle mahkemenin ananın velayeti altındaki çocuğun soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davaya bakması yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 3.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2023 NUMARASI : 2021/522 ESAS-2023/220 KARAR DAVA KONUSU : Evlatlık İlişkisinin Kaldırılması KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin biyolojik babasının 12/12/2000 yılında vefat ettiğini, bu tarihten 5 sene sonra annesinin evlendiğini, müvekkilinin baba sevgisini tatması ve sosyal yardım ve sigortalardan yaralanabilmesi için İzmir 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "Dosya kapsamında yer alan müşterek çocuğa ait tüm ifade tutanakları, sosyal inceleme raporu incelendiğinde çocuğun annesi ile kalmakta iken öncesinde kendisine iyi davranışları olan annesinin son zamanlarda agresif davrandığı, bir gün kendisinin grip olduğu için okula gitmemesi üzerine kendisine sinirlendiğini, annesinin kendisine kızıp bağırdığını babasının ise bağırmadığını, annesinden şikayetçi olmadığını ancak babası ile yaşamaya karar vererek annesinden habersiz babasının yanına gittiğini, davalı annenin davacı babanın bu olay nedeni ile müşterek çocuğu kaçırdığına dair başvuruda bulunduğu ancak gönderilen tahkikat evraklarında müşterek çocuğun beyanlarından müşterek çocuğun babasının yanına kendi rızası ile gittiğinin anlaşıldığı, müşterek çocuğun davalı annenin yanından ayrılıp babasının yanına gittiği gün alınan darp raporunda çocuğun sol kolunda ve sağ bacağında 1*1cm hayati tehlike yaratmayacak ve BTM ile giderilebilir ekimoz olduğunun rapor...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurenin annesi olan müşteki ...'...
Ancak; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 321. (743 Sayılı Yasanın 259.) maddesine göre, doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadını usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda, somut olayda olduğu gibi ananın velayeti altında bulunan ...'in soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı ... ... vekili tarafından davalı ...’ya karşı açılan boşanma davasında, tarafların yapmış oldukları protokol gereğince boşanmalarına karar verilmesinin istendiği, mahkemece davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve söz konusu protokol gereğince müşterek çocuk "... anne ve babasının soyadını birlikte kullanarak "..." olan soyadının "... ...” olarak değiştirilmesine karar karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Dosya içeriğinden, tarafların 09/04/2009 tarihinde evlendikleri ve müşterek çoçuk "... 22/11/2011 tarihinde evlilik içinde doğduğu anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 321. maddesinde "Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır." hükmü yer almaktadır. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı, usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez....
, velayeti anneye verilen müşterek çocuğun soy adının annenin kızlık soyadı olarak kullanılmasına karar verilmesini talep etmiştir....