ve babalarının yanına gitmek istemediklerini, müşterek çocuk Defne'nin kalbinde ritm bozukluğu bulunduğunu, yaşanılan bu olay karşısında rahatsızlığının arttığını ve kısa süreli rahatsızlık geçirdiğini belirterek, davalı-karşı davacı ile müşterek çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ile yerel mahkeme kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı babanın terditli olarak açmış olduğu kişisel ilişkinin genişletilmesi talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile İstanbul 3. Aile Mahkemesinin 2011/586 karar sayılı ilamında kurulan şahsi ilişkiye ek olarak çocuklarla baba arasında Kurban bayramının ikinci günü sabah 10:00'dan akşam saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Bu konuda bağımsız bir karar verilmesi gerekirken önceki karara atıfta bulunmak ve ekleme yapmak suretiyle hükmün infazında tereddüt oluşturacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesi yapılması doğru değildir. Ayrıca davalı-karşı davacı baba ile velayetleri anneye verilen ortak çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, babalık duygularını tatmin edecek yeterlilikte değildir. Ancak bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölününün de düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki "nafakanın kaldırılması", "kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi" ve "nafakanın artırılması" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından; nafakaların kaldırılmasına ilişkin dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık...
Her ne kadar davalı kadın vekili tarafından, velayeti müvekkiline verilen müşterek çocuk Eren ile baba arasında yatılı olarak düzenlenen şahsi ilişkinin çocuğun yüksek menfaatine aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; yerel mahkemece yapılan şahsi ilişki düzenlemesinin çocukla davacı baba arasındaki duygu bağının gelişmesine uygun olduğu, şahsi ilişki süresinin yeterli olduğu anlaşılmakla, davalı kadın vekilinin şahsi ilişki düzenlemesine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanısına ulaşılmıştır....
TMK'nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu yasal hüküm gereğince iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Aynı şekilde 331. madde uyarınca; "durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır."Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafakalar TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Davalı- birleşen dava davacısı dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddi ile davacıya vefat eden babasından taşınmazlar kaldığını, bu taşınmazlardan kira geliri elde ettiğini, bu nedenle davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü ile davacı-birleşen dava davalısı lehine hükmedilen aylık 210 TL'lik yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş,hüküm davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, yoksulluk nafakasının artırılması; birleşen dava ise yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. .... nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Asıl dava; çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması istemine, birleşen dava; velayet ve iştirak nafakasının kaldırılması mümkün olmadığı takdirde 6284 sayılı yasa uyarınca kaldırılan şahsi ilişkinin yeniden tesisi ile çocuk ile baba arasında yeniden kişisel ilişki kurulması istemine ilişkindir. "Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan babanın, çocuğu ile telefonla iletişim kurmak istediği halde, annenin, bu yolla görüşmesine ve iletişimine engel çıkardığına ilişkin bir iddiası bulunmadığına göre, böyle bir düzenlemeye ihtiyaç yoktur. Öte yandan kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan babadır. Anne, doğrudan kişisel ilişki günlerinde çocuğu bu ilişkiyi sağlamak üzere hazır etmesi dışında başka bir yükümlülük altına sokulamaz. Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan baba, telefonla veya benzer vasıta ve yolla çocuğu ile iletişim kurmak istiyorsa, bunu yapma imkanına sahiptir....
Davalı-k.davacı erkek istinafında, hükmedilen nafakalarının fazla olduğunu, çocuklar ile baba arasında kurulan şahsi ilişkinin anne yanında kurulmasının olumsuz sonuçlar doğuracağını, bu nedenle çocuklar ile ayda 3 kez cumartesi günleri sabah 10:00 ile akşam 1800 saatleri arasında anne refakati olmadan şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....