Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; davanın, zilyetliğin korunması ve tazminat isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 4. maddesinde Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevi ile ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca 4721 sayılı TMK'nun 974 vd. maddelerinde zilyetliğin korunması hususu düzenlenmekte ve bu tür davalara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğu yönünde hüküm bulunmaktadır. Görev, kamu düzenine ilişkindir, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca, davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirmeyle ve yazılı gerekçeyle davanın esası hakkında karar verilmesi doğru değildir....

    Taraflar arasında, tedavi hizmetine ilişkin vekalet ilişkisi bulunmakta olup ihtilafın, vekâlet hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. 6502 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(l) maddesi ile vekâlet sözleşmeleri de Kanun kapsamına alındığından, taraflardan birinin tüketici olduğu vekâlet sözleşmelerine ilişkin uyuşmazlıkların da tüketici mahkemesinde çözümlenmesi zorunludur....

      Somut olayda davacı 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girmeden önce tüketici sorunları hakem heyetine başvurmuş ise de, tüketici sorunları hakem heyetinin 2.500 TL nin davacı tüketiciye iadesine ilişkin 07.01.2013 tarihli kararı, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 22.maddesi hükümlerine göre delil mahiyetindedir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre tüketici hakem heyetince verilen delil mahiyetinde olan karara konu uyuşmazlık, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre tüketici hakem heyetinin görev alanına girmekte ise, tüketicinin yeniden tüketici hakem heyetine başvurması gerekir....

        Nitekim aynı husus Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 26.02.2003 gün ve 2013/15-127 E., 2003/102 Karar sayılı kararında da açıklanmış bulunmaktadır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile tüketici işlemi niteliğini taşıyan eser sözleşmeleri de yasa kapsamına alınmış ise de yasanın geçici 1/1. maddesinde, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davaların açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam edeceği hükmü mevcuttur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, iş bu dava 12.03.2014 tarihinde yasanın yürürlüğünden önce açılmış olmakla davanın esasının incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi yerine, geçici 1/1. madde hükmüne aykırı olarak 6502 sayılı Yasa kurallarından söz edilerek davanın Tüketici Mahkemesinde bakılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

          Koruma Kurulu'nun 12.10.1989 tarih ve 446 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu kabul edilen ve 1. derece arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınan ... ilçesi, ...köyünde özel mülkiyete konu 79 sayılı parselde yer alan ...'...

            Zilyetliğin temeli hukuki bir durum niteliğinde olduğundan; TMK'nın 981 vd. maddeleri uyarınca açılan zilyetliğin korunması davalarıyla sadece görünüşün ve mevcut durumun korunması amaçlanır. Kal (yıkım) kararı ise, mevcut durumun korunması kapsamında olmayıp; taşınmazın aynına ilişkin bir tasarruf niteliğindedir. Dava konusu taşınmaz mera vasfında olduğuna göre; davacının zilyetliğinin herhangi bir mülkiyet hakkına dayandığı söylenemez. Bu nedenlerle davacının salt zilyetliğinin mevcut olması; ayni koruma kapsamında olan yıkım kararı verilmesini haklı kılmaz. Davacının daha önce zilyetliğin korunması istemiyle açmış olduğu davada zilyetliğin korunmasına ilişkin ilam elde etmiş olması da bu sonucu değiştirmez. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

              Öte yandan 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun muafiyet ve istisnaya ilişkin 3 ve 4.maddelerinde de, korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının bu vergiden müstesna tutulduğu yolunda bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durum karşısında, davacıya intikal eden korunması gerekli kültür varlığı niteliğindeki taşınmazın Veraset ve İntikal Vergisine tabi ola cağı görüşüyle çoğunluk kararına karşıyız....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TMK'nin 981 ve Devamı Maddeleri Gereğince Zilyetliğin Korunması İstemi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nin 981 ve devamı maddeleri gereğince zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair Bismil Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02.04.2010 gün ve 38/118 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 09.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Diğer yandan; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 3. maddesi ile “Kültür Varlıkları, Tabiat Varlıkları, sit....” gibi taşınmazların tanımı yapılmış 6.maddesi hükmü ile de korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının nelerden ibaret olduğu duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirtildikten sonra 2863 Sayılı Yasa’nın 26.05.2004 tarihli ve 5177 Sayılı Yasa’nın 26.maddesiyle değişik 7.maddesinde Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve sit alanlarının ne şekilde tespit edileceği ve belirleneceği hususu açığa kavuşturulmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu