ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/713 Esas KARAR NO : 2023/207 DAVA : ÇEKİN İSTİRDATI DAVA TARİHİ : 12/10/2022 KARAR TARİHİ : 06/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan ÇEK İSTİRDATI davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; dava konusu Bankası A.Ş. ... Şubesi, 80.000,00 TL bedelli, 31/12/2022 keşide tarihli, ... seri nolu, çekin müvekkilinin rızası dışında davalıya geçtiğini iş bu sebeple çekin davalıdan istirdadına ve müvekkiline iadesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, rıza dışı elden çıktığı iddia olunan çekin davacıya istirdatı ve iadesine ilişkindir....
yaşadığını, müvekkilinden yoksulluk nafakası alıp, müvekkilinin evinde oturup, ev eşyalarını ve yatak odasını başka bir erkekle paylaşan davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması gerektiğini belirterek öncelikle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile müşterek çocuk Ahmet Berat'ın velayetinin tensiple müvekkiline verilmesini, yargılama neticesinde de müşterek çocuk Ahmet Berat'ın velayetinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, davalı lehine Konya 1.Aile Mahkemesinin 2017/905 esas 2019/725 karar sayılı ilamıyla bağlanan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde kaldırılmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, nafaka takdirinden sonra ekonomideki değişiklikler, tarafların SGK kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yoksulluk nafakasında yapılan artış miktarı yüksektir. Bu haliyle davalının yoksulluk nafakası artış miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 1 nolu bendinin yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, boşanma davasında takdir edilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL artırılarak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İcra ve İflas Kanununda göreve ilişkin özel bir hüküm öngörülmemiştir.Davada, fazla ödenen yoksulluk nafakasının istirdatına ilişkin itirazın iptali istenilmektedir. Borcun TMK’nun 176.vd. maddelerinde belirtilen yoksulluk nafakasından kaynaklandığı ve dolayısı ile “Aile Hukukuna” ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. Borç, Aile Hukukundan (nafaka yükümlülüğünden) doğduğuna göre; açılan bu davanın 4787 sayılı kanunun 4.maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir. Bu nedenle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (aile mahkemesi sıfatıyla) 2015/1270 Esas, 2019/467 Karar sayılı kararında davacılar lehine hükmedilen tedbir nafakalarının artırılması talep edildiği, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ise davanın yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması şeklinde nitelendirildiği ve bu yönde hüküm kurulduğu, dolayısıyla ilk derece mahkemesinin davanın tespiti yönündeki karar ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun olmadığı değerlendirilmekle davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının tümüyle kaldırılmasına, davacılar lehine Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (aile mahkemesi sıfatıyla) 2015/1270 Esas, 2019/467 Karar sayılı kararında hükmedilen tedbir nafakalarının istinaf incelemesi sonrasında aynı miktar üzerinden devamına dair karar verilmesi, söz konusu kararın da Yargıtay 2....
, zorunlu giderlerini ailesi tarafından karşılandığını, müşterek çocukların yanında kaldığını ve giderlerinin kendisi tarafından karşılandığını bu nedenlerle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2019 NUMARASI : 2018/1007 ESAS, 2019/801 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Bolu Aile Mahkemesinde 2015 yılında boşandıklarını, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, tarafların 1 ay evli kalmalarına rağmen söz konusu nafaka bedelini bu tarihe kadar eksiksiz ve aksatmadan 8 yıldır ödendiğini, davalının Bolu belediyesi'nde işe girdiğini ve çalıştığını, artık sabit ve düzenli gelir getiren bir işi olduğunu, davacının esnaf olup aylık düzenli bir geliri olmadığını ve ekonomik durumunun da iyi olmadığını, bakmakla yükümlü olduğu...
Somut olayda; mahkemece, taraf delillerinin toplandığı, delillerin değerlendirilmesinde hata yapılmadığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, önceki yoksulluk nafakası kararı üzerinden geçen süre, bu süre içinde tarafların ekonomik durumlarında meydana gelen değişiklikler ve TMK'nın 4. maddesinde yer alan hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, mahkemece davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacının yoksulluk nafakası dışında geliri olmadığı iddia edilmiş ise de, SGK kayıtlarında görülen ve ilk derece mahkemesi kararında da belirtilen şekilde davacının gelirinin bulunduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2019 NUMARASI : 2018/396 ESAS - 2019/608 KARAR DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi - Nafakanın Kaldırılması ve Nafaka KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında davalı tarafça istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 2. Aile Mahkemesinin ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile müşterek çocukların velayetinin davalı anneye verildiğini, müvekkili ile kişisel ilişki kurulduğunu, müşterek çocuk Cuma'nın yaklaşık iki yıldır müvekkili ile beraber yaşadığını ve babayla birlikte kalmak istediğini belirterek, müşterek çocuk Cuma'nın velayetinin müvekkili babaya verilmesini, çocuk yararına ödenen nafakanın kaldırılmasını ve annenin çocuk yararına nafaka ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağına ilişkindir. Davacı kadının ziynet alacağına ilişkin istinaf itirazlarının bu dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine ve istinaf itirazların tefrik edilen dosya üzerinden yapılmasına karar vermek gerekmiştir. 1- Davacının, iştirak ve yoksulluk nafakası, davalının tedbir/iştirak-yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Mahkeme tarafından, davacı kadın yararına, müşterek çocuk için 300,00 TL tedbir/iştirak nafakası, davacı için 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....