Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı, çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s. 117- 137). Esasında çocuğun üstün yararına gereken önemin verilmesi, yalnızca çocuğun ya da ana babanın değil, toplumunda menfaatinedir. Çünkü çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik yönden olumlu gelişimi ilerde toplumda zararlı davranışlarının ortaya çıkmasını da engelleyecektir. (BAKTIR, Çetiner Selma, Velayet Hukuku, Ankara 2000 s.33)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Tüm dosya kapsamına göre, müştekinin telefonu çalındıktan sonra telefona ilk olarak suça sürüklenen çocuğun annesinin adına kayıtlı fakat aşamalarda kendi kullandığını beyan ettiği hattın takıldığı, suça sürüklenen çocuğun savunmasında suça konu telefonu adres ve kimlik bilgilerini bilmediği... isimli kişiden aldığı yönündeki beyanının kendini suçtan kurtarmaya yönelik olduğu, bu suretle suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olması karşısında; mahkumiyeti yerine delillerin takdirinde hataya düşülerek beraatine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
TMK.nın 282.maddesinin 1. fıkrası “ Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kurulur.” hükmünü içerdiği buna göre doğuran kadın çocuğun annesi olup, annenin doğum anında çocuğun babasından başka bir kişi ile evli olması, nüfus kayıtlarında çocuğu ile olan bağının kurulmasına engel teşkil etmez. ... Bakanlığı Adli Tıp Kurumunun 18.06.2015 tarihli raporunda davacının davalı ... kızı olduğu tespit edildiği ve mahkemece de bu rapora itibar edildiğine göre, davacının baba hanesindeki kaydına annesinin kimlik ve kayıtlı olduğu yer bilgilerinin belirtilmek sureti ile arada bağlantının kurulması talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken bu istemin reddi doğru görülmemiştir....
ve idrak çağında olan çocuğun baba ile yaşamak istediği anlaşılmıştır....
ya çocuğu hazır etmesi konusunda usulüne uygun şekilde meşruhatlı davetiye tebliğ edilip çocuğun hazır edilmesi halinde alınacak rapor da gözetilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan çocuğun hazır edilmesi için davalı ...'ya tebligat yapılamadığı, dava nesebin tashihi niteliğinde olmadığından DNA testine gidilmesinin de zorunlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü, 2-Kabule göre de; Anne adının düzeltilmesi istenen ... babasının hanesinde nüfusa kayıtlı olduğundan, küçüğün nüfus kaydındaki anne adının iptali ile gerçek annesinin tespiti ve gerçek annesinin nüfus kaydıyla irtibatının sağlanmasına karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken ...'un anne hanesine kayıt edilmesine karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir. ../.....
DAVA Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; davalı karşı davacının müvekkiline karşı aile olmanın yükümlülüklerini yerine getiremediğini, davalı karşı davacının işten saat 18.00 de çıkmasına rağmen eve gelmeyip, annesinin işlettiği yerde çalışmaya devam ettiğini, eve bazen gece yarısı bazen de gece yarısından daha sonra geldiğini, davalının, müvekkilinin ailesinin ortak konuta gelmesine izin vermediğini, müvekkiline yönelik hakaretlerinin olduğunu, tarafların arasında bir çok kez sert tartışma yaşandığını, davalının, müvekkilinin üzerine yürüdüğünü, bağırıp çağırdığını, hatta müvekkilini darp etmeye çalıştığını, polisi çağırmak isteyen müvekkilinin elinden telefonu aldığını, müvekkilinin ev hanımı olduğunu, gelirinin bulunmadığını, çocuğu ile birlikte yaşadığını, ortak çocuğun kırk günlük olduğunu, bakımı için oldukça fazla miktarda maddîyat harcanması gerektiğini, davalının Türk Telekomda çalıştığını, ayrıca davalının sanayide yer alan bir dükkanda işlettiğini, resmi kayıtlarda...
, davacının annesinin 70- 80 yaş civarında olduğunu, müşterek çocuğun velayetini davacı taraf alırsa çocuğuna annesinin bakacağı belirtilmiş ise de bu yaş grubundaki bir kadının çocuğun bakımını ne derece üstleneceği de zaten düşündürücü olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun soybağını değiştirmek HÜKÜM : Mahkûmiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... hakkında kurulan hükmün yapılan incelemesinde; Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Sanık ... hakkında kurulan hükmün yapılan incelemesinde; Sanık ...’nin temyiz dilekçesinde, mağdur çocuğun annesinin gerçek isminin ... olduğunu beyan ederek nüfus bilgilerini ibraz ettiği görülmekle, mağdur çocuğun annesi olduğu iddia edilen... isimli şahsın araştırılarak, çocuğu sanık ...’e kimin teslim ettiği, sanık...’in çocuğun tesliminde herhangi bir iştirakının bulunup bulunmadığı hususunda ifadesi alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik...
dan bahsetmeyip mahkemedeki ifadesinde bahsetmesi ve 19.11.2014 tarihli soruşturmadaki ifadesinde suça sürüklenen çocuğun telefonuna ulaşamadığı için evine gittiğini annesinin kapıyı açması üzerine suça sürüklenen çocuğun arkadan söyleme diye işaret ettiğini beyan etmesi nedeniyle suça sürüklenen çocuğun paranın sahte olduğunu da bildiğinin anlaşıldığı olayda suça sürüklenen çocuğun atılı parada sahtecilik suçundan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.12.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması ve hakaret HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Sanık hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; 5237 sayılı TCK'nın 234/1. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunda on sekiz yaşını bitirmeyen çocuğun annesi ile babasının çocuk üzerinde sahip oldukları velayet haklarının koruma altına alınması nedeniyle atılı suçun mağdurun anne ile baba olması ve çocuğun velayet hakkına sahip annesinin, gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen beraat hükmünü temyiz etmemesi karşısında, mağdura yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2-Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde ise; Mahkemece kanıtlar...