İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2019/879 ESAS-2021/47 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye - İmzaya - Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekilinin tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin dayanağı senetteki yazı ve imzaların tarafına ait olmadığını, davalıya borcunun bulunmadığını, Ankara İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu belirterek ödeme emrine, yetkiye, borca ve ferilerine ve imzaya itirazının kabulüne, Ankara İcra Dairelerinin yetkili icra dairesi olduğunun tespitine karar verilmesini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
Davalı borçlular takip dayanağı olan bononun vade tarihinden itibaren 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ve dolayısıyla borcun zamanaşımına uğradığını belirterek borca ve senetteki imzalara itiraz etmişlerdir. İcra takibinin dayanağı olan söz konusu bono, Türk Ticaret Kanunu'nun 778/1- h maddesi gereğince bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 749. maddesine göre, vade tarihinden itibaren 3 yıl geçtikten sonra icra takibine konulduğu için zamanaşımına uğramış olup; bu sebeple davalı borçlular da süresi içinde zamanaşımı definde bulunmuşlardır. Hukuk Genel Kurulu'nun 14/12/2021 gün ve 2018/(19) 11- 537 E. 2021/1665 Karar sayılı kararında da benimsendiği gibi zamanaşımına uğrayan bono, adi senede dönüşmeyeceği için alacağın ispatı açısından tek başına yeterli olmayacak bununla birlikte sadece HMK'nun 202. Maddesi kapsamında bir yazılı delil başlangıcı olarak kullanılabilecektir....
İtiraz alacaklıya tebliğ edilmemiş ise de dosya işlemsiz bırakılmış ve 01.04.2010 tarihinde davacı vekili tarafından dosyanın yenilenmesi istenmiş 05.04.2010 tarihinde bu talep takibe itiraz edildiği gerekçesi ile red edilmiştir. Bundan sonra yine hiçbir işlem yapılmamış ve 19.03.2012 tarihinde davacı alacaklının vekili yetki itirazını kabul ettiğini belirterek dosyanın Kars'a gönderilmesini istemiş, dosya Kars'a gönderilerek 2012/1146 numarasına kaydı yapılmış, yeniden 02.11.2012 tarihinde davalıya tebliğ edilmiş ve davalı 05.11.2012 tarihinde itiraz etmiştir. Davacı bu itirazın iptalini talep etmiştir. Davacı tarafından ilk icra takibine yetki ve borca ilişkin olarak borçlu tarafından 01.07.2008 tarihinde yapılan itiraz ile takip durmuş ve aynı zamanda KTK 109/son maddesindeki 2 yıllık süre kesilmiştir....
, borca yönelik zamanaşımı ve husumet itirazlarının bulunduğunu, ayrıca imzaya itiraz ettiklerini belirterek icra takibinin öncelikle tedbiren durdurulmasına, akabinde takibin iptaline, alacaklı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, masraflarla ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte usulsüz tebligat ve borca itiraz şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile; ... İcra Dairesi'nin 2021/77897 Esas sayılı dosyasında davacıya ödeme emri tebliğ işleminin iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin 06.12.2021 tarihi olarak tarihi olduğunun tespitine, davacının kambiyo senetlerine mahsus takibe ilişkin itiraz ve şikayetlerinin reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde yetkiye ve borca itiraz ile şikayete ilişkindir. 3. Değerlendirme Borçlunun İcra Mahkemesine başvurusunda ileri sürdüğü yetkiye ve borca itiraz ile şikayet iddialarının yasal 5 günlük süreye tabi olduğunun ve kesinleşen ... Bölge Adliye Mahkemesi 22....
Kurum’un prim alacakları zamanaşımına tabi ise de, davacılar tarafından borcun zamanaşımına uğradığı yönünde bir itiraz ileri sürülmediğinden, Mahkemece, işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......
Somut olayda; borçlu Düzce İcra Dairesi'nin yetkisine ve borca kısmi itirazda bulunmuş ise de; itirazında yetkili icra dairesini bildirmediğinden yetki itirazının dikkate alınmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Öte yandan HMK'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin (h) bendinde, davacının dava açmakla hukuki yararının olması gerektiği belirtilmiştir. Borçlu itirazında yetkiye ve borca birlikte itiraz ettiğine göre alacaklının sadece yetki itirazının kaldırılması istemesinde hukuki yararı bulunmamaktadır. O halde, mahkemece alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin açıklanan nedenle reddi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
HD’nin 2020/8537 ve 2020/11180 Karar sayılı kararı). Somut olayda duruşma gün ve saatinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun istinaf dilekçesinden duruşma gün ve saatinden haberdar olduğunun anlaşıldığı; her ne kadar borçlu dosyanın işlemden kaldırılmasına ilişkin tutanağın kendisine tebliğ edilmediğini ileri sürmüş ise de, HMK 150 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığına ilişkin duruşma zaptının tebliğinin gerekmediği, alacaklının davayı takip etmeyeceğini bildirdiği, dosyanın 10/01/2022 tarihinde usule uygun olarak işlemden kaldırıldığı, üç aylık süresi içinde dosyanın yenilenmediği anlaşılmaktadır. O halde yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca ilk derece mahkemesince borca itiraz yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, davacı borca itirazları ile birlikte yetkiye de itiraz etmiştir....
Zamanaşımı yönünde ise, 6102 sayılı TTK'nun 732.maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmeye dayalı açılan takip ve davaların --- tarihten itibaren 1 yıldır. Zamanaşımı süresi, çekin zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren başlar. Zamanaşımı süresi çekin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan kanun hükümlerine göre belirlenir. Mülga 6762 Sayılı TTK'nın 726.maddesi uyarınca çekin ibraz süresi dolmasından itibaren itibaren 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrar. 6102 Sayılı TTK'nın 732/4 madde ve fıkrası uyarınca çekin ibraz süresi dolmasından itibaren itibaren 1yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Buna göre dava konusu ----- uğradığı, 1 yıllık zamanaşımı süresinin ise 07.01.2021 tarihinde dolduğu, davacı alacaklı tarafından, davalı borçluya yönelik 12.04.2019 tarihinde zamanaşımı süresi içerisinde takip yaparak zamanaşımını kestiği anlaşılmış olmakla, bu itiraz da yerinde görülmemiştir....