Maddesindeki ihtiyati tedbir şartlarının oluştuğu yönünde mahkememizce kanaat oluşmaması nedeniyle ihtiyati tedbir talebinin reddine dair karar verilmiştir." gerekçesiyle davacının dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
İş dosyası ile ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı alındığını, müvekkilince 04.10.2004 tarihinde ihtiyati tedbir konulduğunu, ancak sehven Bakırköy 15. İcra Müdürlüğü'nün 2012/12861 esas sayılı dosyasına gönderilen dava konusu meblağ üzerine ihtiyati tedbir kararı mevcut olduğunu, dava konusu tutarın ödendiğini, İİK'nun 72. maddesi uyarınca ödenen 35.640,45-TL'nin müvekkili bankaya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı bankanın İİK'nun 89/1 maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesini tebliğ aldıktan sonra herhangi bir itirazda bulunmadığını, hesap üzerinde rehin tesis edildiğine dair bir sözleşmede sunmadığını, icra müdürlüğünce gönderilen haciz yazısı neticesinde ise dosyaya ödeme yapıldığını, söz konusu ödeme yapılırken hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürülmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır” hükmü düzenlenerek ihtiyati tedbir kurumu açıklanmıştır. 6100 sayılı HMK 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir hukuki müsessesi ile davanın açılması ve hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır. İhtiyati tedbir kararının kabulü veya reddi ,bir kısım genel ilkeler konulmak suretiyle , hakimin takdirine bırakılmıştır....
ihtiyati tedbir kararı verilmesini isteme zorunluluğunun doğduğunu belirterek öncelikle ve ivedilikle hem bankanın lehtara ödeme yapmaması hem de ilgili çek bakımından icra takibine geçilememesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, dava konusu 04/06/2024 tarihli Hizmet Sözleşmesi'nin geçersizliği sebebiyle bedelsiz kalan 10/06/2024 tarihli çek'e ilişkin müvekkil davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davamızın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesi uyarınca temyize tabi olmaması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 6-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK'nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edenlere iadesine, B-İlk Derece Mahkemesi Yerine Kurulan Hüküm; 1-Talebin kabulü ile; 2-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafça çeklerin ibrazı halinde ödenmemesine yönelik tedbir talebinin reddine, 3-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin İİK'nun 72/3.maddesi kapsamında ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile; 4-Davaya konu olan İzmir 2....
Terekenin idaresine ya da muhafaza altına alınmasına yönelik davalarda mahkemece terekeye dahil taşınır ve taşınmaz mallar yönünden tedbir kararı verilebilir ise de ortaklığın giderilmesi davasının konusu malların idaresi olmadığından bu dava içinde ihtiyati tedbir kararı verilemez (Bursa BAM 4. HD'nin 04/10/2022 tarihli ve 2022/2385 E., 2022/1768 K. sayılı kararı). Dairemizin 15/12/2022 tarihli ve 2022/2208 E., 2022/1170 K. sayılı ilamında da aynı ilkeler benimsenmiştir. Yukarıda anılan nedenlerle mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine ve aynı gerekçelerle ihtiyati tedbire itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Bu sebeplerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK m. 353(1)-b-2 hükmü uyarınca mahkemece verilen ara kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Davacı vekili ihtiyati tedbir talep etmiş ancak ihtiyati tedbir harcını yatırmamıştır. 492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür. Harç ikmali sağlanmaksızın davalının ihtiyati tedbir talebine ve yargılamanın sürdürülmesine 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 30. ve 32. maddeleri hükmü gereğince yasal olanak yoktur. Bu sebeple davacı vekiline 97,75- TL ihtiyati tedbir harcını yatırması için uygun bir kesin mehil verilmesi, verilen mehil içinde harcın yatırılması halinde ihtiyati tedbir konusunda karar verilmesi gerekirken, harç alınmadan karar verilmesi doğru olmamıştır. Yukarıda açıklanan sebeplerle 6100 sayılı HMK'nın 353/1- a-4 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
önlenmesi adına ihtiyati tedbir talep etme zorunluluğunun doğduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur. " şeklindeki madde metninde görüleceği üzere %15 teminat mukabili ihtiyati tedbir kararı verilebileceği hüküm altına alındığından mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, bu sebeple aleyhine ihtiyati tedbir istenen - itiraz eden vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/466 Esas sayılı dosyasının 16/11/2021 tarihli mürafaa duruşmasında ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, HMK'da düzenlenen şartlar oluşmadığından tedbir kararının kaldırılmasının yerinde olmadığını, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini, ihtiyati tedbir kararı verilmez ise hem müvekkilinin hem de sağlık hizmeti bekleyen hastaların mağdur olacağını, ihtiyati tedbir kararının işin mahiyetini çözer nitelikte olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, Ekim 2014 döneminden Ocak 2021 dönemine kadar mahsup edilen 2.528.919,00TL'nin ihtiyati tedbiren iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesine cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, İstanbul 17....