WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmamasına ve malvarlığı haklarına ilişkin olduğunun anlaşılmasına göre uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davanın salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmamasına ve malvarlığı haklarına ilişkin olduğunun anlaşılmasına göre uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... ... 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... ve ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hüküm Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 5236 sayılı Kanun'la değişik 432. maddesi hükmüne göre temyiz süresi sekiz gündür. Aynı Kanunun 434. maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre, temyiz isteği harca tabi ise harcın yatırıldığı tarihte yapılmış sayılır. Somut olayda, hüküm 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na uygun bir biçimde 15.05.2014 tarihinde davacı vekiline tebliğ edilmiştir....

        Buna göre salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davanın niteliğine göre salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin tespiti korunması istemli K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6831 sayılı Yasanın 1744 Yasa ile değişik 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman dışına çıkarılan taşınmazda zilyetliğin tespiti isteğine göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ...Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada, ...Asliye Hukuk ve ...Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kullanım kadastrosu ile ...adına tespit ve tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı ismine itiraza ilişkindir. ...Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın zilyetliğin korunması davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın zilyetliğin korunması davası olmadığı, Kadastro Kanununun Ek-4. maddesi ile 2/B arazisi zilyedinin dava açabileceği ve davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                O halde zilyetliğin korunması davası süresinde de açılmamıştır. Davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ve gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  O halde; “zilyetliğin korunması” davalarında esas olan mülkiyet hakkının korunması değil, kişinin fiili (eylemli) hakimiyeti (egemenliği) altında bulundurduğu taşınır veya taşınmaz yada nesne üzerinde o an için var olan “üstün zilyetliğinin korunması” söz konusudur. Dolayısıyla zilyedin fiili hakimiyetinin bir hakka dayanıp dayanmadığına bakılmaksızın üstün zilyetliğinin korunması sağlanır. Bu tür davalar, esasen toplumda bozulan düzenin (asayişin) bir an evvel korunması ve sağlanması için başvurulan geçici tedbir niteliğindeki davalardır. Zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Davacıda bu amaçla anılan davayı açmıştır....

                  O halde; “zilyetliğin korunması” davalarında esas olan mülkiyet hakkının korunması değil, kişinin fiili (eylemli) hakimiyeti (egemenliği) altında bulundurduğu taşınır veya taşınmaz yada nesne üzerinde o an için var olan “üstün zilyetliğinin korunması” söz konusudur. Dolayısıyla zilyedin fiili hakimiyetinin bir hakka dayanıp dayanmadığına bakılmaksızın üstün zilyetliğinin korunması sağlanır. Bu tür davalar, esasen toplumda bozulan düzenin (asayişin) bir an evvel korunması ve sağlanması için başvurulan geçici tedbir niteliğindeki davalardır. Zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Davacıda bu amaçla anılan davayı açmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu