İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; davacı T1 davalı Kooperatif'in Yönetim Kurulu adına Yönetim Kurulu Başkanı olarak Yönetim Kurulu'nun ibra edilmemesine ilişkin Genel Kurul Kararı'nın iptalini talep ettiği, davacı tarafın, Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini, haklarında sorumluluk davası açılması yolunda alınmış Genel Kurul Kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmelerinin mümkün olmadığı, Yönetim Kurulu üyeleri sorumlu olmadıkları iddiasına dayandıkları ve bu husus Genel Kurul kararlarının iptali davasında değil, kooperatifin açacağı sorumluluk davası veya bu yola uzun bir zaman zarfında gidilmediği takdirde daha sonra ibra edilmeyenlerin açacağı hükmen ibra davasında karara bağlanması gerektiği, somut olayda ise, hem tarafların duruşmada alınan beyanlarında hem de dava dilekçesinde yönetim kurulu aleyhine bir sorumluluk davası açılmadığı...
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile kararda iptali gerektirecek bir husus tespit edilmemiş olmakla bu kararın iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Yönetim Kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin 5 no'lu kararın iptali talebi yönünden; Dava konusu genel kurul toplantısının 5. Maddesinde, yönetim kurulu başkan ve üyelerinin ayrı ayrı ibraları oylanmış ve oyçokluğu ile ibra edilmişlerdir. TTK'nın 436. maddesi hükmü emredici olup bu madde hükmüne aykırı hareket edilmesi halinde kullanılan oylar geçersiz olacağından alınan genel kurul kararı da yok hükmünde olacaktır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 436/2. maddesi gereğince, şirket yönetim kurulu üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişiler, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz.İbraya ilişkin genel kurul tutanağından anlaşıldığı üzere, haklarında ibra kararı bulunan yönetim kurulu üyeleri ibra oylamasına katılmamıştır....
ın pay sahibi olmadığını, huzur hakkının örtülü kar aktarımı olarak kabul edilebilmesi için huzur hakkı ücretlerinin fahiş olması gerektiğini, bilirkişi raporlarında müvekkili şirketin hacmi ve faaliyetlerinin dikkate alınmadığını, gelirinin saptanmadığını, yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin incelenmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, davalı şirketin 06/11/2018 tarihli genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkin olup, mahkemece 7 no'lu gündem maddesi ile alınan huzur hakkına ilişkin kararın; yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı adı altında verilmesi kararlaştırılan ücretin şirketin geliri, yapılacak işler ve yönetim kurulunun görevleriyle orantılı olmadığı aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olan diğer ortaklar için örtülü kar dağıtımı mahiyetinde olduğu gerekçesiyle iptaline, diğer kararların iptali talebinin reddine karar verilmiştir....
TTK 445 vd maddeleri çerçevesinde davacının iptal talebi kabul edilmemiştir. 4 numaralı yönetim kurulu üyelerinin ibrası kararının iptali isteminde; TTK m. 436/2 gereğince “ Şirket yönetim kurulu üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişiler, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz" Anılan hüküm gereği yönetim kurulu üyeleri kendi ibralarında oy kullanmayacakları gibi, bir diğer yönetim kurulu üyesinin ibrasında da oy kullanamaz. Yargıtay 11. Hukuk Dariresinin 2015/1843 esas- 2015/8132 karar sayılı ve 11/06/2015 tarihli kararında; “... yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararın da iptali istenilmiş olup, eski TTK 374/2 nci yeni TTK m. 436/2 madde hükmü karşısında, yönetim kurulu üyeleri kendilerinin ve birbirlerinin ibralarına ilişkin kararlarda oy hakkını haiz değillerdir....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortaklığından 19.04.2002 tarihli yönetim kurulu kararıyla ihraç edildiğinin 11.05.2002 tarihinde kendisine tebliğ edildiğini, kooperatif yönetiminin hatalı davranışlarını kabullenmesi nedeniyle açtıkları ihraç kararının iptali davasını takip etmediklerini, işlemden kaldırılan dosyanın kesinleştiğini, müvekkilinin uzun yıllardır kendisine isabet eden konutta oturduğunu, müvekkili ile yönetim kurulu üyeleri arasındaki bazı sorunlar nedeniyle ihraç kararının yeniden uygulamaya konarak müvekkili aleyhine tahliye ve ecrimisil davası açıldığını, müvekkilinin ihracına karar veren yönetim kurulu üyesi ....ün kooperatif ortağı olmadığının Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında saptandığını, ortak olmayan yöneticinin imzasıyla alınan kararın yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin ortaklığının devam ettiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2014/1034 Esas KARAR NO : 2022/930 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 16/09/2014 KARAR TARİHİ : 30/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar dava dilekçesinde özetle; Tasfiye halinde----- kooperatifinin 2013 yılı genel kurulu 29/06/2014 tarihinde yapıldığını, yapılan genel kurulun tamamen kanuna ve tüzüklere aykırı şartlarda yapıldığını, yönetim kurulu olarak hareket eden kişilerin mahkeme kararı ile yetkisiz oldukları sabit olan kişiler olduklarını, bu kişiler tarafından genel kurul toplantısının yapıldığını ve------ yanıltılarak tescil işlemi yapıldığını, Tasfiye halinde------ Kooperatifinin bundan önceki 2012 yılı genel kurulu 02.11.2013 tarihinde yapıldığını ve aynı şahısların kanuna ve tüzüğe aykırı olarak yaptıkları ve kendilerinin yönetim kurulu olarak...
Anılan yasa maddesinin üçüncü fıkrası hükmüne göre de yönetim planının (bu bağlamda maddelerinin) değiştirilmesi ancak tüm kat maliklerinin beşte dördünün oyu ile olanaklıdır. Bu madde fıkraları birlikte değerlendirildiğinde tüm kat maliklerini bağlayan yönetim planının değiştirilmesi görev ve yetkisi kat maliklerine tanınmış olup onların beşte dördünün oyunun varlığı şarttır. Somut olayda dava konusu anataşınmazın yönetim planının 3. maddesinde ortak giderlere katılma konusunda kat maliklerinin arsa payları oranlarının esas alınacağı belirtilmiş olmasına rağmen, iptali istenen 28.01.2010 tarihli kat malikleri kurulu kararının 5. maddesinde ortak giderlerin dairelerin m² esasına göre paylaştırılmasına dair karar alınmış olup, bu karar yönetim planının 3. maddesine aykırıdır....
Davalı kooperatif temsilcisi, anasözleşme hükümlerine göre, ihraca ilişkin yönetim kurulu kararı, genel kurulda görüşülmeden, ihraç kararının iptali istemiyle dava açılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatif anasözleşmesine göre yönetim kurulunun, üyenin ihracına karar veremeyeceği, bu konuda genel kurula teklifte bulunabileceği, bu nedenle yönetim kurulunca ihraç kararının geçersiz olduğu, 26.06.2011 tarihli genel kurulda davacının ihracına karar verilmiş ise de bu kararın, davanın açılmasından sonra alındığı, görülmekte olan davada değerlendirilemeyeceği gerekçeleriyle, yönetim kurulunca verilen ihraç kararının iptaline ve davacının dava tarihi itibariyle kooperatif üyesi olduğunun tespitine; genel kurulda verilen ihraç kararının iptali talebinin ise reddine karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki sendika yönetim kurulu kararının iptali ile sendika disiplin kurulu kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Sendikanın ......
AŞ Yönetim Kurulu tarafından alınmış bir karara, bu hususta bir kararın varlığına ilişkin bir delile dosya kapsamında rastlanamamış, 4-... 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ... E., ... K. sayılı dosyasına konu yargılamanın ......