"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu, iptali, tescil ve alacak K A R A R Asıl dava; vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine, birleşen dava; hata ve hileye dayalı tasarrufi işlemden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olup, mahkemece sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca aşamalı isteklerden alacak davasının kabulüne karar verildiğine ve hüküm, davalı tarafça temyiz edildiğine, iptali ve tescil isteğine yönelik bir istek bulunmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın 2005 yılında yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile satış vaadi sözleşmeleri ile kendilerine vaad edilen taşınmazların üçüncü kişilere satıldığını, bu nedenle öncelikle tapu iptal ve tescil taleplerini aksi halde dava dışı ...'e verilen satış bedelleri ile yapımına başlanılan ve devam edilen inşaat bedelinden dolayı davalıların malvarlıklarında meydana gelen zenginleşmeyi talep etmişlerdir. Mahkemece, tapu iptal ve tescil talepleri reddedilmiş, davacılar tarafından ödenen sözleşme bedellerinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince dava tarihinde ulaşacağı değer tespit edilerek belirlenen miktarın davalı ...'dan alınmasına karar verilmiştir. Davacının talebini sebepsiz zenginleşme sebebine dayandırması nedeni ile sebepsiz zenginleşme kurumundan kısaca bahsetmekte fayda vardır....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil-bedel isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, harici otomobil satışı dolayısıyla verdiği bonoya istinaden yaptığı ödemenin satış gerçekleşmemesi nedeniyle istirdadından kaynaklanmakta olup, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı davada görevli daire Yargıtay 3. Hukuk Dairesidir. Ancak, dairece de görevsizlik kararı verildiğinden, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekir. SONUÇ: Açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 1. Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.6.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece; davacıların 20/06/2006 tarihinde bedeli isteme haklarını öğrendikleri, sebepsiz zenginleşme nedeni ile zamanaşımı süresinin 2 yıl olduğu, zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, dava konusu alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Zamanaşımı, bir talep ve dava hakkının kanunda belirtilen süre içerisinde kullanılmaması halinde, usul hukukunca öngörülen şekilde ileri sürülmek koşuluyla borçluya borcunu ödememe imkanı veren bir hukuk kurumudur. Dosyada yeralan delillerden, 16 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından davacılara 04/05/1998 tarihinde resmi senet ile satıldığı, ferağ verildiği, daha sonra davalı tarafından davacılar aleyhine yolsuz tescil nedeni ile tapu iptali ve tescil davası açıldığı, davanın kabul edildiği, anılan bu kararın 20/06/2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ESER SÖZLEŞMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, taraflar arasında yapılan 16.08.2007 tarihli "kadastro .... sözleşmesine" dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil ile sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, anılan kararın temyiz inceleme görevi Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir.Nevar ki anılan dairece daha önce görevsizlik kararı verildiğinden daireler arasında çıkan görev uyuşmazlığının giderilmesi yönünde dosyanın ilgisi yönünden Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına. 22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Orman kadastrosu işleminin bu şekilde askı ilanına 1949 yılında çıkartılarak kesinleşmesi üzerine 3316 Sayılı Yasanın 13. maddesi hükmüne göre Ekim 1951 tarih 22 numarada Hazine adına orman niteliği ile tapuya tescil edilmiş ve 1993 yılında yapılan ve kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmıştır. 1984 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir. Evvelce Hazine ile tespit maliki arasında kadastro mahkemesinde görülen dava, taşınmazın mübadil Rumlardan kaldığı iddiasına dayalıdır. Temyize konu dava ise öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkarılması sebebine dayanmaktadır....
Orman kadastrosu işleminin bu şekilde askı ilanına 1949 yılında çıkartılarak kesinleşmesi üzerine 3316 Sayılı Yasanın 13. maddesi hükmüne göre Ekim 1951 tarih 22 numarada Hazine adına orman niteliği ile tapuya tescil edilmiş ve 1993 yılında yapılan ve kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmıştır. 1984 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir. Evvelce Hazine ile tespit maliki arasında kadastro mahkemesinde görülen dava, taşınmazın mübadil Rumlardan kaldığı iddiasına dayalıdır. Temyize konu dava ise öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkarılması sebebine dayanmaktadır....
Orman kadastrosu işleminin bu şekilde askı ilanına 1949 yılında çıkartılarak kesinleşmesi üzerine 3316 Sayılı Yasanın 13. maddesi hükmüne göre Ekim 1951 tarih 22 numarada Hazine adına orman niteliği ile tapuya tescil edilmiş ve 1993 yılında yapılan ve kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmıştır. 1984 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir. Evvelce Hazine ile tespit maliki arasında kadastro mahkemesinde görülen dava, taşınmazın mübadil Rumlardan kaldığı iddiasına dayalıdır. Temyize konu dava ise öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkarılması sebebine dayanmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/614 Esas – 2013/518 Karar sayılı dosyasında davacı ...’nın 40/840 payının terkinine karar verilmiş olunmasına rağmen, 20/840 payının bedeline hükmedilmiş olduğu ve Dairemizce düzeltilerek onanması sonrasında karar düzeltme isteminde bulunulmaması suretiyle bu hükmün de kesinleştiği anlaşılmakla, 20/840 pay yönünden yolsuz tescil nedeniyle idarenin sebepsiz zenginleştiği kabul edilerek sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacı ... adına tazminat isteminde bulunulabileceğinin kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu davacı yönünden kesin hüküm sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin hükmünün açıklanan nedenle HMK'nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5....