Maddede kurullara katılma ve oy hakkının düzenlendiği anlaşılmakla TMK 689/1 maddesi gereğince yönetim planının paydaşlar arasında bir anlaşma niteliğinde olduğunun kabulünün gerektiği ve bunun tüm paydaşları bağlayacağı dikkate alınarak davacının arsa payı sahibi olması nedeniyle kat malikleri kurulunda oy hakkı olduğunun tespiti talebi hakkında kat malikleri kurulu ,yönetim kurulu ve oy hakkının yönetim planında düzenlenme bulundu dikkate alınarak davacının tespit davası açmasında hukuki yararının olmadığı"gerekçesiyle; 1- Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE karar verilmiştir....
Dava; davalı şirkete ait Antalya ili Kemer İlçesinde bulunan ...Club Şubesi‘ne müdür olarak atanmasına ilişkin 01/03/2008 tarih ve ... sayılı Yönetim Kurulu kararının iptali ile bu karar nedeniyle davalı şirket kanuni temsilcisi olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin 04/02/2022 tarihli cevabi yazıları ve yazılarına ekli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 08/01/2010 tarih ve ... sayılı nüshasının ... sayfalarından da anlaşılacağı üzere ...Turizm Ticaret A.Ş.ile birleştikleri anlaşılmıştır. ...Turizm Ticaret A.Ş.hakkında da İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. ... K,sayılı dosyasında iflasına karar verildiği, dolayısıyla şirket merkezinin Şişli/İSTANBUL olduğu anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK yönetim kurulu kararlarını düzenleyen 390-391. maddelerinde yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkin açık bir hükme yer vermemiş ise de yasanın 391/1.maddesine göre, yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, genel kurul kararının ve pay devrinin yokluğunun tespiti ile davacının davalı şirkette hissesinin mevcut olup olmadığının tespiti talebi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 489 uncu maddesi 3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 183 üncü maddesi 3....
da şirketi bitirmeye yönelik kararlar alındığını, davacının ...çi atanması talebinin reddedildiğini, faaliyet raporu, bilanço kar zarar hesapları ile oynandığını, şirketi zarara uğratan yönetim kurulu üyelerinin ibra edildiğini, bir kişinin tek başına yönetim kuruluna seçildiğini, bu kişiye şirketle işlem yapma ve rekabet etme yönünde izin verildiğini, yönetim kurulu üyesi ve eski yönetim kurulu üyesi tarafından kurulan şirkete isim olarak "..." seçilmiş iken davalı şirketin piyasada tanıttığı “...” içeren unvanın değiştirildiğini, toplantıda alınan ve müvekkilinin şirkete özel ...çi atanması talebinin reddine ilişkin kararın kötü niyetli olduğunu ileri sürerek yönetim kurulu üyesinin ibrasına ilişkin 6 numaralı kararın yoklukla malul olduğunun tespiti ile 3,4,5,7,8,9 ve 11 numaralı kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
nun, davalı şirketin yönetim kurulu üyesi olduğunu, Yönetim Kurulunda henüz görev dağılımı yapılmadığı için kendisi de Yönetim Kurulu üyesi olan ... tarafından 31.07.2024 tarihinde gönderilen bir e-posta ile 01.08.2024 tarihinde şirket merkezinde fiziken yapılacak Yönetim Kurulu toplantısına davet edildiğini, davacı Yönetim kurulu toplantısı için hazır bulunduğunu, ancak söz konusu toplantının yapılmadığını, sonrasında ise davacının haberi ve dahli olmaksızın 01.08.2024 tarihli Yönetim Kurulu kararının TTK’nın 390/4. maddesi çerçevesinde alındığını öğrendiğini, ilk Derece Mahkemesince celp edilen evraklar içerisinde ilgili toplantı tutanağına davacı için “Toplantıya katılmadı.” şeklinde şerh düşüldüğünün görüldüğünü, ancak bu şerh ve iddiaların doğru olmadığını, kararın tedbiri mecburi kılan yönlerinin ise;01.08.2024 tarihli yönetim kurulu kararı ile Yönetim Kurulu Başkanı ve yardımcısına “şirketi sınırsız olarak temsil etme yetkisi” verildiğini, şu anda şirket Yönetim Kurulu Başkanı ve...
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. (1) Dava, 31.10.2014 tarihli davalı anonim şirket genel kurulunda alınan 3 ve 5 nolu kararların iptali ve bu kararların alındığı genel kurulun toplanmasına ilişkin yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Davacı genel kurul çağrı kararının alındığı 09.10.2014 tarihli yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunu ve bu nedenle bu karara dayalı olarak yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların da iptalinin gerektiğini iddia etmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı ...'nın 410/1. maddesine göre genel kurul, görev süresi dolmuş olsa bile yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davalı Şirket'in üç yönetim kurulu üyesinin bulunduğu, ...'nın 390/1. maddesi gereğince toplantıda iki üyenin katılımı ve oyuyla karar alındığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının usulüne uygun olduğu kabul edilmiş ise de, yönetim kurulu üyesi davacı ...'...
ın aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olduklarını, davalı şirketin 30/11/2021 tarihli yönetim kurulu toplantısında almış oldukları 2021/2, 2021/3 ve 2021/4 karar no'lu yönetim kararlarında 2021/2 ve 2021/3 sayılı yönetim kurulu kararlarının, yönetim kurulu üyesi olan müvekkillerinin muhalefet şerhlerine rağmen çoğunluğu temsil eden yönetim kurulu üyelerinin 3/5 olumlu oyları ile alındığını, 2021/4 no'lu yönetim kurulu kararının ise, toplantı sırasında müvekkillerinin önüne getirilmeyip, müvekkillerinin karara muhalefet şerhi koyma imkanlarının ellerinden alındığını, alınan yönetim kurulu kararlarının daha önce 01/06/2017 tarihli şirket iç yönergesine ve hukuka aykırı olarak alınmış olmaları nedeniyle butlan ve yokluk nedeniyle geçersizliklerinin tespiti talebinde bulunmuşlardır. 6102 sayılı TTK’nın “Görev dağılımı” başlıklı 366. maddesinde “Yönetim kurulu her yıl üyeleri arasından bir başkan ve bulunmadığı zamanlarda ona vekâlet etmek üzere, en az bir başkan vekili seçer....
ya husumet yöneltilemeyeceği, davacının yönetim kurulu kararının iptaline yönelik talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın davalı şirket yönünden kabulü ile, 16/07/2012 tarih, 2012/2 no'lu yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine, davalılar ... ve ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, iptale yönelik talebin de TTK'nın 460/5 m. gereğince reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir. Davacı tarafça, kendisinin daveti ve katılımı olmaksızın yapılan yönetim kurulu toplantısı ile temsil yetkisinin kaldırıldığı iddiasına dayalı olarak anılan yönetim kurulu kararının iptali, olmadığı taktirde batıl olduğunun tespiti istemi ile açılan işbu davada, mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Mahkemece, davalı şirket tarafından yapılan 29/05/2014 tarihli genel kurul toplantısında, davacının yönetim kurulu üyeliğinin sonlandırıldığı, boşalan yönetim kurul üyeliğine genel kurulca atama yapılmadığı, 03/06/2014 tarihli yönetim kurulu kararı ile...'in yönetim kurulu üyeliğine atandığı, davalı şirketin yönetim kurulu üyeliği istifa, ölüm, kanuni şartları kaybetmesi vb sebeplere dayanmadığı, TTK 408/2-b bendi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi genel kurulun devredilmez görev ve yetkileri arasında olduğu, TTK 363/1.b maddesi gereğince alınan yönetim kurulu kararını aynı yasanın 408/1.2(b) bendine açıkça aykırılık teşkil ettiği, davalı şirketin esas sözleşmesinin 11.maddesine göre, yönetim kurulu üyeliğinin 11 adedinin A grubu pay sahipleri tarafından gösterilen adaylar arasından seçileceği, boşalan yönetim kurulu üyeliğine seçilen...'...
DAVA : Kooperatif yönetim kurulu kararlarının hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali DAVA TARİHİ : 19/07/2021 KARAR TARİHİ : 08/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2021 Sakarya 1....