WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edebilmek, için öncelikle, davalının mal varlığında bir çoğalmanın meydana gelmesi gerekir. Bu zenginleşme, mal varlığının artması şeklinde olabileceği gibi, azalmasının önlenmesi şeklinde de olabilir. Zenginleşmenin miktarı istenebilecek alacağın da üst sınırını oluşturur. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan, tahakkuk etmemiş veya varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hata sonucu verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

    kadastronun yolsuz (T.M.Y’nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve T.M.Y.’nın 1026....

      Dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre çekişmeli taşınmazın (A) ve (C) bölümlerinin kesinleşen orman kadastro sınırları içinde iken, sonradan bu niteliğini yitirmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, (B) bölümünün ise halen kesinleşen orman sınırı içinde kalmaya devam ettiği, arazi kadastro ekiplerince çekişmeli taşınmazın 1947 yılında kesinleşen orman sınırları içinde olduğu gözetilmeden, hata ile ikinci defa kadastrosu yapılarak yolsuz sicil oluşturulmuşsa da 766 Sayılı Yasanın 46/2. ve 3402 sayılı yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olduğundan malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı, T.M.Y. 1026. maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı olmaksızın iptal edileceği, aslında orman olan taşınmazı tapu kaydı ile satın alan kişinin de 4721 Sayılı Medeni Yasanın 1023. maddesindeki iyiniyet kurallarından yararlanamayacağı, şartları varsa devredene karşı sebepsiz zenginleşme...

        Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı açılan tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1944 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmazların orman sınırları içinde bırakıldığını, daha sonra 1994 yılında Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığını, 1970 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazların, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edildiğini iddia etmektedir. İncelenen dosya kapsamına göre taşınmaz başında keşif yapılmamış, davalı taşınmazların kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama hattına göre konumu belirlenmemiştir....

          Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı yüklenici Kadir ile diğer davalı arsa sahibi İsmail arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme gereği davalı yükleniciye kalacağı kararlaştırılan 3 numaralı bağımsız bölümün davalı yüklenici tarafından adi yazılı sözleşme ile kendisine satıldığını, bedelin ödenmesine rağmen yüklenicinin tapu devir borcunu yerine getirmediğini beyanla, davalılardan arsa sahibi adına kayıtlı olan 3 numaralı bağımsız bölümün adına tescilini, olmadığı takdirde yükleniciye ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsilini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davacının talebinin 30.09.1988 tarih ve 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararına dayalı istem olduğu ancak davacı tarafından satış bedelinin tam olarak ödenmemesi nedeniyle İBK’na göre tescil koşullarının gerçekleşmediği, satış bedelinin ödenmemesi nedeniyle de sebepsiz zenginleşme alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve bağıştan rücu hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca alacak isteklerine ilişkindir....

            Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, dava konusu taşınmazın (A) ile gösterilen 5328.56 m2 yüzölçümündeki bölümünün 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı ve Hazine adına tapuya orman niteliğiyle tescil edildiği halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu gözönünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet ... kazandırmayacağı ve T.M.Y.nın 1026....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/84 Esas 2012/235 karar sayılı ilamınına göre eldeki davanın davalıları ... ve ... tarafından davacı aleyhine 1723 nolu parsele ilişkin haksız işgal nedeniyle tazminat davası açıldığı davanın reddine karar verildiği ve yine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/131 Esas sayılı dosyasında davacı tarafından eldeki davalılar aleyhine tespit ve zilyetlik davası açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davalarında zamanaşımı 1 ve 10 yıldır. 22.2.1991 gün ve 1990/1-1991/1 sayılı Yargıtay İBK. da da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Malvarlığı henüz zenginleşene verilmeden, davalının sebepsiz iktisabından ve bunun doğal sonucu olarak geri almaya ilişkin dava hakkından bahsedilemez. Dava hakkının doğmadığı hallerde ise BK.nun 66. maddesinde öngörülen zamanaşımının uygulanması düşünülemez....

                MAHKEMESİ Dava, taraflar arasında yapılan gayrimenkul satış sözleşmesinin hile yolu ile yaptırılmış olması nedeniyle satış sözleşmesinin iptali ile taşınmaz bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, 6110 sayılı yasanın .... maddesi ile 2797 sayılı yasanın değişik .... maddesi gereğince ... .... ... Dairesi nitelendirmenin sebepsiz iktisap olduğunu belirtmiş ise de, mahkeme kararının gerekçesinde sebepsiz zenginleşme nitelendirilmesinin bulunmamasına dayanılarak ... dairenin bu görüşe göre dairemizin görevli olduğu hususundaki kararı anılan .... madde hükmüne aykırı bulunduğundan 2012 yılı ... iş bölümüne göre gayrimenkul satım sözleşmesi sebebine dayalı açılan davada verilen hükmün incelemesi ... .... ... Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; ... Daireleri Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın ... Birinci Başkanlığa gönderilmesine, 30.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  GEREKÇE: Dava, geçersiz satış sözleşmesine dayalı ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu