Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2022/587 ESAS - 2022/954 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında, davalı tarafından istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asıl, dava dilekçesinde özetle; Tarafların İzmir 5. Aile Mahkemesi kararı ile boşandıklarını, lehine aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının nafaka borcunu ödemediği gibi, nafakanın kaldırılması/azaltılması davası açtığını, boşanma ilamı ile hükmedilen aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarında ve ihtiyaçların artması sonucu yetersiz kaldığını beyanla, lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 10.000,00 TL'ye yükseltilmesine, ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırım ı(asıl dava), yoksulluk nafakasının kaldırılması (birleşen dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine,birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı - birleşen dava davalısı dilekçesinde, ... Aile Mahkemesi'nin... karar sayılı ilamı ile davacı için 210 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, davacının maddi anlamda kendisine destek olan babasını da kaybettiğini, bu nedenle yoksulluk nafakasının 750,00 TL ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

    .- 2014/673 K. sayılı ilamı ile 2016 tarihinde boşandıklarını, aylık 210 TL aylık yoksulluk nafakası ödediğini, davalının boşanma sonrası emekli olduğunu, 2016 yılından bu yana yaklaşık olarak 1.950 TL emekli maaşı aldığını, ayrıca Akçakoca ‘ da kendisine ait evi bulunduğunu, Ereğli’ de ise babasından kalan ve miras payı olan evi bulunduğunu, oluşan tüm bu yeni durumların değerlendirilmesini ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ederek dava açmıştır. Davalı, cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin haksız olduğunu, yoksulluk nafakasının mevcut Türkiye koşullarına göre olması gerekenden kat, kat düşük olduğunu, buna rağmen davacının asgari ücretin 1/7‘si olan nafakasının kaldırılması için iş bu davayı açtığını, iş bu nafakanın bağlandığı tarihte, mevcut maaşının bulunduğu, nafaka kararının maaş duruma göre verildiğini, bu nedenlerle davalı haksız ve mesnetsiz iş bu davanın reddini talep etmiştir....

    HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, iştirak nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-)Davacı vekilinin, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- ) Davacının iştirak nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- ) Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin KABULÜ ile; İscehisar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/159 Esas 2018/193 Karar sayılı ilamı ile davalı kadın lehine aylık 450,00 TL olarak bağlanmış bulunan yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 06/10/2020 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA, 3- )Davacı erkek lehine AAÜT'ye göre hesaplanarak tayin ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı kadından alınıp davacı erkeğe ödenmesine, 4- )Peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan tahsili...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması ve haksız olarak tahsil edilmiş olan nafakaların istirdatı davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Davada davacının iki ayrı talebi bulunmaktadır. Davacının ilk talebi davalının işe girmesi nedeniyle yoksulluğunun kalmamış olması sebebiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, diğer bir talebi ise davalının işe girdiği tarihten nafakaya ilişkin takip dosyasından vazgeçmesine kadar haksız olarak tahsil ettiği nafakanın tahsili davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karar 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin niteliktedir. İstinafa başvuran taraf davalı taraftır. Aleyhine kaldırılmasına hükmedilen yoksulluk nafakasının bir yıllık toplam tutarı 400,00- TL. x 12 = 4.800,00- TL. olup karar tarihi itibari ile istinaf sınırı olan 5.880,00- TL.yi aşmamaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf isteminin incelenmesinde; Dava konusunun davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının ise azaltılması talebine ilişkin olduğu; Mahkemece, "Davacının yoksulluk nafakasına ilişkin davasının KISMEN KABULÜ ile mahkememizin 2018/1031 Esas ve 2018/935 Karar sayılı 25/01/2019 kesinleşme tarihli ilamı ile davalı kadın için hükmedilen ve ÜFE oranında artışına karar verilen yoksulluk nafakasının iş bu dava tarihi olan 07/02/2022 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL'ye indirilmesine, nafakanın kesinleşmesinden itibaren her yıl ÜFE oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacının iştirak nafakasının indirilmesi davasının REDDİNE, " karar verildiği ve anılan hükme karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 6763 sayılı yasa ile değişik HMK. 341. maddesinin 2...

    Ancak dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması davası olup, mahkemece nafakanın, kaldırılmasına karar verilmiş, hangi tarihten itibaren kaldırıldığı belirtilmemiştir. Bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükümden "yoksulluk nafakasının kaldırılmasına" sözleri çıkartılarak yerine "yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına" sözleri ilave edilmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 05.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Aile Mahkemesi'nin 2005/627 Esas 2005/1364 karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve mahkemece müvekkiline bağlanan 250,00 TL tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiğini, müvekkilinin açtığı nafaka artırım davası ile Bursa BAM 2.Hukuk Daire’sinin 2019/ 95 Esas 2019/445 Karar sayılı kararı ile yoksulluk nafakasının 250,00 TL arttırılarak her ay 500,00 TL nafaka ödenmesine ve nafakanın her yıl TÜİK’in belirlediği ÜFE oranında arttırılmasına karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, davalının ev hanımı olduğunu, yoksulluk nafakasına ihtiyacı bulunduğunu, nafakanın kaldırılması koşullarının oluşmadığını, nafakanın 50,00 TL’ye indirilmesi talebinin de günümüz ekonomik koşulları değerlendirildiğinde kabul edilemez olduğundan her iki talebinin de reddi ile yargılama gideri vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını istemiştir....

      Somut olayda yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, nafakanın kaldırıldığı tarihin açıkca yazılmaması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün B bölümünün 1 fıkrasının 2. bendinde yer alan "aylık 100 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına" cümlesinin "aylık 100 TL yoksulluk nafakasının karşı dava tarihinden itibaren kaldırılmasına" sözleri yazılmak sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.75'er TL bakiye temyiz harcının temyiz taraflara yükletilmesine, 29.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Mahkemece, sözleşme yapıldığı zamandaki şartların davacı yönünden olağanüstü şekilde ağırlaşması veya hakkaniyetin yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmesi hallerinin gerçekleşmesinin sözkonusu olmadığı kanaatine varıldığından bu sebeple nafakanın dava tarihinden geçerli olarak tamamen kaldırılması veya azaltılması talebi yerinde görülmediği, ilgili sağlık kurulu raporu ve davalının hamileliğinin başlangıç tarihi dikkate alındığında yoksulluk nafakasının 03/03/2012 tarihi itibariyle kaldırılması şartlarının oluştuğu sonuç ve kanaatine varıldığından TMK 176/3. maddesi gereğince yoksulluk nafakasının 03/03/2012 tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu