Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadın çekişmeli boşanma dava dilekçesinde boşanma talebinin yanında ziynet ve çeyiz alacağı talebinde de bulunmuştur. Ziynet ve çeyiz alacağı boşanmanın feri (eki) niteliğinde değildir. Davacı kadının bu talepleri yönünden usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından ziynet ve çeyiz alacağı talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 3. bentteki bozma sebebine göre ziynet ve çeyiz alacağına yönelik tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.03.2018(Prş.)...

    Davalı ..., davacının çeyiz eşyalarının oğlu Lütfi de durduğunu, mehir senedindeki altınlar ve ziynet eşyaları dışındaki eşyalar ve çeyiz eşyaları açısından açılan davayı kabul ettiğini, 14.750,00 TL açısından davayı kabul etmediğini, davacının giysilerini götürdüğünü giysiler yönündende davayı kabul etmediğini, diğer davalı ... ise, davacı giderken yanında ziynet eşyalarını götürdüğünü babasından kalan parayıda ne yaptığını bilmediğini, ziynet eşyaları dışındaki eşyalar ve çeyiz eşyalarının kendisinde olduğunu bunlar açısından davayı kabul ettiğini, giysiler için davayı kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece çeyiz eşyaları yönünden davanın kabulüne, ziynet eşyaları, 14.750 TL para ve giysiler yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı kadın dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur....

      Davacı kadın davasını ziynet ve çeyiz eşyası alacağı olarak açmış, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde 5.000,00 TL alacak talep etmiş, ziynet yönünden verdiği ıslah dilekçesinde toplam 5.000,00 TL'lik talebin 2.500,00 TL'sinin ziynet yönünden, 2.500,00 TL'sinin çeyiz eşyası alacağı yönünden olduğunu açıklamıştır. Çeyiz eşyası alacağı yönünden talep 2.500,00 TL'dir. Davacı tarafından açılan alacak davasında ziynet ve çeyiz eşyası alacağının kabul edilen toplam bedeli üzerinden davacı lehine bir vekalet ücreti, reddedilen bedel üzerinden davalı lehine bir vekalet ücretine hükmedilesi gerekirken ilk derece mahkemesince davacı kadın lehine ziynetin kabul edilen miktarı üzerinden 7.806,15 TL, çeyiz eşyası alacağı yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Yine yargılama giderlerinin ziynet ve çeyiz yönünden ayrı ayrı belirlenmesi doğru olmamıştır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının ziynet eşyalarını ve çeyiz eşyalarının bedelinin ödenmesine karar verildiği görülmüştür....

      Somut olayda, davacı taraf taleplerini 01.08.2008 tarihli çeyiz senedine dayandırmış olup, her iki davalıda bu belgeyi teslim alan sıfatıyla imzalamıştır. Davalıların imzaya ilişkin itirazı söz konusu olmadığı gibi, çeyiz senedinin iptaline ilişkin mahkemece verilmiş bir iptal kararı da bulunmamaktadır. Her nekadar davalı taraf senedin 5. maddesindeki "...ile 125 çeyrek altın" ibaresinin senede sonradan ilave edildiğini iddia etmiş ise de; bu hususta Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı bilirkişiden alınan raporda; sözkonusu ibarenin senede sonradan yazıldığını gösterir her hangi bir bulguya rastlanmadığı ifade edilmiştir. O halde, çeyiz senedinde yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının davalılara teslim edildiği hususu tarafları bağlamakta olup, bu durumda davalı eş ve davalı kayınpederin çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya geri verdiklerini kanıtlamaları gerekir....

        Davacı vekili; davalı ile müvekkilinin gayri resmi şekilde evlendiklerini, bu evliliklerinden bir çocuklarının olduğunu, resmi nikah kıyma talebinin davalı tarafından kabul edilmediğini, birlikteliğin davalı tarafından sonlandırıldığını, ancak müvekkili tarafından müşterek konuta alınan çeyiz eşyaları ile düğünlerinde takılan ziynet eşyalarının müvekkilline iade edilmediğini belirterek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin ödetilmesi ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı vekili; davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen teslimi talebi değerlendirilmeden bilirkişi raporu hükme esas alınarak çeyiz ve ziynet eşyalarının bedeline ilişkin talebin kısmen kabulü ile manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek mirasçıları tarafından, ziynet ve çeyiz alacağı yönünden; davacı-karşı davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla boşanma hükmü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı karşı davacı erkek mirasçılarının ziynet ve çeyiz alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; kabul edilen ziynet alacağı 17.305,00 TL ve çeyiz alacağı miktarı ise 3.765,00 TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı 78.630,00 TL.'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve çeyiz eşyası alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

              Dava, boşanma davasından tefrik edilen ziynet alacağı ve çeyiz eşyası nedeniyle tazminat alacağına ilişkindir. Davacı kadın dava dilekçesinde belirttiği çeyiz eşyalarının davalı tarafta kalması nedeniyle 15.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Talebin TMK'nın 174/1. maddesinde belirtilen maddi tazminata ilişkin olmadığı, çeyiz eşyası bedeli olduğu kabul edilerek, delillerin buna göre değerlendirilmesi ve belirtilen hususlar dahilinde yeniden karar verilmesi gerekmektedir. Davacının ziynet eşyası talebi nedeniyle de mahkemece yapılacak iş davacının ziynet eşyası talebi ile ilgili hüküm kurmak ve gerekçe oluşturmak olmalıdır. Mahkemece davacının ziynet eşyası talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz karar verilmemiş olması hatalıdır....

                ÇEYİZ VE ZİYNET EŞYASI 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 74 ] "İçtihat Metni" Taraftar arasındaki "ziynet ve eşya iadesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Ankara Onuncu Aile Mahkemesi)'nce davanın reddine dair verilen 08.11.2006 gün ve 2005/655 E., 2006/1078 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay İkinci Hukuk Dairesi'nin 27.12.2007 gün ve 2006/22240 E., 2007/17951 K. sayılı ilamı ile; (... 1- Toplanan delillerden davacı kadının fiziksel şiddete uğrayarak evden ayrılmak zorunda kaldığı ve çeyiz senedinde yazılı olup talep edilen ziynet eşyalarının davalıda kaldığı anlaşılmakla, ziynet eşyaları yönünden davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 2- Davacı kadın, dava konusu diğer eşyalarına yönelik bedel isteminde (HUMK m. 74) bulunmuştur. Davacı kadın, dava konusu olup davalı koca yanında kalan eşyalarına yönelik bedel isteminde bulunabilir....

                  UYAP Entegrasyonu