WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5198 sayılı kanun ile bu konuda yeniden bir düzenleme yapılarak 506 Sayılı Kanunun 80. maddesinin 5. fıkrasına eklenen ibare ile "kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 Sayılı Kanunun 51. maddesi ile birlikte 102. maddesinin de uygulanmayacağı" hükme bağlanmıştır. Somut olayda, ödeme emrine konu primin vadesinin 1999 yılı Şubat sonu olması, 01.01.2000 tarihinde başlayan zamanaşımı süresinin, ödeme emrinin tebliğ edildiği 16.01.2006 tarihinden önce ve 01.01.2005 tarihinde sona ermesi karşısında, davanın kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, olaya uygulanma imkânı bulunmayan 5198 Sayılı Kanunla değişik 506 Sayılı Yasanın 80. maddesi kapsamında davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür. O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

    HAKSIZ FİİL ZAMANAŞIMI HAKSIZ ELKOYMA NEDENİYLE TAZMİNAT KAÇAKCILIK SUÇUNDAN BERAAT VE HAKSIZ EL KONULAN HAYVANLAR SEBEBİYLE TAZMİNATBORÇLAR KANUNU(MÜLGA) (818) Madde 60 "İçtihat Metni" Davacılar Ş.. S.. ve diğeri vekili Avukat D.. A.. tarafından, davalı M.. H.. aleyhine 24/01/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davacı Ş.. S.. yönünden kısmen kabulüne, davacı A.. S.. yönünden kabulüne dair verilen 21/01/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız el koyma nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın davacı Ş.....

      SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıran Orman Yönetimine iadesine 16/10/2006 günü oybirliği ile karar verildi....

        HAZİNE ADINA TESPİTKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİYETLİĞİ 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 18 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: Kadastro sırasında A… ……. Köyü 120 ada 6 parsel sayılı 3650.92 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Şubat 1326 tarih 169 nolu tapu kaydı ile tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve tespitin iptali ile Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin tespit gibi davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir....

          Mahkemece taşınmazın belirlenen niteliğine ve oluşa göre davalıların çekişmeli taşınmazda ekonomik amacına uygun, çekişmesiz ve kazanmaya yeter süre ile bir zilyetliklerinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, Hazinenin davasının kabulüne karar vermek gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek kurulan hüküm usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 09/02/2010 günü oybirliği ile karar verildi....

            Taşınmazlar, kamulaştırılıp önce yol bakım, onarım ve güvenlik şeridi sonra fiilen yol Olarak kullanılması ile kamu emlâki niteliğini kazanmıştır. Böyle yerlerin ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile edinilmesi söz konusu olmaz. Diğer yandan, yerel bilirkişi ve tanıkların ifadeleri, kamulaştırıldığı ve fiilen el konulduğu 1954 tarihinden geriye doğru 20 yıla ulaşan zilyetliği açıklamaktan uzaktır. Tüm bu açıklamalar nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Yukarıda belirtilen açıklamalar nedeniyle, Hazine ve Karayolları Genel Müdürlüğü vekillerinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna uygun görülmeyen yerel mahkeme hükmünün HUMK'nın 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde Karayolları Genel Müdürlüğü'ne iadesine 06.06.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Dairesi'nde ...E. sayılı dosya üzerinden başlatılan icra takip tarihinin 01.12.2016 olduğu ve zamanaşımı süresi içerisinde davacının zamanaşımını kesen başkaca bir işleminin de bulunmadığı nazara alınarak, 5 yıllık zamanaşımının dolması nedeni ile davanın reddine dair aşağıdaki karara hükmolunmuştur....

                Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  Açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yazılı emir yoluyla hükmün bozulması istemi yerinde görüldüğünden kabulü ile yerel mahkeme hükmünün HUMK'nın 4277. maddesi hükmüne göre (BOZULMASINA), karardan bir örneğinin Cumhuriyet Başsavcılığı'na, bir örneğinin de Resmi Gazete'de yayınlanmak üzere T.C. Adalet Bakanlığı'na, dava dosyasının ise yerel mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine, 07.07.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    Talep konusu olan ve--- davacı şirket aleyhine ikame edildiği anlaşılan---- kazası olduğu iddia edilen vakıanın tarihi 15/01/2004 olduğu halde söz konusu davada davalı olan huzurdaki davanın davacısı ---------zamanaşımı def'inde bulunmadığı anlaşıldığını, zamanaşımı nedeni ile reddi gereken davada, def'i niteliğinde olması nedeni ile mahkemece re'sen nazara alınmamış zamanaşımının kusurlu olarak ileri sürülmemiş olması nedeni mahkemece söz konusu kakarın verildiği aşikar olup kesinlikle müvekkil şirketin sorumluluğunu kabul etmemekle birlikte yalnızca bu nedenle dahi davanın reddi gerekmekte olduğunu beyan etmiş, davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER : ---- müzekkere cevabı---- ------- takip dosyası UYAP sureti, ------- takip dosyası UYAP sureti, ----- sayılı dosyası UYAP sureti, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, --- Sayılı kararına istinaden ---....

                      UYAP Entegrasyonu