Bu takdir hakkının özellikle savunma hakkının gerektiği gibi kullanılabilmesi bakımından, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetlerde duruşma açılması yönünde kullanılmasının uygun olacağı ve HGK'nun yerleşik uygulamasının da bu yönde olduğu ayrıca davacının borca itiraz talebi de bulunduğu nazara alındığında mahkemece tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin ve borca itirazın duruşmalı olarak değerlendirilmesi yerine, bu hususun gözden kaçırılması suretiyle evrak üzerinden karar verilmesi doğru görülmemiş; mahkeme kararının bu gerekçe ile HMK'nun 353/1- a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapıldığı anlaşılmış olup, takibe dayanak bono incelendiğinde; düzenleme tarihinin yanında düzenleme yeri olarak Konya'nın gösterildiği, bu sebeple Konya İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu anlaşılmakla, davacının yetki itirazının yerinde olmadığı, yine davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde açıkça "öncelikle yetkiye olmak üzere takibe, borca, faize ve tüm ferilerine yasal süresi içerisinde itiraz ediyoruz" şeklinde yetkiye itiraz dışında borca ve ferilerine de itiraz edildiği, ancak borcun ödendiğinin yasada sayılan belgelerden biri ile ispatlanamadığı, yine talep edilen faiz miktarında da fazla bir talebin söz konusu olmadığı, bu sebeple borca ve faize yönelik itirazın da yerinde olmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davacının yetkiye, borca ve faize itirazının reddine karar verilmesinde ve takip geçici olarak durdurulduğundan...
Borçlunun yalnız itiraz ediyorum demesi yeterlidir ve böyle bir itiraz borca itirazdır. Söz konusu faturaların cebri icra takibi ile talep ve tahsil edilme usulüne itiraz ettiklerine ilişkin borçlunun dilekçesi göz önüne alınarak yapılan itirazın takip hukukuna dayanan itiraz sebeplerinden olduğuna kanaat getirilmiş ve şikayetin reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrar ederek verilen kararın yasaya aykırı olduğundan bahisle kararın kaldırılmasını istememiştir....
DAVA Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; takibi 15.02.2020 tarihinde öğrendiğini, ödeme emrinin tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceği araştırılmadan okuma yazma bilmeyen eşine tebliğ edildiğini ve usulsüz olduğunu, bononun zaman aşımına uğradığını ileri sürerek şikayetin kabulü ile borca, faize, tüm ferilere ve zaman aşımına yönelik itiraz sebebiyle icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet ve itiraz dilekçesi alacaklıya tebliğ edilmemiş, cevap dilekçesi sunulmamış ve dosya üzerinden karar verilmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1590 KARAR NO : 2023/569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2022 NUMARASI : 2022/130 ESAS, 2022/275 KARAR DAVA KONUSU : BORCA VE YETKİYE İTİRAZ - ŞİKAYET KARAR : Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/130 Esas, 2022/275 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle; Bodrum 1....
Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde; takip talebinde borçlunun adresinin belirtilmediğini ileri sürmüş olup, bu iddia İİK'nın 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir. 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmelidir. Davacının yetkiye, borca ve fer'ilerine yönelik diğer itirazları ise İİK'nın 168. maddesine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülmedilir. Somut olayda; davacı/borçluya 12/07/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş olup, bu şikayet ve itirazlar yönünden 09/12/2019 tarihinde yapılan başvuru süresinde değildir. Davacının takipte alacağın Türk Lirası karşılığının belirtilmediği yönündeki şikayet ise İİK'nın 58/3. maddesine aykırılık kapsamında süresiz şikayete konu olup, kamu düzenine ilişkindir....
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
kararından kendiliğinden dönebileceğinin belirtildiğini, bu kararda birçok çelişki ve zorlama bulunduğunu, alacaklı vekilinin şikayet yolunu izlemesi gerektiğini, icra müdürlüğünün ikinci vermiş olduğu kararın müvekkili belediyeyi hak kaybına ve zarara uğrattığını, itiraz dilekçesinde borcun tamamına itiraz ettiklerini, ancak ikinci karar tensip tutanağında kısmi itiraz gibi yorumlanmaya çalışıldığını belirterek şikayetin kabulü ile icra takibinin devamına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından (1) adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun sair itirazları ile birlikte yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını ileri sürerek aleyhine başlatılan takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlu tarafından .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/1256 E. sayılı dosyası üzerinden aynı mahiyetteki itirazları içeren menfi tespit ve istirdat davası açıldığı, icra hukuk mahkemesinin dar yetkili mahkeme olması nedeni ile dosyanın genel yetkili mahkeme olan.......
Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ödeme emri tebligat usulsüzlüğü, kambiyo vasfına yönelik şikayet ile borca ve faize itiraz üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borçlu şahıslar yönünden usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile süresinde olmayan şikayet ve itirazın reddine; borçlu şirket yönünden şikayet ve itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçluların istinaf isteminin esastan reddine, mahkeme kararının kamu düzeni nedeniyle re'sen kaldırılmasına, istemin süreden reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlular tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....