WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının ödeme güçlüğüne ilişkin iddiası samimi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK’nun 175.maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” 176/4.maddesinde de “tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir” denilmektedir.Yukarda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir.Dosya kapsamından; tarafların fiilen çok kısa süren bir evliliğin ardından 2003 yılında davacın açtığı boşanma davası sonucunda, eşit kusurlu olarak 13.7.2006 tarihinde boşanmalarına, davalıya aylık 150,00 TL yoksulluk nafakası verilmesine karar verildiği, davalı kadının üniversite mezunu olup, 2006/7 tarihinden...

    Mahkemece, 02/10/2018 tarih ve 2018/583 Esas 2018/640 Karar sayılı boşanma davasında baba ile müşterek çocuklar arasındaki şahsi ilişki tesisine yönelik 3. maddenin kaldırılarak; "Tarafların müşterek çocukları Eylem AKIN ile Kuzey AKIN ile davalı baba arasında ; her hafta pazar günü saat 10:00'dan saat 18:00'a kadar, dini bayramların 2. Günleri saat 10:00'dan aynı gün saat 18:00'a kadar, babalar günü saat 10:00'dan saat 18:00'a kadar davalı baba ile çocuklar arasında şahsi ilişki kurulmasına" şeklinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine, müşterek çocuklar yararına aylık 350,00' şer TL iştirak nafakasının karar kesinleştikten sonra davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

    Çocuklar babaları ile bazen görüşebileceklerini ancak yatılı olarak kalmak istemediklerini belirtmiş olsalar da çocuklar ile babanın ayrı şehirlerde bulunması, dava sürecinde şahsi ilişkinin ebeveynler tarafından kurulmaması yada kurdurulmaması sonucu soğukluk oluşmuş ve çocukların anne yanında babaya karşı olumsuz etkilenmeleri nedeniyle bu şekilde beyanda bulundukları sonucuna varılmıştır. Tam bu noktada çocukların baba ile sağlıklı şahsi ilişki kurmaları babaya olan sevgi ortamının yeniden oluşturulması aralarında sıcaklığın geliştirilmesi onların üstün yararına olacağı düşünülmüştür. Davalı dairemizdeki duruşmaya katılmış ve beyanı alınmış ve babada olumsuz bir izlenim oluşmamış, çocukları ile görüşmenin yatılı olarak düzenlenmesinde bir sakınca bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından tüm dosya kapsama göre kişisel ilişki tesisi yönünden yeniden hüküm oluşturulmuştur....

    Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı, ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

      Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır (TMK md.176/3). Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılması karar verilebilir (TMK md.176/4)....

      Somut olayda; tarafların Aksaray 1.Aile Mahkemesinin 2013/50 Esas, 2014/280 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları; sözkonusu karar ile davalı lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk için aylık 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiği; kararın 06/02/2015 tarihinde kesinleştiği, nafakanın kaldırılması veya indirilmesi istemiyle açılan iş bu davanın 06/07/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacının ekonomik durumunda herhangi bir kötüleşme olduğu, davalının da ekonomik durumunda herhangi bir artış ve iyileşme bulunduğu ispat edilemediği, dolayısıyla tarafların sosyal ekonomik durumunda nafakanın kaldırılmasını ya da azaltılmasını gerektirecek bir değişiklik yaşanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda şartları itibariyle oluşmayan nafakanın kaldırılması veya azaltılması davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

        Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

          Tüm dosya içeriğine göre; velayeti annede olan çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki çocukların üstün yararına uygun olup değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi gelecek yıllarda da her zaman istenebileceğinden ilk derece mahkemesinin çocuklar ile baba arasındaki kişisel ilişki düzenlemesi bu aşamada usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalının kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile daha önceden davalı yararına hükmedilen aylık 400 TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren aylık 100 TL'ye, müşterek çocuklar M. F. , O. K. ile B. H. yararına hükmedilen aylık 250 şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren her bir çocuk için aylık 100 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması talebine ilişkindir. TMK.nun 175.maddesi gereğince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Yoksulluk nafakası boşanma davası içerisinde istenebileceği gibi, o dava devam ederken ya da sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile de istenilebilir....

            TMK'nun 176/3.maddesine göre; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılması mümkündür. Yine, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Somut olayda; taraflar Ayvalık Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2011/756 Esas-2012/530 Karar ve 19.07.2012 tarihli kararı ile boşanmışlar ve bu davanın 22 Mart 2012 tarihli duruşmasında davacı için 500 TL, müşterek çocuklar için 250'şer TL olarak takdir edilen nafakaların karar kesinleşene kadar devamına, karar kesinleştikten sonra davacı için 500 TL yoksulluk, müşterek çocuklar için 250'şer TL iştirak nafakası olmak üzere toplam 1000 TL aylık nafakanın davacı kocadan alınarak davalı kadına verilmesine karar verilmiş; hüküm temyiz edilmeden 03.10.2012 tarihinde kesinleşmiştir....

              UYAP Entegrasyonu