Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aksi hâlde, yani en geç ifa sırasında, cezai şartın talep edileceğine dair itirazi kayıt konulmadan eserin teslim alınması halinde cezai şartı isteme hakkı düşer. Gecikmiş ifadan önce gönderilen ihtarname ile gecikme cezası isteme hakkı saklı tutulmuş veya sözleşmede cezai şart talep edebilmek için itirazi kayda gerek olmadığı kararlaştırılmış ise ya da ifadan önce alacaklının bu hakkını saklı tuttuğu anlamına gelecek beyan ve davranışları mevcut ise, sonradan yapılan teslimde itirazi kayıt konulmamış olsa dahi cezai şart talep edilebilir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin 8. Maddesinde gecikme halinde sözleşme bedeli üzerinden günlük %0,2 cezai şart uygulanacağı kararlaştırılmıştır. Bu cezai şart, TBK 179/2 maddesinde hükme bağlanan ifaya ekli cezai şart niteliğindedir. İfaya ekli cezai şartın istenebilmesi için en geç ifanın gerçekleştiği anda cezai şart alacağının saklı tutulduğunun itirazi kayıt olarak ileri sürülmüş olması gerekir....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2020/580 ESAS-2021/205 KARAR DAVA KONUSU : İSTİRDAT KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketten 27/08/2020 tarihinde Hundai Tuscon marka aracı 338.000,00 TL bedel mukabilinde satın aldığını, 28/08/2020 tarihli düzenlenen faturaya istinaden satış bedelinin tamamını ödediğini, ancak davalı şirketin ÖTV oranında artış yapıldığından bahisle haksız yere davacıdan 15.000,00 TL'yi ayrıca tahsil ettiğini ileri sürerek, itirazi kayıtlı olarak davacıya ayrıca ödenen 15.000,00 TL'nin 02/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

    kayıt koymadan imzaladığını, davacının yaptığı iş gereği kış dönemlerinde fazla mesai yapmasının mümkün olmadığını, 2020/ Mart ayından iş akdinin feshine kadar geçen süre pandemi sürecinde normal mesai dahi yapılmamasına rağmen ücretlerin kendisine eksiksiz ödendiğini, iş akdi devamsızlık nedeniyle feshedilen davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, puantaj kayıtlarına itirazi kaydının bulunmadığı da dikkate alınarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmiştir....

    Davalı vekili istinaf sebepleri olarak; Davalı vekili davacıya işe iade sonrası ödeme yapıldığını, bakiye kıdem ve ihbar tazminatı bulunmadığını, davacının her hangi bir itirazi kayıt koymadan ödemeyi kabul ettiğini, boşta geçen ücret alacağının tespiti için davacının bu sürede başka yerde çalışıp çalışmadığının araştırılması gerektiğini, ayrıca fazla mesai alacağının da zamanaşımına uğradığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dosyaya toplanan deliller incelenmiştir. Gerekçe; HMK 'nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında taraflarca ileriye sürülmemiş sebepler inceleme konusu yapılamayacağından davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davalı vekili davacıya işe iade sonrası ödeme yapıldığını, bakiye kıdem ve ihbar tazminatı bulunmadığını, davacının her hangi bir itirazi kayıt koymadan ödemeyi kabul ettiğini ileri sürmüştür....

    çalışma yaptığı aylara ilişkin ücretleri ve yıllık izin ücretlerini eksiksiz aldığını, imzasını taşıyan bordrolarda görüleceği gibi kendisine ödenmiş olup itirazi kaydının söz konusu olamayacağını, davacının hafta sonu çalışma alacağının söz konusu olmadığını, müvekkil işverenin tüm çalışanlarına hafta tatili kullandırmakta olup davacının bu kalemden bir alacağı bulunmadığını, bu nedenle talebinin reddi gerektiğini, yine iş akdinin usul ve yasaya uygun olarak feshedildiği için kıdem ve ihbar tazminatı da talep edemeyeceğini, bu talebinin de reddi gerektiğini, bilirkişi raporuna itirazlarının hiçbir surette değerlendirilmediği gibi tanıkların dahi dinlenilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Bu kapsamda SÜRESİ İÇİNDE ZAMANAŞIMI İTİRAZINDA BULUNAN DAVALI T4 YÖNÜNDEN AÇILAN DAVADA faizin dava tarihi olan 16/01/2020 ile geriye doğru 8 yıllık ceza zamanaşımı süresi 15/01/2012 tarihleri arasında asıl alacağın işlemiş yasal faizi hesaplanarak bu miktara hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Nitekim Yargıtay 4 HD'nin 4. Hukuk Dairesi'nin 2020/1515 esas 2021/402 karar sayılı ilamı. NE VAR Kİ ZAMANAŞIMI İTİRAZDA BULUNAN SADECE DAVALI T4 DİR. DİĞER DAVALILARIN İTİRAZI YOKTUR. 6098 sayılı TBK'nın 155. Maddesine göre "Zamanaşımı müteselsil borçlulardan veya bölünemeyen borcun borçlularından birine karşı kesilince, diğerlerine karşı da kesilmiş olur" Ancak zamanaşımı def'i müteselsil sorumlular için ortak savunma değildir....

    BOZMA KARARINA UYULMASIKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİTESCİL 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 713 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı....

      KAYIT VE BELGELERİN KAPSAMINI TAYİNKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİTAŞINMAZIN NİTELİĞİNİN BELİRLENMESİ 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 16 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 20 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında 154 ada 115 parsel sayılı 912,57 metrekare yüzöl-çümündeki taşınmaz irsen intikal, satış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi İçerisinde çekişmeli taşınmazın metruk yerlerden olup, ayrıca ormana sınır olduğu iddiasına dayanarak tespitinin iptali ile Hazine adına tescili için dava açmıştır....

        İNTİKALKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİ"İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 186 ada 1 parsel sayılı 662,22 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacılar C.... E...., F.... E.... ile davalılar F.... E.... ve müşterekleri adına iştiraken tespit edilmiştir. Davacılar C.... E.... ve F.... E...., yasal süresi içinde taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın tamamının kendi adlarına tescili için dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ve çekişmeli parselin tespit gibi davacılar C.... E...., F.... E.... ile davalılar F.... E.... ve müşterekleri adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar C.... E.... ve F.......

          İMAR VE İHYAKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 713 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 17 ] "İçtihat Metni" Samiye ile Hazine ve F... Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair (Ortaca Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 25.12.2007 gün ve 400/327 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, kadastroca tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili, tescil konusu taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılamayacak Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

            UYAP Entegrasyonu