ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak; 28.03.2010 tarihli yakalama tutanağı, sanık savunması, mağdur beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, şüphe üzerine durdurulan sanığın, müştekinin henüz şikayeti bulunmadan kolluk görevlilerine suça konu malzemeleri çaldığı yeri söyleyerek kendisinde bulunan suça konu malların bir kısmının müştekiye iade edilmesini sağlaması karşısında, kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına müştekinin izni olup olmadığı sorulup sonucuna göre TCK’nın 168/1-4. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İşlemden kaldırılan icra takibinin yenilenmesinden sonra borçlu mirasçıların Tetkik Merciine şikayeti üzerine zamanaşımı gerçekleşeceğinden bahisle davacı mirasçılar hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Zamanaşımına uğrayan bono yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilerek tanık dinlenmiştir. Dinlenen tanıklarda davacıyı doğrulamıştır. Öyle olunca davacıya tamamlayıcı yemin verilerek sonuca uygun karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 15.60 TL temyiz harcının istek halinde iadesine, 25.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şikayete konu haberin yer aldığı yerel gazetenin günlük süreli yayınlardan olması karşısında, iki aylık hak düşürücü süre içerisinde dava açılması gerektiğinden, şikayete konu haberin, Cumhuriyet Başsavcılığınca, daha önce öğrenildiğine ilişkin belge ya da bilgi bulunmaması karşısında, yakınan vekilinin 22.01.2007 tarihli şikayeti üzerine haberin Cumhuriyet Başsavcılığınca öğrenildiği, iki aylık hak düşürücü dava açma süresinin de bu tarihten başlayacağı dikkate alınarak, 27.03.2007 tarihinde iddianamenin kabulüyle açılmış sayılan kamu davasının, kovuşturma koşulunun oluşmaması nedeniyle 5271 sayılı CMK.'nun 223/8.maddesi uyarınca düşürülmesi gerekirken, “altı aylık şikayet süresi geçtikten sonra dava açıldığı” şeklindeki gerekçeyle düşme kararı verilmesi sonuca etkili görülmemiştir....
-Haksız eylemlerden doğan davalarda uygulanacak zamanaşımı 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 60. maddesinde ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre tazminata konu eylemin aynı zamanda suç teşkil etmesi halinde o suç için öngörülen ceza zamanaşımı süresi ... hakimi tarafından uygulanacaktır. (HGK.'nun .../02/2012 tarih ve 2011/... E.- 2011/640 K; 2012/89 sayılı ve HGK.'nun 06/05/2009 tarih 2009/...-152 Esas ve 2009/155 Karar sayılı kararları) Ceza zamanaşımı süresinin uygulanması için ceza davasının açılmış olması gerekmez. Somut olayda; Dairemizin 25.02.2013 tarih ve 2013/1753 E.- 2013/2927 K. sayılı ilamı ile söz konusu mahkeme kararının bozulması sonucunda, bozma sonrası yapılan yargılama sürecinde mahkemece , taraflar arasında görülen ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine karşı borçlunun, ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapılmadığını ve anılan tebligattan 25.11.2014 tarihinde haberdar olduğunu iddia ederek, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, borçlu adına çıkarılan örnek 10 numaralı ödeme emrinin ''muhatabın yazılı adresine gidildi, adreste ikamet etmesine rağmen yazılı adresin o an kapalı olması nedeni ile komşusu ... Soruldu....
açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e ve CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, 2) Suça sürüklenen çocuk hakkında maddi eser ve delillerini uydurarak iftira suçundan kurulan hükme yönelik Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin incelenmesinde, Suça sürüklenen çocuğun, mağdur hakkında kendisine cinsel istismarda bulunduğu şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, suça sürüklenen çocuğun doktor raporuna göre göğüs kısmında sıyrık bulunduğu, bir kısım yırtılmış kıyafetlerinin adli emanete alındığı, tanık ......
nun 25/4. maddesine göre zamanaşımının 6 aylık süre olduğu belirtilerek davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş ise de; Garanti ve Servis Kılavuzu Tanıtım Belgesinde garanti süresi 2 yıl olarak öngörülmüştür. Bozma ilamında da belirtildiği üzere aracın 04.06.2004 tarihinde trafiğe tescil edildiği, davanın ise 2 yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten sonra 05.06.2006 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davanın bu gerekçeyle reddi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru değil ise de, kararın gerekçesinin HUMK.’nun 438/9. maddesi uyarınca düzeltilerek sonucu doğru olan hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın gerekçe kısmının yukarıda yazılı şekilde düzeltilmesine, sonucu itibariyle doğru olan hükmün düzeltilen ve değiştirilen bu gerekçeyle ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 625.00....
Davalı ... vekili, davanın (1) yıllık hakdüşümü süresi sonunda açıldığını, ayrıca, davacının şikayeti üzerine yapılan soruşturma sonrasında Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığınca takipsizlik kararı verildiğini, senetlerin müvekkiline ciro yolu ile geçtiğini öne sürerek davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiş, diğer davalı ... vekili ise, davanın süresi içinde açılmadığını, senetlerin zorla imzalatıldığı yolundaki davacı iddiaların yerinde olmadığını, Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığınca takipsizlik kararı verildiğini, ikraha dayalı menfi tespit davalarında zamanaşımı süresinin (1) yıl olduğunu, davacının borcuna karşılık müvekkiline dava konusu senetleri verdiğini, şimdi de ödememek için dava açtığını belirterek davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Takip dosyası incelendiğinde; 30.08.2011 keşide tarihli çeke dayalı olarak birden fazla borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, örnek 10 ödeme emrinin şikayetçi borçlu ...'...