DAVA TÜRÜ : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak Yerlere Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 26,70 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 21.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kâr payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, terditli olarak, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine olmazsa nominal değer üzerinde fazladan ödenen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davacının terditli talebi gözetilmeden yazılı şekilde kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında görülen ve kesin hükme konu olan ilk davada, davacı vekilinin, davalıların yüksek kâr payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ileri sürerek geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve bu amaçla verilen paranın tahsilini talep ettiği ve mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır....