Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dağıtım Pazarlama Ticaret ve Sanayi A.Ş. yönetim kurulu başkanı olan davalının B grubu imtiyazlı hissedarlara haber vermeden gerçekleştirdiği 28.09.2011 tarihli olağanüstü genel kurul tutanağını yayınlatmak için Ticaret Sicil Memurluğu'na başvurduğunu, Memurlukça kabul görmemesi üzerine bazı madde ve ifadeleri değiştirip sahte bir genel kurul toplantı tutanağı tanzim ederek metni ilan ettirdiğini, buna bağlı olarak sözde yönetim kurulu kararı ile kendini yönetim kurulu başkanı seçtirdiğini ileri sürerek sahte belgeyle ilan edilen 28.09.2011 tarihli genel kurul toplantısı ile buna bağlı yönetim kurulu kararının iptalini, yeni bir olağanüstü genel kurul yapılması doğrultusunda karar alınmasını, yönetim kurulu başkan ve üyelerinin yetkili olmadıklarından yönetime kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davada taraf sıfatının bulunmadığını, davanın şirket tüzel kişiliğine karşı açılması gerektiğini savunarak davanın husumet yokluğundan reddini istemiştir....

    Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın usulden reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, dernek genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, yönetim kurulunun üyelikten ihraç kararının usulüne aykırı olduğunu belirtmiş ise de, dava konusu talep, 10.06.2017 tarihli genel kurulun iptal edilmesine yönelik olmasına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesince dava yanlış nitelendirilerek, yönetim kurulu kararının iptali olarak ele alınmış ve davanın usulden reddine karar verilmiştir. Somut olayda, 15.05.2017 tarihli dernek yönetim kurulu kararı ile davacının üyelikten ihracına karar verilmiş, karar davacıya gönderilmiş ise de, genel kurul ve dava tarihinden sonraki bir tarih olan 26.08.2017 tarihli tebliğe ilişkin evraka göre, davacının imzadan imtina eden eşinin beyanı ile davacı adresten taşındığından tebligat iade edilmiştir....

      GEREKÇE : Dava; davalı kooperatifin 14/05/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan, davacının kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin yönetim kurulu kararının onaylanmasına ilişkin kararının iptali isteğine ilişkindir. HMK madde 14/2. Maddesi uyarınca; " özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir." düzenlemesi yer almaktadır. İşbu dava davacının davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin yönetim kurulunun kararının onaylandığı kooperatif genel kurul kararının iptali isteğiyle açılan dava olup davanın niteliği gereği kooperatifin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. Kesin yetki mahkemece resen gözetilecek hususlardan olup kooperatifin adresi Atatürk Mah. Lale Cad....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2019 NUMARASI : 2018/163 ESAS 2019/335 KARAR DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) KARAR : Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        ın müvekkilinin parasını almayı engellemek istediğinden anılan genel kurul kararının iptali için dava açtığını, genel kurul kararının uygulanması için kesinleşme şartı olmamasına rağmen yönetim kurulunun, iptal davasının sonucunda ödeme yapmayı kabul ettiğini ileri sürerek, protokolle kararlaştırılan 92.000,00 TL'nin hangi tarihte ödenmesi gerektiğinin tespiti ile ....000,00 TL maddi ve ....000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kooperatif vekili ve davalı ..., davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalı kooperatif organlarının, konunun ilk genel kurul toplantısında ele alınmasını sağladığı ve genel kurulda anlaşmaya uygun biçimde karar çıktığı, ancak kooperatif üyelerinden ...'ın bu genel kurul kararı aleyhine iptali istemiyle dava açtığı, genel kurulun, herhangi bir şarta bağlı olmadan, davacı ...'...

          Davacı vekili, dava konusu yapılan yönetim kurulu kararı gereğince 12/12/2013 tarihinde toplanan genel kurul kararları aleyhine Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2016/1208 esas sayılı genel kurul kararının iptali davasının açıldığını, bu davanın bekletici sorun yapılmasını talep etmiş ise de, davacı 12/12/2013 tarihinde yapılan genel kurulunda müvekkilinin alınan kararlarda zarara uğradığını düşündüğüne göre, bu konuda iptal davası açmakla yasal hakkını kullanmış olup, genel kurulun toplanması konusunda alınan yönetim kurulu kararının iptali davasında bu davanın bekletici sorun yapılmasında hiçbir hukuki yarar bulunmadığından, talebinin reddine karar verilmiştir....

            Davalı ve vekili; davacılar ile yönetim kurulu üyelerinin görevleri sırasında kooperatifi zarara uğrattıklarının Sanayi ve Ticaret Bakanlığının Kontrolörü'nün raporundan anlaşıldığını ve haklarında suç duyurusunda bulunulduğu, kaldı ki davacılar ve yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılan tazminat davasının da derdest olduğunu, genel kurul kararının usül ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir....

              de dahi olmayan müvekkilinin imzasının taklit edildiğini, 09/10/2020 tarihinde gerçekleştirilen olağanüstü genel kurul toplantısında müvekkilinin şirketteki yönetim kurul üyeliğine davalı tarafından son verilip müvekkilinin sahip olduğu payların da aynı şekilde elinden alındığını, bu suretle diğer yönetim kurulu üyesinin şirketin yönetim kurulunun tek üyesi ve şirketin tek pay sahibi olduğunu belirterek 08/10/2020 tarihli 2020 yılı olağanüstü genel kurul toplantısına ilişkin e-imza e-imza e-imza e-imza yönetim kurulu kararının müvekkilinin imzasının taklit edilmesi suretiyle alınmış olması nedeniyle yok hükmünde sayılması ile anılan toplantı kararı neticesinde 09/10/2020 tarihinde yapılmış olan olağanüstü genel kurul toplantısında alınmış olarak kararların iptaline, müvekkilinin anonim şirkette bulunan haklarının iadesine, yok hükmündeki genel kurul kararı neticesi ile 19/10/2020 tarihinde alınmış olan yönetim kurulu kararının iptaline, yok hükmündeki kararlar nedeniyle müvekkilinin...

                Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın kabulüne, kooperatif yönetim kurulunun 29.08.2006 tarih ve 58 sayılı, davacının ortaklıktan çıkarılmasına dair kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, yönetim ve genel kurul tarafından verilen çıkarma kararlarının iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından aynı genel kurulla ilgili iptal davalarının bulunduğu anlaşılmaktadır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 53/3 maddesi gereğince birden fazla genel kurul kararlarının iptali davası açıldığı takdirde, davaların birleştirilerek görülmesi gerekir. Mahkemece, bu husus gözetilmeden ve genel kurul kararı iptali talebi ve davası da hükümde ayrıca değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. 2) Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

                  Dava, kat mülkiyetinden kaynaklanan kat malikleri kurul kararının iptali ve yönetim kararının, işlemlerinin hukuka aykırı olduğunun tespiti ile eski hale iadesi istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu