İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/04/2022 NUMARASI : 2022/136 ESAS - 2022/370 KARAR DAVA KONUSU : İTİRAZ KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalının Gümüşhane İcra Dairesinin 2020/1444 sayılı dosyası ile takibe koyduğu senedi, yetki ve borca itiraz edilmesi üzerine yeniden Ankara Batı İcra Dairesi’nde takibe koyduğunu, senedin müvekkili tarafından yalnızca adres kısmı yazılmak suretiyle imzalanıp davalıya teminat olarak verildiğini, diğer kısımlarının davalı tarafından doldurulup takibe konu edildiğini, sanık hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu ve savcılık ifadesinde senedin 15 yıl önce teslim edildiğini söylediğini, bu halde senedin zamanaşımına uğradığını, evrakta sahtecilik suçu işlenerek senedin yeniden oluşturulduğunun belirterek takibin iptalini...
Maddesi ile, a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden, b) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve...
Hal böyle olunca 2004 sayılı İ.İ.K'nun 168/5 ve 169/a maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki dönemde takibin dayanağı senedin zamanaşımına uğradığı iddiasına yönelik borca itirazın süreaşımı nedeniyle reddine, 2004 sayılı İ.İ.K'nun 170/b maddesi yollamasıyla 71/son ve 33/a maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin dayanağı senedin zamanaşımına uğradığı iddiasına yönelik zamanaşımı itirazın reddine," dair karar vermiştir....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, söz konusu kambiyo senedinin müvekkili ile davacı arasındaki mal satımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanan borca karşılık verildiğini, zamanaşımına uğramış borcun eksik borç olduğunu, borçlu tarafından itiraz edilmediği, ödendiği durumda ifanın geçerli bir ifa olacağını ve borçlunun borcun zamanaşımına uğradığını beyan ederek ifa bedelini geri talep edemeyeceğini, zamanaşımına uğramış bonoya dayanılarak takip açılmasının haksız ve hukuka aykırı olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, itirazın reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü 2017/21840 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup, söz konusu davalının itirazı ile takibin durdurulduğunu, borçlu itirazında sadece ödeme hususunda borca itiraz ettiğini, borçlunun borca itirazının yerinde olmadığını, söz konusu borcun bonoya dayandığını, borçlu sadece borca itiraz etmiş olup, bonodaki imzaya itiraz etmeyerek imzasını ikrar ettiğini, borçlu tarafından imzaya itirazda bulunulmadığından icra takip dayanağı olan bono; İİK 68 /a maddesinde belirtilen imzası ikrar edilmiş belgelerden sayılacağını, söz konusu icra takibinde borçlu sadece borca itiraz etmiş olup, bonoda yer alan imzasına itiraz etmemiş yani imzasını ikrar ettiklerini, borçluda bono da yer alan imzasına yönelik imza itirazında bulunulmadığından icra takip dayanağı olan bono; İİK 68/a maddesinde belirtilen imzası ikrar edilmiş belgelerden sayıldığını, taraflarınca genel haciz yolu ile takip başlatıldığını, genel haciz yolu ile takiplerde zamanaşımı süresi genel zamanaşımı olan 10 yıllık...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/799 KARAR NO : 2021/1462 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EDREMİT İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/154 ESAS 2020/332 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
talep ve dava etmiştir....
Maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, dava ve takibe konu satışın 2021 yılı 7. ayda yapıldığı, takip tarihi dikkate alındığında icra takibinin zamanaşımı süresi içerisinde başlatıldığı ve dava tarihi itibariyle davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla davalının zamanaşımı savunması yerinde görülmemiştir. Davalı takibe itirazında borca itiraz etmiş, herhengi bir sebep bildirmemiş, cevap dilekçesinde ise faturaların kapalı fatura olduğunu ve faturanın varlığının tek başına malların teslimini göstermediğini savunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçluların icra mahkemesine başvurusunda, takip konusu bononun, genel kredi sözleşmesi nedeniyle verildiği, teminat seneti olduğu ve sair şikayetleri ile takibin iptalini talep ettikleri anlaşılmıştır. Borçluların, senedin teminat senedi olduğuna ilişkin icra mahkemesine başvuruları, İİK'nın 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın, İİK'nın 169/a maddesi gereğince incelenmesi ve aynı maddenin 5. fıkrası uyarınca itirazın kabulü halinde takibin durmasına karar verilmesi gerekmektedir. İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir....
Mahkemece, alacaklının itirazın iptali davası açabilmesi için yetkili icra dairesinde takip başlatması gerektiği, davacının faturalara ve faturalarda belirtilen ticari malların davalıya satışı ile ilgili satım temel ilişkisine dayandığı, davalı tarafından icra takip dosyasında yetkiye ve borca itiraz edildiği, taraflar arasındaki akdi ilişkinin devam ettiğine ilişkin dosya kapsamında somut net delil bulunmadığı, yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı gerçekleşmediğinden davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....