WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2014 NUMARASI : 2013/677-2014/729 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; ikiz ortak çocuklar için ödenen aylık 150.00.- şer TL iştirak nafakasının ve davacı için ödenen 200.00.- TL yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek, nafakaların 300.00.- er TL ye yükseltilmesine ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı vekili dilekçesinde, davalının müvekkili olan davacı eski eşine 100 TL. yoksulluk nafakası ödediğini, ancak bu miktarın ihtiyaçlara yetmediğini beyan ederek, ödenen nafakanın 750 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, aylık ödenen nafakanın 300 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, davacının ev hanımı olup, kızı ve oğlu ile birlikte oturduğu,davalının ise .... emeklisi olup,emekli maaşının 775 TL.olduğu, yeniden evlendiği ve müşterek çocuğa da 130 TL. nafaka ödediği anlaşılmıştır. TMK'nun 176/.... maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

      Esas davada; ödenmekte olan 130 TL yoksulluk nafakasının 300 TL.sına, 2 müşterek çocuk için ödenmekte olan 100'er TL iştirak nafakasının 200'er TL yükseltilmesi talep ve dava edilmiştir. Karşılık davada; ödenmekte olan 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; esas davada yoksulluk nafakasının artırım talebinin reddi cihetine gidilirken ödenmekte olan 100 TL iştirak nafakasının 200 TL'ye yükseltilmesine, Karşılık davada ise; ödenmekte olan yoksulluk nafakasının, davacının bir fabrikada asgari ücretle çalışmaya başladığından kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-k.davalı vekilince temyiz edilmiştir. HGK. 28.02.2007 tarih ve 2007/3-84 E-95 Karar sayılı ilamında da "Asgari ücretle çalışmakla bulunulması" yoksulluğu ortadan kaldıracak bir olgu olarak kabul edilmemiştir....

        Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak; Somut olayda, yoksulluk nafakasının hangi tarihten itibaren kaldırılacağı hususu hükümde açıkça belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, nafakanın kaldırılma tarihine ilişkin hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....

          Mahkemece; "Dava, yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. Davacının iddiasına, davalının savunmasına, gelen belgelere, incelenen dosyalara ve tüm dosya içeriğine göre; tarafların daha önce Sarıyer Aile Mahkemsinin 21/05/2008 tarih 2008/314- 2008/364 E.K. Sayılı kararı ile boşandığı ve davacıya 50,00.-TL nafaka bağlandığı, bu nafakanın aradan geçen zaman içerisinde oldukça düşük kaldığı, TMK 175.maddesi "boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak kaydıyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir" dendiği, bu nedenlerle davacıya nafaka bağlanması yasal zorunluluk olduğu anlaşılmıştır. Tüm bu hususlar dikkate alınarak davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile ''1- Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; Sarıyer Aile Mahkemesinin 2008/314 Esas 2008/364 Karar ve 21/05/2008 karar tarihli ilamı ile taktir edilen aylık 50,00....

          (TMK: m. 175/1) Davalının daha fazla kusurlu olduğu gerçekleştiğine göre, lehine yoksulluk nafakası takdir ve tayini doğru olmamıştır. İsteğin reddi gerekirken, davalı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki ilk incelemede bu husus gözden kaçmış ve hüküm onanmış olmakla, davacının bu yönlere temas eden karar düzeltme talebi haklı ve yerinde olup, kabulü ile Dairemizin onama kararının bu yönlere münhasır olmak üzerek kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda davacı kadın lehine 05.03.2003 tarihinden itibaren 200 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, daha sonra nafaka artırımı davası ile 05.07.2010 tarihinden itibaren 300 TL ye artırıldığı anlaşılmaktadır. Davada, yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmiştir. TMK 176/4. maddesinde " Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir" hükmü getirilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucunda davacı kadının ev hanımı olduğu, davalının pazarcı olup, 800-900 TL geliri olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, davalının gelir durumuna göre hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının (nafakanın niteliği dikkate alınarak) fazla olması nedeniyle, mahkemece; kurulan hüküm doğru görülmemiştir....

              Yoksulluk nafakasının iadesi davasının açıldığı tarihte yoksulluk nafakası kaldırılmadığından iade talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Aile Mahkemesinin 2019/453 Esas ve 2019/558 Karar sayılı ilamı ile hüküm altına alınan aylık 1500 TL yoksulluk nafakasının 750 TL azaltım ile dava tarihinden (16/09/2021) itibaren aylık 750 TL yoksulluk nafakası olarak, tahsilde tekerrür olmayacak şekilde, davacıdan alınarak davalıya ödenmesine '' dair karar verilmiştir....

                Aile Mahkemesinin 2019/453 Esas ve 2019/558 Karar sayılı ilamı ile hüküm altına alınan aylık 1500 TL yoksulluk nafakasının 750 TL azaltım ile dava tarihinden (16/09/2021) itibaren aylık 750 TL yoksulluk nafakası olarak, tahsilde tekerrür olmayacak şekilde, davacıdan alınarak davalıya ödenmesine '' dair karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu