Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf Sebepleri Aynı takipte örnek 13 ödeme emri ve örnek 14 tahliye emrinin düzenlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, takibe dayanak kira sözleşmesi ve tahliye taahhüdündeki imzanın müvekkillerine ait olmadığını, 15.10.2015 tarihinde kira sözleşmesinin beş yıl uzatıldığını beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Uşak 2....

    Takip talebi olmadan icra dairesinin kendiliğinden icra takibine girişmesi mümkün değildir. 14. Ödeme emrinin de takip talebine uygun düzenlenmesi gerekir. Alacaklının (kiraya verenin) ilamsız tahliye takip talebini alan icra dairesi, borçluya ihtarlı (örnek 13 nolu) ödeme emri gönderir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar ... ve ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklılar tarafından aidat alacağının tahsili amacıyla tahliye talepli olarak icra takibine başlandığı ve örnek 13 nolu ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun, takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. İcra takibinde dayanılan 01.08.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

        Maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'ın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nın 981 ve devamı maddelerine dayalı ziyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur. Ancak zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır ve görevli mahkeme buna göre belirlenir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Ayvalık Sulh Hukuk ve Ayvalık Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesine dayalı zilyetliğin korunması istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, kiralanan taşınmazın kullanılmasına izin verilmemesinden kaynaklanan zilyetliğin korunması davasında görevin dava değeri olan yıllık kira bedeline göre belirleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğu, zilyetliğin korunması davasının da sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Ayvalık Sulh Hukuk ve Ayvalık Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesine dayalı zilyetliğin korunması istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, kiralanan taşınmazın kullanılmasına izin verilmemesinden kaynaklanan zilyetliğin korunması davasında görevin dava değeri olan yıllık kira bedeline göre belirleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğu, zilyetliğin korunması davasının da sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            Maddesindeki koşulların oluşmadığını, bu sebeplerle müvekkiline tahliye emri gönderilemeyeceğini beyan ederek tahliye icra emrinin iptaline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı/ihale alıcısı vekili cevap dilekçesinde özetle müvekkilinin dava dışı takip borçlusu hakkında Osmaniye 2. İcra Müdürlüğünün 2009/4850 esas sayılı dosyası ile başlattığı takipte tasarrufun iptaline ilişkin Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesin'e açılan davada mahkemenin davanın kabulüne dair 22/02/2018 tarih ve 2010/165 Esas- 2018/53 Karar sayılı ilamından alınan yetkiye istinaden icra müdürlüğünce satış işlemi yapıldığını ve müvekkili tarafından alacağa mahsuben ihale konusu gayrimenkulün alındığını bu satış işleminin Adana BAM 10. Hukuk Dairesinin 2019/2345 esas- 2019/266 kararı ve Yargıtay 12....

            Davalının taşınmazda satıştan önce hissedar sıfatı ile oturduğu mahkememizin 2012/1046 Esas ve 2016/74 K sayılı ortaklığın giderilmesi davası sonucu taşınmazdaki paydaşlığın sona ererek davacı T1'in taşınmazı tam mülkiyet ve hisse ile satın aldığı, davalı T2 taşınmazda herhangi bir payı kalmadığı görülmüş ayrıca davalı tarafından mahkememize taşınmazı işgal etmekte haklı bulunduğunu gösterir İ.İ.K 135/2.maddesinde yazılı nitelikte satış işleminden önce yapılmış herhangi bir resmi bir belge sunulmadığı tarafların arasında herhangi bir yazılı veya sözlü kira sözleşmesinin bulunmadığı, bu suretle davalının dava konusu yerde fuzuli işgalci olduğu, tahliye emrinin kesinleştiği tahliye emrinin kesinleşmesi üzerine kanunen satış memurluğu tarafından üçüncü kişi konumunda olan davalının taşınmazdan zorla çıkartılarak taşınmazın alıcı olan davacı T1'e teslimi gerektiği bu suretle mahkememizin yetkili olmadığı tahliye talebi ile taşınmazı tahliye etmeyen davalının zorla çıkartılıp taşınmazın...

            Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda tahliye emrinin usulsüz tebliğ edilmesine rağmen rağmen davalı tarafından takip masrafları olan 384,15 TL nin icra dosyasına yatırıldığını, sonrasında ise İcra Mahkemesinin tahliye emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve tahliye emrine itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğunu, bu nedenle davalının 384,15 TL maddi zararı olduğunun belirtilmesi üzerine davanın kısmen kabulü ile davalının davacıya 384,15 TL maddi, 1000,00 TL manevi tazminat ödemesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı, takip alacaklısı olup; takibe ilişkin taleplerinde yasal haklarını kullanan durumundadır. Davacıya icra dosyasındaki tahliye emrinin, ikametgah adresine çıkarılmadığına ilişkin bir iddia bulunmamaktadır. Takip alacaklısı davalının, tebliğ usulsüzlüğünü denetim yükümü ve buna bağlı olarak da usulsüzlük nedeniyle sorumluluğu söz konusu değildir. Bu görev ve sorumluluk, tebliğ işlemini yapan merciye aittir....

              İlama müstenit olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır Yenileme masraf ve harçları borçluya tahmil edilmez.” hükme yer almaktadır. Yine aynı Yasanın 135/2. maddesinde; “(Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3222/17 md.) Taşınmaz borçlu tarafından veya hacizden evvelki bir tarihte yapıldığı resmi bir belge ile belgelenmiş bir akte dayanmayarak başkaları tarafından işgal edilmekte ise onbeş gün içinde tahliyesi için borçluya veya işgal edene bir tahliye emri tebliğ edilir. Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; borçlu ...'na ait olan 4 parsel, borçlu ...'e ait olan 6 parsel ve borçlu ...'...

                UYAP Entegrasyonu