"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, boşanma dosyasından tefrik edilen karşı dava dilekçesi ile; davalının davacıya düğün sırasında takılan ziynet eşyalarını iade etmediğini, bu ziynetlerin davalının abisinin ihtiyaçları için satılıp bir daha geri verilmediğini, ziynet eşyalarının bedellerinin 24.975,00 TL olduğunu, ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
raporu uyarınca takılan ziynet eşyalarının dava tarihi itibariyle değerlerinin tespit edildiği ve tanıkların dinlendiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı- karşı davalı erkek tarafından müşterek çocuğun velayeti ve kadının ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı- karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı-karşı davalı kadın ziynet eşyası olarak 22 ayar 20' şer gramlık 6 adet bilezik ve 22 ayar 60 gramlık setin aynen, olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebinde bulunmuş, mahkemece "ziynet eşyalarından dört adet 20'şer gramlık bilezik ile bir adet 50 gramlık setin aynen iadesi veya 12.140,00 TL bedelinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı...
Davalı koca tarafından dava konusu ziynet eşyalarının herhangi bir sebep ile bozdurulduğunun iddia edilmesi halinde, bu defa ispat yükü yer değiştirir ve davalı koca ziynet eşyalarının bir daha iade edilmemek üzere kendisine verildiğini eş söyleyiş ile kendisine bağışlandığını, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığını kanıtlanması halinde, ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesince davasının kabulüne dair karar vermiş olup, davacının talep ettiği ziynetler, tanık beyanlarında ( tanık Bedrettin Sayılgan ,Murat Yavuz,Canan Arikan) ziynetlerin erkek tarafında kaldığına dair beyanda bulunmakla , fotoğraflar ve görgüye dayalı tanık beyanları kapsamında tespit edilen ziynetler, alınan denetime elverişli rapor, taleple bağlılık ilkesi ve yukarıda açıklanan kriterler çerçevesinde davanın kabulü yönündeki ilk derece mahkemesi kararı yerindedir....
Davalı cevap dilekçesinde, abisi ve ablasına araba almadığını, davacının ziynetleri evden ayrılırken yanında götürdüğünü savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; hayatın olağan akışına ve Yargıtay kararlarına göre ziynet eşyalarının taşınabilir eşyalardan olduğu, kadının zilyetliğinde olduğuna dair karine bulunduğu, davacının karinenin aksini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabındaki üçüncü kısım hariç olmak üzere, TMK’nun 118-395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır....
Sayılı kararının davacı ve davalı tarafça istinafı üzerine, dairemizin 30/09/2021 tarih ve 2021/52 E. 2022/41 K. sayılı dosyasında boşanma ve ferileri yönünden istinaf incelemesi yapıldığı; kadının ziynet alacağı yönünden ise tefrik kararı verilerek eldeki dosyanın esasına kaydedildiği anlaşılmakla; HMK'nun 353/1- b uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI ÖZETİ : Davacı/karşı davalı vekili 30/07/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilime düğünde bir çok takı takıldığını, bunların bir takı seti, 6 adet 30'ar gramlık burma bilezik, 2 adet çeyrek altın, yüzük, küpe vb takılar ve 20.000,00 TL'ye yakın para olduğunu, Düğün fotoğraflarıyla bunların ispatlanacağını, müvekkiline sadece takı setinin verildiğini, davalı ve büyük kaynının ev yapılacağı bahanesiyle diğer altınları alıp bir daha geri vermediklerini, Yargıtay içtihatları gereği altınların kadına ait olduğunu, sonuç olarak düğünde takılan 6 adet 30'ar gramlık burma bilezik...
evli iken aldıkları Geely Embrand marka aracın davalı adına tescil edildiğini ve davalıda kaldığını" belirterek davacıya ait olduğu iddia edilen şahsi ve çeyiz eşyalarının, düğünde ve nişanda takılan ziynet eşyaların aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsili, ayrıca yasal mal rejiminin tasfiyesi neticesinde davacıya verilmesi gereken eşyaların aynen veya bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedellerinin davalıdan tahsili istemlerine ilişkin olup, davalı hükmü yalnızca ziynet istemine yönelik kurulan karar yönünden temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Ziynet eşyalarına yönelik hüküm fıkrasının infaz kabiliyeti yönünden re’sen yapılan temyiz incelemesi neticesinde; somut uyuşmazlıkta; mahkemece ziynet eşyalarının davalıya aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde bedeline karar verilmiştir....
Somut olayda, davacı kadın dava konusu ziynetlerin kayınpederi olan davalı ... ve eski eşi olan davalı ... tarafından alıkonulduğunu iddia etmiş; davalı kayınpeder ... ise savunmasında, ziynet eşyalarının davacı kadında olduğunu beyan etmiş, bölge adliye mahkemesince yapılan inceleme neticesinde davacının evden olağanüstü şartlarda ve bir kısım ziynetlerini bırakarak ayrıldığı takılan diğer ziynetler ve sandık için de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, karar yukarıda belirtildiği şekilde temyiz edilmiştir. Dosya kapsamında toplanan delillerden dava konusu ziynet eşyalarının davacı kadına teslim edildiği, taraflar arasında son yaşanan olayda davalı eski eş tarafından ziynet eşyalarının alındığı ve sonrasında davacı kadına iade edilmediği, buna göre düğünde takılan ziynet eşyaları ve sandık içinden davalı eski eş sorumlu ise de bu eşyaların ve ziynetlerin davalı kayınpederin de yedinde bulunduğu hususunun kabul edilemeyeceği ve davalı kayınpeder ...'...
Davalı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı ziynet alacağı davasında eksik inceleme ile karar verildiği, kararın kanuna aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan incelemede, yerel mahkemece ziynet eşyalarının aynen davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen verilmesi mümkün olmadığı taktirde 68.725,TL bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; karar gerekçesinin yetersiz olduğu, davacı kadının mehir alacağı ve takı parası alacağına ilişkin olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, aynen iade kararında talebe konu ziynet eşyalarının cins ve niceliklerinin belirtilmediği, kararın bu hali ile infazında sıkıntı yaratacağı, ziynet alacağı davasının ayrı bir dava olması ve boşanmanın ferisi niteliğinde olmadığı göz önüne alındığında, dosyada 2 ayrı dava görülmesine rağmen, davanın tek harç ve yargılama gideri düzenlemesi yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ziynet karar gerekçesi ile hüküm arasında çelişki...