Devletleri'ne yapacağı vize başvurusunda kendisine yardımcı olmak ve vize çıkartma konusunda anlaştıkları, bu anlaşma gereği katılandan 10.500 $ talep ettikleri, katılanın parayı sanık ile ortak açtıkları hesaba çift imza ile çekilme kaydıyla yatırdığı, sanığın daha sonra banka görevlilerinin ihmalinden faydalanarak paranın tamamını çektiği, vizenin çıkmaması üzerine katılanın parayı geri istemesi üzerine uzunca bir süre kendisini oyaladıktan sonra, 7.000 TL iade ettiği ve kalan kısmı için ise bono vermek suretiyle, hileli hareketlerle haksız menfaat elde etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda, sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işleme kastının bulunmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat yönünde kabulünde isabetsizlik görülmemiştir....
a 20-30 bin lira para verdiğini artı masrafları olduğunu, bu paranın kendisine ödenmesi şartıyla tapuyu geri verebileceğini söylediğini, kendisinin bunu bir protokole bağlayalım diye söylediğini, davalının içeriye geçerek ağabeyiyle görüştükten sonra 160.000,00 TL veya başka bir tapu verilmesi halinde dava konusu dairenin tapusunu iade edebileceğini söylediği ve anlaşma sağlanamadığı, davalının kendilerine ...'a güvenmediğini, paranın geri kalan kısmını ödemediğini söylediği”, diğer davacı tanığı ...’ın beyanlarında; “davacının kendisine danışmak istediğini söylediğini, kendisine ait evi ipotek ettirip bunun karşılığında kredi çekip ...'ın borcunu ödedikten sonra kalan parayla ortak mal alacaklarını söylediğini, kendisinin de "Keşke böyle bir şey yapmasaydın, bu devirde baba oğluna güvenmiyor, keşke daha önce bana danışsaydın." dediğini....
Şti verilmesine,'' ibaresinin eklenmesine, kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.537,44 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ...'den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesinde; ödenmeyen aidat alacaklarının tahsili amacıyla davalı aleyhine ....19. İcra Müdürlüğünün 2015/4875 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalının itirazı sonucu takibin durduğu belirtilerek, itirazın iptali, takibin devamı, davalının %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi istenilmiştir. Mahkemece; mahallinde yapılan keşifte davalı sitenin rögar yapımı için harcadığı paranın sitenin kendisine ait ortak alan olmayıp ana büyük sitenin ortak alanı içerisinde olduğu zira ana büyük siteye dahil diğer sitelerin duvarlar ile birbirlerinden ayrılmadıkları ve bağımsız olmadıkları görülmüştür....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde; tarafların ortak murisi olan Ç... G..'in, 15.12.2007 tarihinde vefat ettiğini, murisin davalı oğlu O.. G.. ile banka şubesinde mevcut ortak hesabında bulunan toplam 129.627,56 TL nin murisin ölümünden bir hafta önce 07.12.2007 tarihinde, davalı mirasçı O.. G.. tarafından bankadan çekilerek ortak hesabın kapatıldığını, davaya konu ortak hesapta, davalının ortaklığının söz konusu olmadığını, murisin yaşlı ve ağır hasta olması nedeniyle ortak hesap olarak oluşturulduğunu, murise ve dolayısıyla mirasçılara ait banka hesabındaki paranın tamamını kendi üzerine alan davalıdan, müvekkillerinin payı olan toplam 64.813,77 TL.nin davalının kazanım tarihinden itibaren getirisi ile birlikte, müvekkillerine iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili dilekçesinde ; dava dilekçesinde adı geçen ortak muris Ç.....
Dosyaya sunulan belgelerden davacının davalı şirkete ortak olduğu ve şirkete müdür olarak seçildiği, buna ilişkin tüm belgeleri imzaladığı görülmektedir. Davacı her ne kadar kandırılarak şirkete ortak yapıldığını iddia etmişse de bununla ilgili ceza soruşturmasını gerektirecek şikayette bulunmadığı, anlaşılmaktadır. Davacıya dosyaya sunulan 01/11/2018 tarihli limited pay devri sözleşmesi yine 31/12/2018 tarihli ticaret sicil müdürlüğüne yazılan yazıdaki imza yine Bursa 9. Noterliğinin 01/11/2018 tarihli tescil talepnamesine ilişkin imza gösterilerek bu imzaların kendisine ait olup olmadığı sorulmuş davacı gösterilen belgelerdeki imzaların kendisine ait olduğunu ancak bu işletmeye çaycı olarak girmek istediğini, şirkete ortak olmak istemediğini, kendisini ayrıca müdür yaptıklarını, şirket ortaklığımın ve müdürlük görevimin iptalini istediğini, çaycı olarak işe girmek için ben ... ile görüştüğünü beyan etmiştir....
Davalı, davacı ile babası arasında bulunan kat karşığıği inşaat sözleşmesi kapsamında süresinde teslim edilmeyen bağımsız bölüm için kira tazminatı olarak bu paranın ödendiğini ve yazılı olarak davalıyı ibra ettiklerini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir. Davacı gerek arkadaşı olan gerekse bir dönem ortak iş yaptıklarını belirttiği davalıya elden 25.000 TL borç verdiğini ileri sürerek alacağının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, bu paranın kira tazminatı olarak verildiğini savunmuştur. Mahkemece, kat karşılığı inşaat sözlşemesi nedeni ile tarfların birbirini ibra ettiği ancak bu ibraya ilişkin protokolde kira tazminatından bahsedilmediği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamında, bu paranın borç olarak verildiğine dair bir yazılı belge yoktur. Davacı tanık beyanlarına ve davalının savunmasına dayanmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/564 KARAR NO : 2023/51 DAVA : TTK'nun 638(2) Maddesi Uyarınca Haklı Sebeple Şirket Ortaklığından Çıkma İstemli DAVA TARİHİ : 18/07/2022 KARAR TARİHİ : 01/02/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan TTK'nun 638(2) Maddesi Uyarınca Haklı Sebeple Şirket Ortaklığından Çıkma İstemli davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin, davalı şirketin kurulduğu tarihinden bu yana ortağı olduğunu, davalı ...'...
K A R A R Davacı davalının kurmuş olduğu şirkete ortaklık vaadi ile şirket sermayesine katkı olmak üzere 22.500 Amerikan Dolarını davalıya verdiğini, ancak şirkete ortak yapılmadığı gibi verilen paranın da şirket için kullanılmadığını bildirerek ödediği bedelin tahsili için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı dava dilekçesinde davanın değeri olarak 28.998.00 TL göstermiş ve harcını da bu miktar üzerinden yatırmıştır. Bu itibarla davanın konusunun icra takibindeki asıl alacağa yapılan itirazın iptali olduğunun kabulü gereklidir....
ın İİK’nun 338/1.maddesi gereğince 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Sanığın 23.11.2007 tarihli mal beyanında bildirdiği ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın mal beyanında bulunduğu tarih itibariyle saptanacak değerinin, üzerindeki rehin ve hacizli dosyaların alacak miktarını karşıladıktan sonra kalan bakiyenin takip konusu borcu da ödeyebilecek ya da alacaklıyı tatmin edebilecek miktarda bir paranın kalıp kalmayacağı, taşınmazın dosya borcunu karşılamadığının belirlenmesi halinde ise, mal beyanı dilekçesinde bildirmediği ......