Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/807 Esas 2019/698 Karar sayılı dosyası ile borçlularca açılan menfi tespit ve istirdat davasına konu senetlerin aynı olduğu, bu davanın takip dosyalarındaki zaman aşımı süresini kestiği ve verilen kararın henüz kesinleşmediği göz önüne alındığında kesilen zaman aşımı süresinin yeniden işlemeye dahi başlamadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlular istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Borçlular istinaf dilekçesinde; takip dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle zaman aşımı iddialarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemişlerdir. C....
İlk derece mahkemesi kararında özetle; dava dilekçesi içeriği, icra dosyası içeriği, davalı vekilinin beyan dilekçesi ve tüm dosya kapsamından takibe konu bono yönünden alacaklı tarafından 15/08/2005 tarihinde borçlular aleyhine kambiyo senetlerine özgü yol ile icra takibi başlatıldığı, 21/10/2013 tarihinde dosyanın işlemden kaldırıldığı, 21/10/2013 ile 26/05/2017 tarihleri arasında ve 26/05/2017 ile 08/12/2020 bu tarihler arasında alacak zamanaşımını kesecek bir işlem yapılmadığı anlaşılmış olup TTK 661 ve 662 maddesinde düzenlenen eklemeli 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, bu sebeple davacının zaman aşımı itirazının yerinde bulunduğu anlaşıldığından; davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği, işbu karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; Asya Finans Kurumu A.Ş....
Diğer taraftan, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde kural olarak limit aşımı dışında kalan tüm itiraz ve şikayetler yedi günlük yasal süreye tabidir. Bunun yanında, İİK'nın 33/2. maddesi uyarınca, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Somut olayda, davacı tarafından ileri sürülen ve yedi günlük yasal süreye tabi olan diğer nedenler yanında, alacaklı ile aralarında yapılan yapılandırma sözleşmesi ile borcun ertelendiği iddiasıyla İİK'nın 33/2. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması isteminin süreye tabi olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece İİK'nın 33/2. maddesine dayalı iddianın esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu istemin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetin konusu, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede, ibranameye dayanarak borcun sona ermesi nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkin olup, icra mahkemesince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 33/2. maddesinde; "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir....
icra dairesine bildirildiği saptanmakla bu aşamada zaman aşımı şikâyeti yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında 4733 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının suçtan zarar gören Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’na tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği ve bu nedenle zaman aşımı süresinin durmadığı, sanığa isnat edilen suçun kanunda öngörülen cezasının üst haddine göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zaman aşımı süresine tabi bulunduğu, zaman aşımı süresini son kesen işlemin sanığın 11/03/2010 tarihli savunma olduğu, inceleme tarihi itibarıyla olağan zaman aşımı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık hakkında 4733 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının suçtan zarar gören Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’na tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği ve bu nedenle zaman aşımı süresinin durmadığı, sanığa isnat edilen suçun kanunda öngörülen cezasının üst haddine göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zaman aşımı süresine tabi bulunduğu, zaman aşımı süresini son kesen işlemin sanığın 21/05/2010 tarihli savunması olduğu, inceleme tarihi itibarıyla olağan zaman aşımı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri...
Elbette hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı itiraz üzerine mercii tarafından kaldırılmışsa, bu karara herhangi bir sonuç bağlanamaz. Örneğin; yoklukta verilmesi, tebligat, itiraz ve nihayet itiraz merciinin kaldırma kararı arasında geçen sürede dava zaman aşımı süresinin durduğu kabul edilemez. Ancak, verilen bir mahkûmiyet hükmü hatalı da olsa dava zaman aşımını süresini keser. Kaldı ki, olayımızda hükmün açıklandığı tarihte TCK’nın 141. maddesi kapsamındaki hırsızlık suçu uzlaştırma kapsamında olmadığı için, açıklanması geri bırakılan kararın açıklanmasında herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Aynı şekilde açıklanması geri bırakılan bir kararın açıklanması suretiyle de olsa verilen mahkûmiyet kararının dava zaman aşımını süresini kesen bir sebep olduğunda herhangi bir kuşku yoktur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takip sonrası zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebinin reddi kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6762 sayılı TTK'nın 690. maddesinin göndermesiyle 661, 662 ve 663. maddeleri, İİK'nın 59. maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2021 NUMARASI : 2020/632 ESAS - 2021/121 KARAR DAVA KONUSU : Zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 3.İcra Müdürlüğünün 2018/16169 esas sayılı dosyası ile yürütülen takipte takip içi zamanaşımının gerçekleştiğini, takibe konu çekin 6 aylık zamanaşımı süresine tabi olduğunu ve 6 aylık süreyi aşar şekilde takibin işlemsiz bırakıldığını beyanla icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....