Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2, 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine göre...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.12.2013 gününde verilen dilekçe ile tespit talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye düşen B blok, 1, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümleri temlik aldığını, arsa sahibinin vefatı nedeniyle henüz kat irtifakının kurulamadığını; ......

      ün ise zemin kat 21 numaralı işyerini düzenleme şeklindeki taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri ile yükleniciden satın aldıkları ve bu bağımsız bölümlerin yükleniciye isabet eden bağımsız bölümler olduğu, davacıların bu bölümlerde halen zilyet oldukları tarafların kabulünde olup bu konuda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tarafların beyanına göre; 167 ada 29 sayılı parsel üzerindeki inşaatın yüklenici tarafından eksik bırakıldığı ancak yükleniciden alacağın temliki yoluyla bağımsız bölüm satın alan davacılar ve dava dışı üçüncü kişiler tarafından eksik işlerin tamamlandığı anlaşılmıştır. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerde üzerine bina yapılan 29 sayılı parselin tapuda arsa vasfıyla davalılar ve dava dışı üçüncü kişiler adına paylı mülkiyet rejimine tabi olarak kayıtlı olduğu görülmüştür....

        nin arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine dayanarak isteyebileceği hakkı olmadığından şahsi hakkını harici sözleşme ile ondan bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişi konumundaki davacılara temlik etmesinin de ona bir hak sağlamadığı, ayrıca, harici sözleşme ile yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişi davacılar ile arsa sahibi davalılar arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacılar, arsa sahibi olan davalılardan sözleşme hukuki ilişkisine dayalı olarak bir istekle bulunamayacağı, davalı arsa sahiplerinin davacılara karşı bir sebepsiz zenginleşmesinin de bulunmadığı, arsa sahibinin bir sebepsiz zenginleşmesi varsa ancak yüklenici akidine karşı olabileceği, bu durumda davada arsa sahiplerine husumet yöneltilemeyeceği, davacılar ödedikleri satış bedelini ancak akitleri olan yükleniciden isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

          ya 2431 parsel sayılı taşınmaz üzerine 2'si dükkan olmak üzere toplam 20 adet bağımsız bölüm yapılması için anlaşıldığını, bu bağımsız bölümlerden biri dükkan olmak üzere 7 bağımsız bölümün arsa sahibine, geri kalan biri dükkan toplam 13 bağımsız bölümün yükleniciye bırakılacağının kararlaştırıldığını; yüklenicinin 29.07.2008 tarihli temlik sözleşmesiyle kendisine kalacak olan 11 numaralı bağımsız bölümü müvekkiline temlik ettiğini, müvekkilinin toplamda 75.000,00TL'yi yüklenicinin hesabına aktardığını; 04.12.2008 tarihinde kat irtifakı kurulduğunu, 11 No’lu bağımsız bölümün tamamlanarak müvekiline teslim edildiğini, müvekkilinin kendisine göre bir takım ilaveler yapmak suretiyle bağımsız bölüme taşındığını ve oturmaya başladığını; müvekkili ile birlikte on adet bağımsız bölümde yaşamın devam ettiğini, bu fiili durumun davalı arsa sahibi tarafından taşınmazın kabulü anlamına geldiğini; müvekkilinin yükleniciden satın almış olduğu 11 numaralı bağımsız bölümün tapusunu almak için her iki...

            Yüklenici, finansman sağlayarak arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binaya karşılık, bu binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir. Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay ......

              Somut olayda, asıl dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle davacı yüklenici tarafından arsa üzerinde yapıldığı ileri sürülen imalat bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili, birleşen dava ise söz konusu sözleşmeye dayalı olarak yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacı tarafından ödenen bedelin, yükleniciden alınan temliknameye dayalı olarak davalı arsa sahibinden tahsili istemine ilişkin olup, asıl ve birleşen davada davacılar vekili temyiz dilekçesinde her iki davaya ilişkin olarak temyiz itirazlarını ileri sürerek hem asıl dava hem de birleşen davada verilen hükmü temyiz ettiği halde tek bir temyiz başvuru harcı ve maktu temyiz karar harcı yatırmıştır. Oysa, 03.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği'nin 48. maddesi uyarınca süresinde temyiz kaydı yapılmış ise de, asıl ve birleşen davada davacılarca ayrı ayrı temyiz başvuru ve maktu temyiz karar harcının yatırılması gerekmektedir....

                Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan ... iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine göre...

                  Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile "tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

                    Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından, bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

                      UYAP Entegrasyonu