DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, hesap kat ihtarnamesine itiraz edilmesi, ipotek veren davacının icra emrinde borçlu olarak gösterilmesi nedeniyle icra emrinin iptali istemi ile yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2018/5996 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu davacı ve dava dışı borçlular aleyhine 930.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip olduğu, icra emrinin davacı borçluya 15/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 149/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 33. maddesi gereğince, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, limit aşımı ve ilama aykırılık şikayeti dışındaki şikayetler yedi günlük hak düşürücü süreye tabidir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/05/2021 NUMARASI : 2021/102 ESAS - 2021/727 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davalı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, müvekkilinin okuma yazma bilmediğini ve imza atamadığını, davalı tarafça gönderilen Uzlaşma Davetiyesi ile hakkında icra takibi başlatıldığını öğrendiğini, yapılan tebligatın yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin hakkında başlatılan icra takibini 28/01/2021 tarihinde öğrendiğini, öğrenme tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde yetkiye, borca ve tüm ferilerine itirazlarını sunduklarını ileri...
İlk derece mahallesi 13/02/2020 tarih ve 2019/886 Esas 2020/198 Karar sayılı kararı ile usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, yetkiye borca ve imzaya itirazların süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi ve Dairemizin 30/11/2021 tarih 2020/2269 Esas, 2021/2310 Karar sayılı ilamı ile; davacı iddialarının kolluk vasıtası ile araştırılması ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılarak hangi tarihten itibaren E-Tebligat adresi bulunduğunun belirlenerek icra müdürlüğünce Tebligat Kanununun 7/a maddesi gereğince işlem yapılması gerekip gerekmediği hususlarının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden karar verilmesi için dava dosyasının mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, mahkemece yeniden esas defterine kaydı yapılmıştır....
Başvuru bu hali ile yetkiye ve borca itiraza ilişkin olup, İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca bu itirazın 5 günlük sürede yapılması gerekmektedir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası "şikayet" niteliğinde olup, İİK.nun 16/l.maddesi gereğince 7 günlük süreye tâbi olduğundan, ileri sürülmediği takdirde mahkemece resen nazara alınamaz. Somut olayda, borçluya örnek 10 ödeme emrinin 12.03.2014 tarihinde tebliğ edildiği, başvurunun ise 25.03.2014 tarihinde yapıldığı görülmektedir. Borçlunun icra mahkemesine sunduğu itiraz dilekçesinde, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayette bulunmadığı halde mahkemece bu hususun resen incelenerek tebliğ tarihinin düzeltildiği ve düzeltilen tebliğ tarihine göre yetkiye ve borca itirazların esastan incelenerek reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, İİK'nun 169. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borca ve yetkiye itirazdır. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/1394 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 21/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 27/08/2019 tarihinde ikame edildiği anlaşılmıştır. Davacının itirazları, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca ve yetkiye itiraz olup, bu itirazların, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük sürede icra mahkemesine yapılması gerekmektedir. Davacı borca ve yetkiye itirazlarını 5 günlük süre geçtikten sonra 27/08/2019 tarihinde yapmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte yetkiye, faize, teminat iddiasına dayalı borca itiraz ile ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti ile ciro zincirini kopuk olduğundan bahisle alacaklının yetkili hamil olmadığına dair kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK’nın 169. maddesi ve TTK'nın 677, 778/2-d ve ilgili maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Somut olayda ise borçlunun icra mahkemesine başvurusunda iflas ödeme emri tebligatına ilişkin tebligat usulsüzlüğü şikayetini ileri sürdüğü, aynı tarihte icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile aynı iddia ile birlikte borca itirazda bulunduğu, icra müdürlüğünce tebligat usulsüzlüğü iddiası ve gecikmiş itirazın mahkemece değerlendirileceğinden bahisle istemin reddedildiği görülmektedir. İflas ödeme emrinin borçluya tebliğinde kanuna aykırı bir işlemde bulunulmuşsa, borçlunun başvuracağı yol İİK'nun 16. maddesinde düzenlenen şikayet yoludur. Zira, İİK’da, 171/3. maddede sayılan nedenler dışında yer alan usulsüz tebliğ şikayeti için de icra dairesine gidileceği yönünde bir hükme yer verilmemiştir. Hal böyle olunca, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti ve istinaf nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin İİK'nun 172. maddesi gereğince reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
ile ödeme emri tebliğ tarihinin 02/12/2019 tarihi olarak kabul edilmesine, bu tarihten önce yapılan işlemlerin ve hacizlerin kaldırılmasına, yetkiye, borca, faize itirazların kabulüne karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından borçlu aleyhine 01/02/2022 tarihli sözleşmeye dayalı olarak bakiye alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlununda yasal süre de hem yetkiye hemde borca yönelik itirazlarını sunduğu anlaşılmaktadır. İtiraz dilekçesinde de anlaşılacağı üzere, borçlu aynı zamanda yetkiye de itiraz etmiş ve yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul icra müdürlükleri olduğunu iddia etmiştir. Dava dilekçesinde alacaklı taraf icra müdürlüğünün yetkili olduğunu savunmuş ve yetkiye yönelk itirazında kaldırılmasını istemiştir. Mahkeme yetkiye yönelk itiraz hususunu hiç yargılamadan borca yönelik itirazları yargılamış ve dayanak belgenin İİK 68.maddede yazılı belgelerden olmadığını belirterek ret kararı vermiştir....
Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak kambiyo şikayeti ile birlikte borca itiraz iddiasında bulunmuş olup anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.'nun 172. maddesi gereğince 5 gün içinde icra dairesine yapılması gerekir. Hal böyle olunca, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun kambiyo şikayeti ve borca itirazının İİK'nun 172. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi de yerinde görülmemiştir.... şeklinde açıklanan gerekçeleriyle Dairemiz kararının bozulmasına karar verilmiş, usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur....