WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, davacının 12/12/2012 tarihinde satın aldığı taşınmaz üzerinde davalı banka lehine mevcut ipotek olduğunu, dava dışı ipotek borçlusunun krediye ilişkin davalı bankaya herhangi bir borcunun kalmadığını, ipoteğin fekki için 28/08/2017 tarihinde davalı bankaya yazılı başvuru yapılarak ilgili taşınmaz üzerindeki ipoteğin fek edilmesinin talep edildiğini ancak davalı bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği fek etmediği gibi, başvurularına da cevap vermediğini belirterek ...,...,... parselde sayılı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece, davanın kabulü ile ipoteğin terkinine, depo edilen bedelin davalıya ödenmesine hükmedilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve davalı temyiz etmiştir. Davada kanuni ipoteğin terkini talep edildiğinden, terkin halinde ödenecek bedel, davacının taşınmazına davalıya ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer eklenmiş ise o miktardaki yerin, dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir. Uyuşmazlık konusu ipoteğin, 2981 sayılı yasa uygulaması sonucu oluşan davacının hissesine 22.04.1994 tarihinde 16,00 m2 için 560.000.000 ETL bedelle tesis edildiği görülmüştür. İpoteğin konulduğu tarihten bugüne kadar taşınmazın değerindeki artış gözetilerek dava tarihi itibariyle rayiç bedeli depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

      İcra Hukuk Mahkemesi 2017/1381 Esas sayılı doyasında ikame etmiş olduğu davası bulunduğunu, konu ve dayanılan belgeler açısından tamamen aynı bir başka dava bulunup, söz konusu mahkemede de verilen kararların, doğrudan işbu huzurdaki yargılama ile çakışacağından, mantıken de derdestlik itirazlarının kabul edilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkili adına tapu tescil işleminin gerçekleşmesi sonrasında müvekkilinin alacağı lehine bulunan ipoteğin kaldırıldığını,Yerel mahkemenin vermiş olduğu karar hukuka aykırı olmakla birlikte, tapu tescilinin iptaline ilişkin karar verildiyse dahi, ipoteğin tekrar tesis olunması gerektiğini, Tapu tescilinin iptali kararı verilmesi halinde yolsuz olarak terkin edilen ipoteğin tekrar tesis edilmesine yönelik karar verilmesini talep ettiklerini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355....

      Davalıların tapudaki ayni hak kazanımlarının ve ipotek tesisinin yolsuz tescile dayandığı, TMK madde 1024 "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz." hükmü gereğince iyiniyetli olmayan davalıların yolsuz tescile dayalı olarak hak iddia edemeyecekleri kanaatine varıldığından; - Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; Osmaniye İli Hasanbeyli İlçesi 325 ada 302 parsel sayılı taşınmazda Ağca Kahya oğlu Mehmet Ağca adına kayıtlı 1/20 hisse üzerinde davalı Ziraat Bankası lehine 10/12/2015 tarih ve 923 yevmiye numarası ile tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına, yönelik karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı T.C....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.5.2003 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 5.6.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin terkini istemi ile açılmıştır. Mahkemece, ipotek bedeli olan 250.000.000 TL.nin depo edilmesi koşuluyla ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir. İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacı güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdünü yerine getirmezse taşınmazın maliki olan kişi ipoteğin kaldırılmasını dava yolu ile isteyebilir....

        Davacı şirketin gayrimenkulün hissedar malikleri tarafından davacıya intikal ettirilerek el değiştiren ipotek son olarak davacıya intikal etmiş olup davacı taraf ipotek alacaklısı haline gelmiştir. Dava konusu ipoteğin 22 ay süreli ipotek niteliğinde olduğu, 7181 Sayılı Kanun ile TMK 883/2....

        Yapılması gereken iş, davalılardan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini istemek, sözleşme hükümlerini incelemek, yetkili mercilerle gerekli yazışmalarda bulunmak, ihtiyaç duyulursa yerinde keşif de yapılarak ipoteğin teminat fonksiyonunun devam edip etmediği hususunda bir kanıya ulaşmak ve sonucuna göre bir karar vermek olmalıdır. Değinilen yönler üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; 16.06.1989 tarihli ipotek akit tablosunda aynen “…10.000.000 TL’si karşılığında bilafaiz ve on ay vade ile kanuni derecede … ipotek suretiyle rehin edildiği” sözleri bulunmaktadır. Bunun anlamı, lehine ipotek tesis edilen kişilerin on ay süreyle faiz isteyemeyecekleri ve ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ipotek borçlusu aleyhine takip yapılmayacağıdır. İpoteğin kurulduğu 16.06.1989 tarihinden sonra lehlerine ipotek tesis edilen kişiler faize hak kazanır....

          İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince ... siciline tescil edilmesi gerekir.Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 25.12.2006 tarihli ve 16618 yevmiye no'lu resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak 100.000,00 TL bedelle tesis edildiği görülmektedir. Davalı idare tarafından lehine ipotek tesis edilen davacı şirket vekilinin fek yetkisi bulunmayan vekaletnamesine dayanılarak ipotek terkin edilmiş, ipoteğin yeniden konulması için davacı şirket vekili tarafından 100.000,00 TL dava değeri gösterilip harcı yatırılmak suretiyle eldeki dava açılmıştır....

            nedenlere dayanarak açılan iş bu davanın kabulü ile İstanbul İli, Maltepe İlçesi, Başıbüyük Mah., 15687 ada, 22 parselde kayıtlı, (1), (2), (3), (4), (5), (6), (7), (8), (9), (10), (11), (12) bağımsız bölüm nolu taşınmazların 2/5 hisseleri üzerinde kayıtlı bulunan 18.7.2017 tarih, 17551 yevmiye sayılı( 03.02.2020 tarih, 3550 yevmiye sayılı) 8.000.000,00- TL.tutarlı ipoteğin hukuken geçersiz olması nedeniyle anılan ipotekten dolayı davacı müvekkilin hukuken sorumlu olmadığının(borçlu olmadığının) tespitine ve ipoteğin terkin edilerek (fekkine),ipoteğin kaydının terkin edildiğinin Maltepe Tapu Müdürlüğü’ne bildirilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Alacak sona erdiği halde, alacaklı, terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yoluyla isteyebilir. Kuşkusuz kurulan ipoteğin temelini, ipotek akit tablosu teşkil eder. "Davacı, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin halinde ödenecek bedel, ipotek bedelinin faizi ile birlikte ulaştığı değer değil, davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için katılan 33 m2 yerin rayiç değeridir. Mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı parseline giden 33 m2'nin dava tarihindeki rayiç değerini hesaplatmak, bu bedeli depo ettirmek, ödenmesine karar vermekten ibarettir. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir."...

            UYAP Entegrasyonu