Yapılan tüm açıklamalar ışığında, mahkemece limit aşımı şikayeti incelenip bu konuda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 12.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
E) Gerekçe: 1- Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davalının 04.02.2011 tarihinde yaptığı gecikmiş zaman aşımı itirazına ilişkin dilekçenin davacıya tebliğ edilmediği, davanın yürütüldüğü tarih itibarı ile İş Mahkemelerinde sözlü yargılama usulünün uygulandığı, sözlü yargılama usulünde yapılacak usulü itirazların öğrenme tarihini takip eden ilk duruşmaya ( ilk duruşma dahil ) kadar yapılabileceği, davacının gecikmiş zaman aşımı itirazını dilekçenin okunduğu 31.03.2011 tarihli celsede öğrendiği ve gecikmiş zaman aşımı itirazına bir sonraki 28.04.2011 tarihli duruşmadan önce 11.04.2011 tarihli dilekçesi ile karşı çıktığı, bu karşı çıkış nedeni ile davalının gecikmiş zaman aşımı itirazının hükümsüz olduğu, bu nedenle Mahkeme’ nin gecikmiş zaman aşımı itirazına değer vermemesinin yasaya uygun oluşuna nazaran davalının zaman aşımına yönelik temyiz itirazı ile aşağıdaki sebepler dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
zaman aşımı gerçekleştiği, kıymet takdirine itiraz bakımından İİK'nın 363/1 maddesi uyarınca kesin nitelikte olup istinaf incelemesi yapılamayacağı gerekçesiyle alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Suç tarihinden sonra dava zaman aşımını kesen sebepler olup 765 sayılı ve 5237 sayılı ceza kanunlarındaki dava zaman aşımı süreleri dolmadığından tebliğnamedeki zaman aşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesi düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün talebe aykırı olarak ONANMASINA, 06.06.2012 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Sözleşmeye dayalı alacaklar için zaman aşımı 10 yıldır. Bu süre takipten önce ancak dava açılması, takip yapılması gibi sebeplerle kesilir. Takipten sonra ise alacağın tahsiline yönelik işlemler zaman aşımını kesecektir. Bunun yanında bir takibin zaman aşımına uğramasından bahsedebilmek için öncelikle takibin usulünce kesinleşmesi gerekir. Somut olayda takip 2021 yılına kadar kesinleşmediğinden bir zaman aşımı işlemesinden de söz edilemeyecektir. Bu sebeple davacının iddiasının yerinde olmadığı görülmüş ve davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
HD'nin 05/05/2015 tarihli kararı ile bozulduğu, bozma gerekçesi olarak davanın hem zaman aşımından hem de esastan reddine karar verildiği, öncelikle incelenmesi gereken hususun zaman aşımı veya hak düşürücü sürelere ilişkin olduğu, önce zaman aşımı yönünden değerlendirme yapıp uygun bir sonuç dairesince karar verilmesi gerekirken zaman aşımı yanında esastan da incelenip red kararı verilmesinin doğru olmadığı hususuna dayanıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur. Esasen bozma öncesi mahkeme gerekçesinde olgular tespit edilmekle beraber gerekçede zaman aşımı savunmasına tebliğ usulsüzlüğü de irdelenip neden itibar edildiği belirtildiği gibi, olayda, BK'nun genel dava zaman aşımının uygulanacağı açıklanmıştır....
Çünkü matrah takdiri amacıyla takdir komisyonuna sevk ile işleyen zaman aşımı yasa uyarınca durduktan sonra idare tarafından, yasal düzenlemeyle belirlenen bir yıllık süre içerisinde, vergilendirmede gerçek durumun esas olduğu ilkesinden hareketle konunun ayrıca inceleme elemanı vasıtasıyla incelenerek gerçek durumun ortaya çıkarılmasının amaçlandığında kuşku bulunmamaktadır. Hal böyle iken, takdire sevk üzerine duran zaman aşımı süresinin sona ermesinden önce düzenlenen rapordaki verilerin esas alınması suretiyle matrah takdir edilerek zaman aşımı süresi dolmadan ihbarnamelerle duyurulan cezalı vergilerin zaman aşımına uğradığından söz edilmeyeceğinden ve olayda da yukarıda yazılı Yasanın açık hükmüne göre zaman aşımı bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin kabulü Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum....
, bu nedenle zaman aşımı süresinin dolduğu 31/12/2015 tarihinden sonra yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır....
İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Yine aynı madde gereğince, borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir....
maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davalarının zaman aşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞÜRÜLMESİNE, 08.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....