Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı vekili, dava dilekçesine ekli olarak sunduğu listedeki ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalıdan tahsilini istemiştir. Harca esas değer dava dilekçesinde 10.000.TL olarak gösterilmiş yargılama sırasında ise yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde ise davacı tarafça talep edilen ziynet eşyalarının toplam değerlerinin 22.875 TL, çeyiz (ev) eşyası bedellerinin ise 5.595 TL olduğu belirlenmiştir. Ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davalarında aynen iade olmadığı taktirde bedele ilişkin istem varsa aynen iade istemi o eşyaların (ziynetlerin) gerçek bedelini de içerdiğinden, davacının talebi doğrultusunda aynen iadeye karar verilmiş olması halinde, talep konusu eşyaların (ziynet ve çeyiz) bilirkişi raporu ile belirlenen bedelleri üzerinden eksik nisbi harcın tamamlatılması gerekecektir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Aile Konutu Şerhi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin boşanma davasında kusur belirlemesi ve tazminatlara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı erkeğin, ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece kısa kararda "Ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde toplam bedel olarak 7748 TL.'...

      rağmen iade edilmediğini, ziynet eşyalarının müvekkilinin uhdesinde ve mülkiyetinde iken davacının alması ve geri vermemesi üzerine müvekkilenin hakkı olan bu ziynet eşyalarının teslim tarihinde aynen iadesine, iadesi mümkün olmadığında fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 19.500,00 TL bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi birlikte tahsiline, taraflar evli iken davalı adına kayıtlı olarak alınan 34 XX 156 plakalı doğan marka aracın davalı tarafın boşanma davası açılır açılmaz satıldığını ve parasını uhdesine geçirdiğini, edinilmiş malları katılma rejimi gereği müvekilenin de evlilik birliği içerisinde bu aracın alınmasında katkıda bulunduğu göz önünde bulundurularak fazla ilişkin haklarının saklı kalmak şartı ile yarı beledi olarak tahmin edilen 2.500,00 TL miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekile lehine hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir....

      Mahkemenin 28.02.2013 tarihli celsesinde,davacı tarafça aynen iade olmadığı takdirde bedel talep edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dava konusu ziynet eşyası bedellerinin 72.314 TL olarak açıklandığı, dava harcının ise 50.000 TL üzerinden yatırıldığının anlaşılması üzerine davacı tarafa, ziynet eşyalarının toplam değeri üzerinden harç ikmal etmesi için süre verilmiş, davacı tarafça harç ikmal edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 107.maddesi ile 1086 sayılı HUMK'da bulunmayan ''belirsiz alacak davası'' türü kabul edilmiştir. Bu madde hükmüne göre; davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davanın iş bu davada dilekçesinde belirttiği ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelini talep ettiği, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 2016/10799 Esas 2017/16687 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere aynen iadeye ilişkin istemin olması halinde bu istemin o eşyaların gerçek bedelini de içerdiği, bu nedenle eşyaların bilirkişi raporuyla belirlenen gerçek bedel üzerinden eksik nispi harcın tamamlatılması gerektiği, ancak dava dilekçesinde talep edilen altınların bilirkişi raporunda belirlenen 144.355,00 TL üzerinden harcın yatırılmadığı, davacının sadece bilirkişi raporunda belirtilen ziynet bedeli üzerinden davasını ıslah ettiği, ayrıca dosyaya sunulan fotoğraflarda davacı ve davalı Emre'nin üzerine takılan altınların ayrı ayrı belirlenmediği görülmüş olmakla, davacıya aynen iade talebine yönelik olarak harcı tamamlatmak üzere Harçlar Kanunu 30- 32 maddesi gereğince süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması ve ayrıca...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı erkek tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, pazar alanındaki işlerin gelişmesi ve daha çok mal getirebilmek adına ziynet eşyalarının davacı tarafça davalıya verilerek minibüs satın alındığını belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedeline hükmedilmesi talebi niteliğindedir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait toplam 216 gram 22 ayar bileziğin davalı tarafından iş yeri açmak için kullanıldığını belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde fiili ödeme tarihindeki bedellerinin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 06/02/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile de, dava değerini 110.691,36 TL olarak ıslah etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vasisi cevap dilekçesinde özetle; davacının ziynet eşyalarının cins ve değerini ispat etmek zorunda olduğunu, davacıdan herhangi bir ziynet eşyası alınmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

        (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Somut olayda; davacı(kadın) dava konusu edilen ziynet eşyalarının ve kişisel eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek iadesini talep etmiş; mahkemece, dava TMK'nın 122.maddesine göre nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması istemi olarak nitelendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen, dava dilekçesinin içeriğine göre, ziynet ve kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece dava türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın ziynet ve kişisel eşya alacağı olarak nitelendirilmesi gerekirken, nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir. O halde, mahkeme, taraflarca ileri sürülen delilleri toplayıp, yukarıdaki madde hükümleri de gözetilerek tümünü birlikte değerlendirerek bir sonuca varmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, tarafların yaklaşık 2 yıllık evli olduklarını, aralarında halen devam eden bir boşanma davası olduğunu, Yağmurca köyündeki anne ve babası ile birlikte yaşadığını, evden hiçbir ziynetini alamadan ayrıldığını, söz, nişan ve düğünde takılan toplam 23.550,00TL değerindeki ziynet eşyalarının davalı uhdesinde kaldığını, müvekkilinin eşyalarını rızaen almak için aile efradı ve köy muhtarı ile birlikte gittiklerinde, müvekkiline dava konusu edilen yukarıda belirtilen ziynet eşyalarının geri verilmediğini, ancak ziynet eşyalarının halen davalıda bulunduğunu belirterek, ziynetlerin aynen...

            Davacı kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. 4-Davacı kadın, dava dilekçesinde talep ettiği ziynetlerin sadece aynen iadesini istemiş, 16.04.2015 tarihli ıslah niteliğindeki dilekçesi ile de dava dilekçesinde belirttiği ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde 33.032 TL. bedelinin dava tarihinden itibaren faiziyle tahsilini istemiş olup, mahkemece davacının ziynet alacağı talebinin kabulü ile aynen iadesine veya bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle tahsiline hükmedilmiştir. Davacı kadın ıslah dilekçesiyle ilk defa bedel talebinde bulunduğundan, ıslah tarihi olan 16.04.2015 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, bu husus nazara alınmadan kabul edilen ziynet alacağı bedeline dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu