Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aşımı süresine tabi olduğu, davalı tarafça zaman aşımı itirazında bulunulduğu, bilirkişi raporunda 10 yıllık zaman aşımı süresi kapsamında 11.431,41_TL izin alacağı hesaplamışsa da bahsedildiği üzere zaman aşımının 5 yıla tekabül ettiği, davanın 1.000,00_TL üzerinden açıldığı, ve dava tarihi itibariyle davanın kısmi dava olması nedeniyle bu miktar üzerinden zaman aşımının kesildiği, ıslah tarihi olan 19.06.2019 tarihinden itibaren 5 yıllık süre nazara alındığında 1.000,00_TL haricinde davacının 19.06.2014 tarihinden önceki alacakların zaman aşımına uğradığı, buna göre bu tarihten akdin feshi zamanına kadarki son 1 yıllık döneme ait yıllık izin alacağınında 1.528,68_TL olarak hesabı ile karar verilmesi gerektiği, zaman aşımı itirazı da nazara alındığında davacının yurt dışı giriş çıkış kayıtları kapsamında toplam 6 gün genel tatil günü çalışması olduğu, bununda 139,90_TL'ye tekabül ettiği, davacının yıllık izinlerini kullanmadığı, yine UBGT ücretlerini almadığına dair yemin beyanının alındığı...

aşımı itirazı yönünden yapılan incelemede; uygulama ve öğretide kıdem ve ihbar tazminatı, 6098 Sayılı Borçlar Kanununun 146....

    Derhâl yâni yargılamanın geldiği aşama itibariyle, başka bir ifadeyle de, ilâve bir araştırma yapılmasına ya da delil toplanmasına gerek kalmadan beraat kararı verilebiliyorsa; artık koşulları olsa bile, “durma” “düşme” veya “ceza verilmesine yer olmadığı” kararı verilemez. 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesinin âmir hükmü uyarınca; dava zaman aşımı süresi dolmasaydı, davanın esasına girip, işbu kararı bozmamız gerekirdi diyorsak artık; sırf yargılama dava zaman aşımı süresi içinde sonuçlandırılamadı, diye davayı düşüremeyiz, yâni sanığı lekelenmiş durumda bırakamayız Bu açıklamalardan sonra somut olay değerlendirildiğinde; Sanıklara yüklenen nitelikli hırsızlık suçu yönünden, sanıkların sorgu tarihlerinden inceleme gününe kadar zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmış ise de; kararı bozup dava zamanaşımından düşme kararı vermek yerine, CMK'nın 223/9. maddesinin âmir hükmü uyarınca, sanıklar hakkında nitelikli hırsızlık suçu yönünden de usûl ve yasaya uygun olan beraat kararlarının...

      Yine davalı borçlu yetkiye itiraz etmiş ise de dava konusu para alacağı olup, para alacaklarının ifa yeri alacaklının adresi olup davacı alacaklının adresi de İstanbul olup ifa yeri mahkemesi ve icra dairesi de yetkili olduğundan yetki itirazı kabul edilmemiştir. Yine davalı borçlu zaman aşımı itirazında bulunmuş ise de alacağın 10 yıllık zaman aşımına tabi olup icra takibi ile zaman aşımı süresi kesildiğinden ve de dolmadığından zaman aşımı itirazı kabul edilmemiştir. Davalı ayrıca aracın başkasınca kullanıldığını söylemiş ise de trafik tescil kayıtlarına göre araç işleteni davalı olup asıl sorumlu davalıdır. Yine araç ticari araç olup ticari faiz istenebilir. Arabuluculuk sonuçsuz kalmıştır....

        Hal böyle olunca davacılar tarafından, ölüm tarihinden itibaren bir ve beş yıllık süreler geçtikten, diğer bir deyişle zaman aşımı süresinden sonra ek davanın açıldığının anlaşılmasına, davalı ... tarafından da süresinde zaman aşımı savunmasının ileri sürülmüş bulunmasına göre, anılan davalıya yönelik davanın zaman aşımına uğradığının kabulünün gerektiği açıktır. Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde davalı ...’na yönelik davanın zaman aşımı nedeniyle reddi yerine, hüküm altına alınan tazminatlardan davalı ... da sorumlu tutmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı ...’nın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ...'...

          DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 168/5 ve 169/a maddelerine göre takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zaman aşımı nedeniyle borca itiraza ilişkindir. Takibin kesinleşmesinden önceki zaman aşımı itirazı İİK'nın 168/3. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük hak düşürücü süreye tabi olup, takip dosyasında davacı borçlu adına çıkarılan tebligatın iade edildiği, alacaklının takibi sürdürme iradesi bulunduğundan, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. Takip dayanağı belge, kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan davaya konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nın 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zaman aşımı öngörülmüştür....

          GEREKÇE Suç tarihi itibarıyla suça sürüklenen çocuğa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve ikinci fıkrası ile 67 inci maddeleri uyarınca 5 yıl 4 ay olağan zaman aşımı süresine tabi bulunduğu, zaman aşımını kesen işlemlerin yapılması halinde zaman aşımı süresinin yeniden işlemeye başlayacağı, zaman aşımını kesen en son işlem tarihinin 17.12.2015 tarihli mahkumiyet hükmü olduğu, bu tarihten sonra zaman aşımını kesen başka bir işlemin bulunmadığı, suç tarihi itibari ile, 5 yıl 4 ay olağan zaman aşımı süresinin 17.04.2021 tarihinde dolduğu anlaşıldığından, hüküm bu yönüyle hukuka uygun bulunmuştur. V. KARAR Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle ... 3....

            Her ne kadar mahkemece ıslahla artırılan kısmın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; 2918 sayılı Kanunun 109. maddesinin 2. fıkrasındaki 10 yıllık zaman aşımı süresi dikkate alınmamıştır. Şu halde; mahkemece davacı Kumru ...in maddi tazminat isteminin ıslahla artırılan kısmının zaman aşımına uğradığı gerekçesi ile davacının ıslahla artırdığı maddi tazminat istemi yönünden verilen ret kararı usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir." yönünde karar verilmiştir.) Somut uyuşmazlıkta; Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu 2....

            Mahkememizce öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz incelenmiş, daha sonra zaman aşımı defi incelenmiş olup; sözleşmenin 60. maddesinde yetkili mahkeme olarak ----- mahkemede ----olarak düzenlendiğinden;---- sözleşmesinin davalı tarafından imzalandığı konusunda da bir ihtilaf bulunmadığından ve -------- yargı sahamız içinde bulunduğundan icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddine karar verilmiş; taraflar arasında vade uzatmasına ilişkin sözleşme gereğince de ve o sözleşme tarihine nazaran zaman aşımı dolmadığından zaman aşımı defi de nihai kararla birlikte istinafı kabil olmak üzere reddedilmiştir. Dava itirazın iptali davası olup, davanın görülebilmesi için şartlardan biri de geçerli bir icra takibinin mevcut olmasıdır. İcra takibi dava anında mevcut olduğu gibi davanın devamında da -----koruması gerekir. Davamız ----- açılmış olup, bizzat davalımızın yapmış bulunduğu şikayet üzerine --- açılan davada ---- takibinin iptaline karar vermiştir....

              Mahkemece süresinde yapılan zamanaşımı savunması hakkında bir değerlendirme yapılması” gerekçesi ile verdiği bozma kararı sonrası mahkemece “...dava dilekçesinde ilave tediye alacağına yönelik bir talep bulunmadığı, söz konusu alacağın işbu davanın konusu olmadığı, cevap dilekçesinde zaman aşımı definde bulunulmadığı, daha sonraki aşamalarda da cevap dilekçesinin zaman aşımı define yönelik olarak ıslah edilmediği, bu itibarla davalı tarafın ıslaha karşı beyan dilekçesi ile ileri sürdüğü zaman aşımı definin dikkate alınamayacağı” şeklinde karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu