Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın ziynetleri ve takı paraları nedeniyle 5.000 TL.maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece istek aşılarak toplamda 5.900 TL.ziynet ve takı bedeline hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline mehir olarak vadedilen 300 gram altının düğünde takıldığını, bunun haricinde düğünde davacıya 17 adet bilezik, 1 adet tuğra, 1 adet set takımı ve 60 adet çeyrek, yarım ve tam altın ile yüzükler ve 3.000,00 TL civarında para takıldığını, müvekkilinin müşterek haneden hastaneye kaldırılmak sureti ile olağanüstü şartlarda ayrıldığını, ziynet eşyalarını yanına alamadığı gibi baba evinden çeyiz olarak götürdüğü çeyiz eşyaları ve kişisel eşyaların da davalıda kaldığını, ayrıca evlenirken davacının babası tarafından davalıya çeyiz parası olarak verilen 40.000,00 TL'nin de iade edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, düğünde takılan paraların faiziyle birlikte davalıdan tahsili, baba evinden getirilen çeyiz eşyalarının dava tarihindeki bedelinin faiziyle birlikte tahsili ve davacının babasının çeyiz için verdiği 40.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren...

    in üzerinde ise 1 paket halinde net ağırlığı 183 gram gelen, altın, gümüş ve emitasyon olduğu tespit edilen takı eşyalarının tespit edildiği, 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma hakkındaki 32 sayılı Kararın 2/j-ix bendine göre işlenmiş altın olarak kabul edildiği, aynı kanunun 7-c maddesinde yer alan, “Yolcular, beraberlerindeki kendilerine ait değeri 15.000 ABD Dolarını aşmayan ve ticari amaç taşımayan ziynet eşyası niteliğinde kıymetli madenlerden ve taşlardan yapılmış eşyaları yurda getirebilirler ve yurtdışına çıkarabilirler.Daha fazla değerdeki ziynet eşyalarının yurtdışına çıkarılması, girişte beyan edilmiş olmasına veya Türkiye'de satın alındığını tevsik etme şartına bağlıdır.” hükmü de gözetildiğinde sanıklarda beyan harici yurda sokulmak istenirken yakalanan eşyaların cins ve nitelik itibariyle ticari mahiyette oldukları ve sanıkların aşamalarda değişmeyen beyanlarında bu malzemeleri Türkiye'... satmak için getirdiklerini ifade etmeleri nedeniyle ticari amaç güttükleri...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın düğünde takılan ziynet eşyalarının kayınvalidesi tarafından düğünden sonra rızası dışında elinden alınıp, bir daha geri verilmediğini, bu altınların bozdurulması ile elde edilen para ile davalı erkeğe araba alındığını ileri sürerek ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedeline karar verilmesini talep etmiştir. Bu durumda husumetin davalıya yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        Somut olayda; davacı kadın ziynet eşyalarının davalının tasarrufunda kaldığını ,davalının ise davacıya takılan takılardan set ve kolye dışında kalanların düğünden sonra bozdurulduğunu ,davalının da kendisine ait altınların da bozdurulduğunu ve davacı adına alınan evin alımı sırasında yapılan borcun bir kısmının ödendiğini beyan etmiştir. Buna göre; normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Evlilik birliği içerisinde bozdurulan ziynetlerin iade edilmemek üzere erkek eşe verildiği vakıasının ispatı halinde ise, davalı erkek lehine hak çıkacağından, ziynetlerin kadına iade edilmemek üzere bozdurulduğunu kanıtlama yükü de erkek eşe aittir. Başka deyişle, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkek eşe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının davalı yanca ispatlanması halinde, koca ziynet eşyalarını iade yükünden kurtulur....

        Çoğunluk görüşüne aşağıda açıklanan gerekçeler ve özellikle davacı-karşı davalı kocanın iddia edilen ziynet ve takıların tamamını kabul etmemesi, takıldığı belirtilen bir kısım ziynet ve takının ise evlilik birliği içinde bozdurulduğunu savunması ve bu savunmasının iddia edilen ziynet ve takıların tamamı için ikrar niteliğinde olmaması, ziynet ve takının farklı kavramlar olması ve ispat yükünün yer değiştirmemesi nedeni ile katılınmamıştır. 7. Öncelikle ziynet eşyası kavramını açıklamak gerekirse; 7.1. Ziynet, altın, gümüş gibi kıymetli madenlerden yapılmış olup; insanlar tarafından takılan süs eşyası olarak tanımlanmaktadır ( Yılmaz, E.: Hukuk Sözlüğü, Ankara 2011, s. 1529). Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyeler olarak tanımlamak mümkündür....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, ziynet eşyası alacağı, velayet, kişisel ilişki düzenlenmemesi ve reddedilen dava nedeniyle vekalet ücreti verilmemesi yönünden, davacı-karşı davalı kadın tarafından ise, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.04.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

                Mahkemece, kısa kararda; "19 adet çeyrek altının ve 2 adet 22 ayar 24 gr. ... burma bileziğinin davalı tarafından davacı tarafa aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 19 adet çeyrek altının bedeli olan 3.192,00 TL ile 2 adet 22 ayar 24 gr.... burma bileziğin bedeli olan 4.560,00 TL olmak üzere toplam 7.752,00 TL takı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine” karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dava ziynet ve eşya alacağı talebine ilişkindir. 1-Mahkemece kısa kararda 7.752,00 TL takı bedeline karar verildiği halde gerekçeli kararda, taleple bağlı kalınarak 7.540,00 TL'ye karar verildiği anlaşılmıştır. Bu suretle, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmıştır.6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu'nun “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....

                  UYAP Entegrasyonu