Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz eşyaları teslim edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince ziynet alacağına yönelik temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafından alıkonulduğunu bir daha eve dönülememesi üzerine de davalı tarafta kaldığını belirterek, ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise, çeyiz eşyalarının teslim edildiğini ziynet eşyaların ise giderken götürüldüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
Söz konusu tanık 23.03.2018 tarihli celsede dinlenilmiş olup 2.tanık listesi sunulamayacağından dolayısı ile davalı tanığı olarak dinlenen Hakan Kurt’un beyanlarının hükme esas alınarak davacının çeyiz alacağına ilişkin davasının reddine karar verilmesi hatalıdır. Öte yandan davalının çeyiz eşyalarının davacıya teslim edildiğine dair beyanları uyarınca ispat yükü davalıya geçmiştir. Bu durumda ilk derece mahkemesi tarafından davacıya çeyiz eşyalarına ilişkin gerekli açıklama yaptırılmadan, dava değeri açıklattırılmadan, çeyiz eşyalarına ilişkin bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacının çeyiz alacağına ilişkin istinaf itirazlarının kabulü ile ilk derece Mahkemesinin çeyiz alacağına ilişkin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ZİYNET VE ÇEYİZ EŞYALARININ İADESİ ÇEYİZ SENEDİ "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 03.11.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı ve vekili gelmedi. Karşı taraf adına gelen olmadı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davacı ile davalılardan ... evlenirken çeyiz senedi düzenlendiğini, tarafların ayrılması halinde senette belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının her iki davalı tarafından teslim alındıkları şekliyle davacıya aynen teslim edileceği kararlaştırıldığı halde söz konusu eşyaların boşandıktan sonra davalılarda kaldığını ve davacıya iade edilmediğini ileri sürerek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen veya bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile;2 adet 30 gr. bilezik(4.860 TL),5 adet 20 gr. bilezik (8.100 TL), 3 adet 15 gr. bilezik (3.645 TL),1 adet 7 gr. bilezik (567 TL),20 adet çeyrek altın (2.840 TL),2 adet yarımlık altın (1.136 TL) nitelikte ziynet eşyasının davalılardan alınarak davacıya aynen iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde toplam bedeli olan 21.148,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine;ziynet eşyasında fazlaya dair talebin para ve çeyiz eşyası taleplerinin reddine karar verilmiş,hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı tarafça davaya konu ettiği ziynet ve çeyiz eşyalarının davalı tarafından kendisinden alındığı ve iade edilmediği,söz konusu ziynet eşyaları ile davalılardan ... üzerine bir minibüs ve bir adet...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının hasren yapılan incelemesinde; Davalı-karşı davacı kadın tarafından talep edilen ziynet ve çeyiz eşyası bedeli karar tarihindeki kesinlik sınırı 41,530 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/l-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle, davalı karşı davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı-karşı davacı kadının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Dava konusu çeyiz ve ziynet eşyalarının varlığı söz konusu çeyiz senedi ile kanıtlanmıştır. Çeyiz senedi, senette yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği hususunda tarafları bağlar, yazılı belgenin aksi de yazılı delille kanıtlanabilir....
Eldeki dava, çeyiz senedinden dolayı ziynet eşyaları ve çeyiz eşyalarının bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu ziynet eşyaları ve çeyiz eşyaları senede bağlanmış olup bu senet davalıyı bağlayıcı niteliktedir.Çeyiz senedinde açıkça,ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının davalıya teslim edildiği ve davalı tarafından da teslim alındığına dair tutanak imza altına alınmıştır. Dolayısıyla, çeyiz senedindeki bu beyanın aksini, ziynet eşyalarının davacıda olduğunu yada var olmadığı iddiasını davalı aynı nitelikte bir delille ispatlamakla yükümlüdür. Davacı tarafından dosyaya sunulan çeyiz senedinde, davacı kadın tarafından talep edilen ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının yazıldığı görülmektedir. Senet içeriğinde davalının senette yazılı eşyaları teslim aldığı belirtilmiştir.6100 sayılı HMK 200 ve 201....
Yukarıdaki açıklamalar ve kanuni düzenlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı, dava dilekçesinde ziynet, çeyiz ve ev eşyalarının aynen iadesini olmadığı taktirde şimdilik ziynetler yönünden 5.000 TL'nin çeyiz ve ev eşyaları bakımından ise 1.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi talep etmiş, dava dilekçesinde harca esas değeri 6.000 TL olarak göstermiş ve dava açılırken bu miktar üzerinden harç yatırmıştır. İlk derece mahkemesince ziynet, çeyiz ve ev eşyalarının değerlerinin tespiti amacıyla bilirkişilerden rapor alınmış, ziynet bilirkişisi raporunda dava dilekçesinde talep edilen ziynetlerin dava tarihindeki değerinin 39.438,97 TL, olduğu belirtmiştir. Çeyiz ve ev eşyasına ilişkin 27/11/2018 tarihli bilirkişi raporundan da dava konusu edilen çeyiz ve ev eşyalarının dava tarihindeki değerlerinin 9.775,5 TL olduğu anlaşılmaktadır....
Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen, olmadığı taktirde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın reddine, davalı ... hakkındaki ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulüne ve istenen ziynet eşyalarının davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaz ise dava değeri olan 2.000. TL'nin tahsiline çeyiz eşyalarına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesine ekli olarak sunduğu listedeki ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalılardan tahsilini istemiş, harca esas değer 2.000.TL olarak gösterilmiş yargılama sırasında ise yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde ziynet eşyalarının toplam değerlerinin 18.589.TL olduğu belirlenmiştir....