- KARAR - Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı Uslu Tekstil İnşaat Madencilik Ltd Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde davalının müteselsil kefil olarak yer aldığını, borcun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini, alacağın tahsili için borçlular hakkında girişilen icra takibinin davalının yetkiye ve borca itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkmece, yapılan yargılama sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, nakdi alacaklar yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddine, ödenmeyen çek sorumluluk bedelleri yönünden ise gerek KGS gerek ise kefalet hükümlerinde davalı kefilin sorumluluğuna ilişkin açık bir hüküm bulunmadığı oysa kefilin çek depo bedelinden sorumluluğu için açık hüküm gerektiği gerekçesiyle bu talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2010/225 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlattıklarını, takip sırasında davalının haksız ve kötü niyetli olarak yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu faturalara ilişkin 13 adet çekle ödeme yapıldığını, bu nedenle davacıya borcunun bulunmadığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre, yetkisiz icra dairesinde takibe girişilmesi nedeniyle davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının haklı olduğu gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı vekili için takdir olunan 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm takdir edilen vekalet ücreti bakımından davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
a diğer davalılar kefaletiyle kredi kulllandırıldğını, bunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, icra dairesine verdikleri dilekçe ile yetkiye borca ve imzaya itiraz ettiklerini, yetki itirazından vazgeçtiklerini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere, Adli Tıp Kurumu ve bilirkişi raporlarına göre, davaya konu genel kredi taahhütnamesindeki imzanın davalı ... Bayramoğluna ait olmadığı gerekçesiyle bu davalı hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, yetkiye, borca, faize, imzaya itirazı ile birlikte, takip alacaklısının yetkili hamil olmadığını, dolayısıyla kambiyo takibi yapma hakkının da bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, HMK.nun 320/4.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
ın sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kullanılan kredinin ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve İzmir ... İcra Dairesi'nin ... esas sayılı takibine girişildiğini, davalıların borca itirazı nedeniyle takibin durduğu, itirazın haksız olduğu, dava öncesi zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunulmuşsa da anlaşmayla sonuçlanmadığı ileri sürülerek, davalıların borca itirazının iptaline takibin devamına %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili sunduğu cevap dilekçesinde; davacının beyanlarının dürüstlük kuralı ve iyi niyet ilkeleri ile bağdaşmadığı, müvekkillerine gönderilen ihtarnamelerin yasal unsurları taşımadığı, henüz temerrütün oluşmadığı talep edilen faizin müvekkillerinin mahvına yol açacak boyutta gerçekle bağdaşmadığı yasaya açıkça aykırı olması sebebiyle batıl olduğu ileri sürülerek davanın reddine lehlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunmuştur....
DELİLLER: Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; Sevk irsaliyeleri, faturalar, ------sayılı dosyası,------yevmiye nolu ihtarnameleri,----sayılı dosyası, ------ Sayılı dosyası, ticari defterler, kayıtlar ve sözleşmeler, taraflar arasındaki her türlü yazışmalar, banka kayıtları, yemin, isticvap, tanık, keşif ve ---- delillerine dayanmıştır.Davalı cevap dilekçesi vermemiş, dolayısıyla süresinde delil bildirmemiştir.Davacının ticari defterleri üzerinde yapılan ---sonucu----- tarafından tarafından hazırlanan ----- raporu taraflara tebliğ edilmiştir.Davaya konu ----- sayılı dosyasının incelenmesinde;-----sayılı dosyası ile davacı tarafından davalı aleyhine toplam----cari hesap alacağının tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine icra takibinin durduğu, daha sonra alacaklı vekilinin----- tarihli talebi ile yetki itirazını kabul ederek dosyanın ---- esasına kaydedilerek borçluya ödeme emri çıkarıldığı, ödeme emrinin ----tarihinde tebliğ...
Bu itibarla, davacı tarafın istinaf başvurusu incelenmeksizin, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 353- 1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının dava dilekçesinde yetki itirazı dışında borca da itiraz ettiği anlaşılmakla, davacının borca itirazının esastan değerlendirilerek sonucuna göre yetki itirazı ve borca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan neden ve gerekçelerle, 1- Davacının istinaf başvurusu incelenmeksizin, davalının istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1- a-6 maddesi gereğince KABULÜ ile, Afyonkarahisar 1....
138.maddenin 4. fıkrasına yapılmış atıf bulunmadığı, bu durumda borçluların süresiiçerisinde yetkiye ve borca yönelik itirazlarının kaldırılmasına ilişkin karar ibraz edilmeden yetkisiz icra dairesince yapılan haciz işlemlerinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü’nün 14.10.2021 tarihli ve 2014/6293 esas sayılı dosyasının, yetki ve borca itirazın kabulü işleminin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçlulardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Muğla İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; şikayetin kabulü ile Muğla 2....
Davalı cevabında, davacıya araç satmadığını, kendisine bir ödeme yapılmadığı ve davanın yetkisiz mahkemede açıldığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalının yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... 1.İcra Müdürlüğü'nün 2001/4201 sayılı takip dosyası incelendiğinde, davacı (alacaklı) tarafından başlatılan ilamsız icra yoluyla takibin davalının (borçlunun) yetkiye ve borca itirazı nedeniyle durduğu görülmektedir. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkeme, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyebilir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Başka bir ifadeyle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle tetkik merciinin yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek, kesin olarak sonuçlandırmalıdır....