Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; her ne kadar davalı kadının boşanmadan sonra sezonluk işe girerek çalıştığı anlaşılmakta ise de; işinin sürekli olmadığı da anlaşılmaktadır. Davalının, aldığı 150 TL yoksulluk nafakası ile geçimini sürdürmesi ve varlığını idame ettirmesi günümüz koşullarında mümkün olmadığına göre, çalışıp gelir elde etmesi bir zorunluluktur. Çalışarak elde ettiği gelirle, nafaka miktarı toplamının, yukarıda açıklanan yoksulluk kavramını izale etmesi durumunda, mahkemece nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir. Aksi takdirde ise; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin içinde indirme talebinin de olduğu kabul edilip (çoğun içinde azında bulunduğu gözetilerek), yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüsünde indirilmesi gerekir. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının tümden kaldırılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    Yerel Mahkeme nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süre içinde nafaka alacaklısı lehine veya nafaka borçlusu aleyhine bir durum değişikliği olmadığı, nafakanın kaldırılması için yasal koşulların oluşmadığı kanaati ile birleştirilen davanın davacısı ... tarafından açılan yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, davacı ve birleştirilen dosyanın davalısı ...'in nafaka artırım davasını kısmen kabul ederek; yoksulluk nafakasının aylık 650.00-TL olarak artırılmasına karar vermiş, hüküm davalı (birleştirilen dosyanın davacısı) ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğinden davacının üzerine kayıtlı bir dairesi, murislerinden kalan 3 adet zeytin bahçesi ve 1/2 hisseli bir dairesi daha bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine dosya içeriğinden davalının ise emekli olduğu, aylık 1.800,00-TL emekli maaşı aldığı, yeniden evlendiği, eşine ve üniversitede okuyan oğluna baktığı, üzerine kayıtlı gayrimenkulu olmadığı anlaşılmıştır....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/546 Esas ve 2015/86 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 150,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 350,00- TL. artırılarak aylık 500,00- TL. yoksulluk nafakasının davalı-karşı davacı T2 alınarak davacı-karşı davalı T1 verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı dava yönünden müşterek çocuk Seval Serçe'nin reşit olduğu 17/09/2021 tarihinde iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden iştirak nafakasının kaldırılması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalı T1 lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....

      GEREKÇE : Asıl davanın iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi, karşı davanın ise, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırım davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2967 KARAR NO : 2022/2434 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ILGIN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2022/33 ESAS 2022/496 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların boşandıklarını, davalıya aylık 350 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının yoksulluk nafakasının kesilmemesi için sigortasız çalıştığını, ailesi ile kaldığını kira ödemediğini müvekkilinin yeni evlilik yaptığını bu evliliğinden çocuğu olduğunu ekonomik durumunun kötü olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

      Davalı kadının çalıştığı iş koluna göre eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirecek mahiyette değilse de, düzenli olarak nafaka dışında kazanç sağladığı ispatlanmıştır. Bu duruma göre, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının makûl oranda indirilmesine karar verilmesi gerekirken, davanın tümüyle reddine karar verilmesi isabetli bulunmamıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda; davacının istinaf isteminin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin kısmen kabulü ile, davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 2.000,00 TL'ye indirilmesine ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması,iştirak nafakasının indirilmesi (asıl dava), nafakanın artırımı (birleşen dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı- birleşen davanın davalısı; ... 1.Aile Mahkemesi'nin 2011/116 Esas ve 2013/286 karar sayılı ilamı ile davalı için 300.00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar 2006 doğumlu ...., 2010 doğumlu ...'...

        GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi, karşı dava yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince;" davacının ekonomik durumunda ilk davanın açıldığı tarihten sonra ikinci kez nafakanın indirilmesi veya kaldırılmasını gerektirecek başkaca bir değişiklik meydana gelmediği ileri sürülen sebeplerin tamamının İzmir 13....

        Mahkemesinin ...sayılı ilamı ile davalı için hükmedilen 2.500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 300,00 TL indirilmesi ile davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının her yıl %20 oranında arttırılması kararının değiştirilerek davalıya bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. ./.. -2- Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, mümkün değil ise yoksulluk nafakasının ve yardım nafakasının azaltılması talebine ilişkindir. 1- Mahkemece davalıların istinaf isteminin, kararın miktar itibari ile kesin olması nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; Dava dosyasının incelenmesinde; davacının dava dilekçesinde, davalıya ödemekle yükümlü olduğu aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde aylık 200,00 TL ye düşürülmesine, müşterek çocuk'a ödemekle yükümlü aylık 600 TL yardım nafakasının aylık 300,00 TL ye düşürülmesine karar verilmesini talep ettiği, Davacının nafakanın kaldırılması talebi olduğu halde bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu konuda bir karar verilmemiş olmasıyla birlikte nafakanın indirilmesine yönelik karara karşı da istinafa geldiği görülmüştür....

          UYAP Entegrasyonu