Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

dava ve talep etmiştir....

    Mahkemesi’nin 14.12.2016 tarih ve 2016/1207 E.-2016/1028 K. sayılı kararı ile usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazın reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kesinlik sınırı nedeniyle usulden ve kesin olarak reddine karar verildiği görülmektedir. 02/03/2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile değişik 2004 sayılı İİK'nun 363/1. maddesine göre; istinafı kabil olan icra mahkemesi kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak veya malın değer veya miktarı 1.000 TL’yi geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabilir. Anılan hükümdeki kesinlik sınırının, aynı Kanunun ek (1). maddesi dikkate alındığında, 20.07.2016 tarihinden itibaren 2.190 TL, 24.11.2016 tarih ve 6373 sayılı Kanunun 3. maddeleri ile yapılan değişiklik sonucu 24.11.2016 tarihinden itibaren 7.000 TL, yine aynı Kanunun ek (1). maddesi uyarınca da 01.01.2017 tarihinden itibaren 7.260 TL olarak uygulanması gerekmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilâmsız takipte, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ve kefalet akdinin geçersiz olduğuna ilişkin şikayetleri ile birlikte borca ve fer'ilerine itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin 26/11/2014 tarih ve 2014/269 Esas 2014/374 Karar sayılı ilk kararı ile; davacının davasının süre yönünden reddine karar verildiği, iş bu kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi ve Dairemizin 12/05/2015 tarih ve 2015/3185 Esas 2015/13456 Karar sayılı ilâmı ile bozulması üzerine, mahkemece bozma ilâmına uyularak...

        O halde mahkemece, şikayetin ve dolayısıyla borca itirazın bu gerekçe ile süreden reddi gerekirken, esası incelenerek yazılı gerekçe ile reddi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 31,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Şirketi aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal süresi içeresinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip dayanağı çekin keşide tarihinin 25.10.2012 tarihi iken sahte paraf atılarak 25.11.2012 tarihi olarak tahrif edilmiş olduğu, çekin kambiyo senedi vasfının bulunmadığına dair şikayeti ile birlikte borca itiraz ettiği, mahkemece borca itirazın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 207. maddesinde "Senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkar halinde göz önünde tutulmaz. Bu tür çıkıntı, kazıntı veya silinti mahkemece senedin geçerliliğine ve anlamına etkili olacak nitelikte görülürse, senet kısmen veya tamamen hükümsüz sayılabilir." hükmü yer almaktadır. Buna göre mevcut olan çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise inkar halinde yok hükmündedir....

            Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve tebligat yapılan adresin halen davacının güncel mernis adresi olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca reddedilen kısım yönünden müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile yetkiye ve borca itirazına ilişkindir....

            İcra Müdürlüğünün 2020/3228 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takip dayanağı senedin TTK hükümlerine göre tüm zorunlu unsurları ihtiva ettiğinden kambiyo senedi vasfında olduğu, davacının borca itirazının da İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden herhangi biri ile ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü yolla başlatılan takipte davacının açtığı kambiyo hukukuna yönelik şikayet ve borca itiraz davasına ilişkindir....

            Açıklanan nedenlerle, davacının senedin kambiyo vasfına yönelik şikayeti ile borca itirazının reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. HMK.'nun 355. maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır. Dolayısıyla tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine oy birliğiyle karar verildi....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde borca itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 168, 169, 169/a 3. Değerlendirme Borçlu tarafından yapılan bir usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığının ve bu suretle İİK'nın 168/5. maddesi gereğince borca itirazın süreden reddine dair mahkeme kararının yerinde olduğunun anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....

              İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, İİK'na göre icra dairesince ödeme emri tanzim edilirken kanuna aykırı hususların ödeme emrine yazılamayacağını, kanuna aykırı hususların ödeme emrine yazılmış olmasının ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini ve süresiz şikayete tabi olduğunu, müvekkilinden talep edilen borcun tamamen ödendiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca çek tazminatının fazla talep edildiği ve borcun bulunmadığı iddiaları ile borca itiraz istemine ilişkindir. Somut olayda, İzmir 9. İcra Müdürlüğünün 2019/3346 Esas sayılı takip dosyasında ödeme emri, davacıya 11/03/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, dava 24/02/2020 tarihinde ve ödeme emri tebliğini takiben beş günlük yasal süreden sonra açılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu